Afşin köyündeki mezarlıkta bulunan kemkilerin tarihi Malazgirt Savaşı ile örtüşüyor
Malazgirt Savaşı'nın yapıldığı alanın tespiti amacıyla yürütülen proje kapsamında, Selçuklu Şehitliği veya Selçuklu Karargahı olduğu tahmin edilen bölgede kazı çalışmaları başlatıldı. Kazı başkanı Prof. Dr. Adnan Çevik, "Afşin köyünde kazı çalışmalarımız başladı. Afşin köyü önemli. Yaklaşık 1600 metre yükseklikte. Savaş alanı olarak düşündüğümüz alanın tam ortasında" dedi
Kültür ve Turizm Bakanlığının desteklediği, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Ahlat Müzesi, Muş Alparslan Üniversitesi ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi işbirliğiyle 2020'de hayata geçirilen "Malazgirt Savaş Alanının Tespiti, Tarihi ve Arkeolojik Yüzey Araştırma" projesi kapsamında kazı çalışmaları devam ediyor.
Malazgirt ilçesinde, 12 üniversiteden 40 akademisyen, 1071'deki savaşın yapıldığı alanı tespit etmek için bu yıl da belirledikleri alanda çalışma yürütüyor.
Akademisyenler, "Selçuklu Şehitliği" veya "Selçuklu Karargahı" olduğu değerlendirilen ilçeye 7,5 kilometre uzaklıktaki Afşin Köyü'nde 5 mezarı açmaya başladı.
Kazıya bilimsel danışmanlık yapan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Çevik, AA muhabirine, kazı çalışmalarının 4. yılında olduklarını söyledi.
Kazıda 12 üniversiteden 40 akademisyenin görev aldığını ifade eden Çevik, şöyle konuştu:
"Afşin köyünde kazı çalışmalarımız başladı. Afşin köyü önemli. Yaklaşık 1600 metre yükseklikte. Savaş alanı olarak düşündüğümüz alanın tam ortasında. Selçuklu karargahı olma ihtimali bulunan bir alan burası. Bizi buraya getiren şey, savaşın jeostratejik konumu. İki yıl önce yüzey araştırması esnasında buradaki alçak kazıdan elde ettiğimiz kemik analizleri ve karbon-14 sonuçları, tarih olarak 11. yüzyılı verdi. Burada geçen yıl daha kapsamlı daha sistematik bir çalışma yürüttük. Alanında uzman akademisyenlerin aracılığıyla açılan mezardaki kişilerin travmatik bir ölümünün olduğunu gözlemliyoruz. Yani baş ve yüzlerinden balta ya da kılıç ile öldükleri görüntüsü var. Onlardan elde ettiğimiz karbon-14 sonuçları, bize tarih olarak yüzde 70-90 aralığında 11. yüzyılı veriyor."
Malazgirt Savaşı ile ilgili Selçuklu şehitliği ve karargahı olabileceği ihtimali üzerinde Afşin köyündeki kazı alanında çalışmaları yoğunlaştırdıkları bilgisini veren Çevik, şunları kaydetti:
"Savaşın metal buluntularına ilişkin sondaj kazılarımız da devam ediyor. Eylüle kadar bu çalışmayı yürüteceğiz. Savaşa ait olduğunu düşündüğümüz pek çok buluntular var. Bunlar şu an 400'ü buldu. İki çalışma yürütüyoruz; biri insan kaybına ilişkin Selçuklu şehitliğini bulmak, diğeri savaşa ait metal objeler ortaya çıkarmak üzere. Tabi bunun yanı sıra kazılarda Bizans dönemine ait sikke ve mühürler de bulduk. Geçen yıl 15 mezar açtık, bu mezardan 5'ini karbon-14 testi için gönderdik. Buradaki beş mezardan dördünün tarihi, doğrudan 11. yüzyılı verdi. Bu yılki kazıda 5 mezar bulundu. Şu an birinin kapakları açıldı ve uzmanlar oradan numuneler alıyor. Bu mezar alanının Malazgirt Savaşı'na ilişkisini belgelemeye çalışıyoruz."
Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alican ise 2020 ve 2021'de arazide yüzey araştırması yaptıklarını belirtti.
165 kilometre karelik Malazgirt Ovası'nı adım adım dolaştıklarını ifade eden Alican, şunları kaydetti:
"Afşin Köyü bölgesinde bir Müslüman mezarlığı olduğunu keşfettik. Buradaki mezarlık, köy mezarlığı değildi. Eskiden burada Ermenilerin yaşadığına ilişkin bilgilerimiz vardı ve burası bir Ermeni mezarlığı da değildi. Müslüman mezarlığının olması bizde bir kuşku uyandırdı. Burada daha önceki dönemlerde Müslümanların yaşamış olabileceğine ilişkin bir takım kanaatler oluştu. Buradaki mezarlıklardan kemik örnekleri aldık. Daha sonra bu kemik örnekleri bize 11. yüzyılı verdi. Yapılan karbon-14 testleri sonucunda Malazgirt Savaşı esnasında ya da savaştan hemen sonraki sürece ait olduğuna dair kanaatimiz güçlendi. Geçen yıl buraya odaklandık ve 15 mezar kazıldı. Bu mezarlardan elde edilen kemikler yine ilgili laboratuvarlara gönderildi ve sonuçları yine bizim beklediğimiz gibiydi. Sonuçlar 11. yüzyıla ait olduğunu gösteriyordu."
İbrahim Yaldız - AA