11. İstanbul Opera Festivali Arkeoloji Müzeleri bahçesinde başladı
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü bünyesinde bu yıl 11'ncisi düzenlenen "Uluslararası İstanbul Opera Festivali" sanatseverlerle buluştu.
İstanbul Arkeoloji Müzeleri bahçesinde gerçekleştirilen festivalin açılışında değerlendirmede bulunan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, festivalin ilkini İstanbul'un Avrupa kültür başkenti olarak seçildiği 2010 yılında başlattıklarını hatırlattı. Yavuz, "Bu yıl pandemi koşullarına rağmen 11. kez düzenliyoruz. Elbette tüm önlemleri aldık ve temsil sayımızı azalttık." dedi.
- "Tüm tedbirleri alarak planlamayı yaptık"
Yavuz, bu yıl festival kapsamında 4 temsili, izleyicilerin beğenisine sunacaklarını ancak uluslararası sanatçıların yer almayacağını aktararak, şöyle devam etti:
"Ağırlıklı İstanbul olmak üzere diğer illerden gelen misafir sanatçılarımızla beraber festivali gerçekleştireceğiz. Tedbir olarak açık hava mekanlarını seçtik. Tabii açık hava mekanlarında da olsak kapasitenin yarısını kullanarak, sanatseverlerimiz için tüm tedbirleri aldık. Aynı şekilde daha kontrollü olması için kostüm ve dekor kullanmadan hem sanatçılarımızın hem de sanat teknik personelimizin sağlığını düşünerek kulislerde, sahne arkasında tüm tedbirleri alarak planlamayı yaptık. İnşallah başarılı bir festival geçecek."
Salgın döneminden bu yana haziran ayından itibaren Bakanlık olarak açık hava mekanlarında, maksimum tedbirlerle çeşitli etkinlikler gerçekleştirdiklerini, yeni sezonda ise pandeminin gidişatına bağlı programlar düzenleyeceklerini belirten Yavuz, şunları kaydetti:
"Malumunuz Bilim Kurulumuz haftalık kararlar alıyor. Gelişmelere göre devam edeceğiz. Biz her şeye hazırlıklıyız. Aslında yeni sezon programlarımızı da pandemi koşullarını göz önünde bulundurarak hazırladık. Aynı salonlar 48 saat aralıklarla kullanılacak. Mesafeli oturma düzeni olacak. Daha az sanatçımızın yer aldığı eserlerle hazırlıklarımızı gerçekleştirdik. Bu şekilde devam edebiliriz. Sağlık koşullarında bir aksi durum olursa hükümetimizin kararlarına göre hareket ederiz. Bu tip uluslararası faaliyetler, İstanbul'un dünyada tanınırlığı, bilinirliği için önemli. Sanat da her zaman insanlara moral veren, bir araya getiren bir alan."
- "Pandemi şartlarına uyacak temsillerimizle izleyicilerin karşısında olacağız"
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü ve Genel Sanat Yönetmeni Murat Karahan ise böylesine zor bir dönemde sanatçıların dik durarak, insanlara moral sağlamak zorunda olduğunu söyledi.
Karahan, bu yıl festivalin yeni tip koronavirüs önlemleri doğrultusunda konser ağırlıklı olarak gerçekleştirileceğini belirterek, "İstanbul Opera Festivalimizde 2 konserle, ayrıca sonunda da klasikleşmiş olarak 'Saraydan Kız Kaçırma' operamızı küçük bir kadroyla biraz da pandemiye atıf yaparak, sevgili Caner Akın'ın sahneye koyduğu versiyonla izleyicimizin karşısında olacağız." diye konuştu.
Festivalin açılışında Türkiye'nin en değerli 7 sopranosunun sahnede olduğuna dikkati çeken Karahan, şunları kaydetti:
"Festivalimizi şu anda sadece biletli izleyicilerimizle gerçekleştireceğiz. Ama biliyorsunuz ki pandeminin en yoğun sürecinde Bakanlığımızın YouTube sayfası ve Sanat Cepte uygulaması, aynı zamanda çözüm ortağımız TRT 2 ile beraber izleyenlerimizi sanatsız bırakmamak için çok uğraştık. Arşivlerimizdeki birçok konseri izleyicilerimizle paylaştık. Normalde biliyorsunuz ekim ayında Devlet Opera ve Balesi sezona başlar. Biz bu yıl ise eylül ayından itibaren ufak ufak konserlerimize başladık. Elimizden geldiğince pandemi şartlarına uyacak temsillerimizle izleyicilerin karşısında olacağız."
Konserde solist olarak Evren Ekşi, Sevinç Demirağ, Nurdan Küçükekmekçi, Perihan Artan, Eylem Demirhan Duru, Mine Kurtoğlu ve Burcu Uyar sahne aldı.
Yaklaşık 90 dakika süren konserde, aralarında Giuseppe Verdi, Alfredo Catalani ve Giacomo Puccini'nin bulunduğu ünlü opera bestecilerinin eserleri seslendirildi.
AA Aişe Hümeyra Bulovalı