Ahlat Tarihi Kentsel Tasarım Projesi Kubbet-ül İslam ruhunu hedefliyor
DAP Bölge Kalkınma İdaresince hazırlanan Ahlat Tarihi Kentsel Tasarım Projesi, kümbetler aksı ve çevresi, Ahlat Sahil Kalesi ve çevresi, harabe şehir ve çevresi gibi üç bölümden oluşan 755 bin 750 metrekare alanı kapsıyor.
Doğu Anadolu Projesi (DAP) Bölge Kalkınma İdaresinin geçen yıl hazırladığı proje kapsamında yapılacak düzenlemelerle dizayn edilecek Ahlat'ın Kubbet-ül İslam (İslamiyet'in kubbeleri) ruhuna uygun şekilde yeniden düzenlenerek turizme kazandırılması hedefleniyor.
Geçmişten bugüne ulaşan eserlerin öncelikle korunmasını sağlamak, çağdaş tasarımlarla dizayn edilen mekanlar oluşturmak, turizmi destekleyecek tasarımlar üreterek bölge ekonomisine katkıda bulunmak amacıyla hazırlanan projeyle nitelikli nüfus göçünün de engellenmesi hedefleniyor.
Ahlat Tarihi Kentsel Tasarım Projesi 755 bin 750 metrekare alanı kapsıyor
DAP Bölge Kalkınma İdaresince hazırlanan "Ahlat Tarihi Kentsel Tasarım Projesi", kümbetler aksı ve çevresi, Ahlat Sahil Kalesi ve çevresi, harabe şehir ve çevresi gibi üç bölümden oluşan 755 bin 750 metrekare alanı kapsıyor.
Kümbetler aksı bölümünün yaklaşık 213 bin 750 metrekarelik çalışma alanı bulunuyor. Bu alanda, çifte hamam üzeri arkeolojik örtü elamanı ve çevresinde kır kahvesi, Sultan Alparslan'ın ordusuyla hareket ettiği 1071 karargahı olarak adlandırılan "Alparslan otağı", karargah girişinde Tuğrul Bey'in türbesi gerçek ölçülerinde yerleştirilmiş sergi alanı, Kübbet-ül İslam dönemi alimlerinin bilgilerinin tematik aydınlatma niteliği de taşıyan objeler üzerinde verileceği, aynı zamanda en ünlü 5 zanaatkar ve mimarın eserlerinin minyatürünün sergileneceği "Minia Ahlat" alanı, 50 yataklı Kervansaray Otel yapısı, rekreasyon düzenlemeleri, rölyef duvarları, ticari amaçlı bedesten yapıları yer alıyor.
Bahri Ahlat Kalesi ve çevresi de 342 bin metrekarelik çalışma alanına sahip. Alanın bulunduğu kale ile Ağrı-Bitlis karayolu arasında kalan bölgede meydan düzenlemesi ve geleneksel atlı Türk sporlarının icra edileceği yerler oluşturacak.
Ayrıca Çeşm-i Cihan Meydanı düzenlemesinin merkezinde de 24 Oğuz boyunu simgeleyen ve bu boyların damgalarının işlendiği, içinde 24 armatürden oluşan havuzlu bir çeşmenin bulunduğu anıt tasarlandı. Anıtın merkezinden çeşmelerin bulunduğu havuza akan su Oğuz Han'ı, çeşmeler de Oğuz Han'ın 6 oğlu ile onların 4'er oğlundan meydana gelen 24 Türk boyunun Anadolu'ya Ahlat üzerinden dağılmasını simgeleyecek.
Kale içi ve mevcut camiler etrafında da her biri Selçuklu motifinde Kubbet-ül İslam bahçeleri oluşturulacak ve bahçeler Müslüman coğrafyasının gelişmiş şehirleriyle isimlendirilecek.
Aynı zamanda bahçelerin çevresine Hz. Ömer döneminde Ahlat'ın fethi sırasında şehit olan sahabeleri temsilen yıldız formlu 120 aydınlatma elemanı yerleştirilecek.
Alparslan Çadır Oteli Cumhurbaşkanlığı Konuk Evi olarak hizmet verecek
Kale etrafındaki kıyı şeridinin ilk 50 metresinde rekreasyon alanları, 100 metresinde otopark alanları ve geri kalan kısımda "Cumhurbaşkanlığı Konuk Evi" olarak hizmet verecek çadır formu ile Selçuklu motiflerinin harmanlandığı yaklaşık 25-30 yataklı Alparslan Çadır Oteli tasarlandı.
Kale iniş yolunda da bölgede tespit edilen geometrik motiflerin anlatıldığı ve kurgularının nasıl yapılacağının kısa seminerlerle öğretilebileceği Geometri Müzesi bulunacak.
Mağara evler ve harabe şehir bölümünde de 200 bin metrekarelik alanda çalışma yürütülecek.
Harabe şehir bölgesinde mağara evler, Hasan Padişah ile yanındaki Yarım Kümbet, tarihi Ahlat evleri, tarihi Bayındır Köprüsü ve Keş Deresi boyunca kuş cennetine kadar uzanan bölümler yeniden düzenlenip restore edilerek turizme kazandırılacak.
Selçuklu mezarlığının ana girişi olarak kullanılan eski müze girişinin tamamı yine 24 Oğuz boyunu temsilen 24 dikmesi bulunan ve geometrik desenden oluşturulmuş özel bir örtüyle yeniden dizayn edilecek.
Adnan Demir: Geçmişi günümüze taşımak istiyoruz
Proje hakkında AA muhabirine bilgi veren DAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Adnan Demir, Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki 15 ili kapsayan bölgesel kalkınma programı yürüttüklerini söyledi.
Değişik sektörlerde yapılan yatırımların yanında tarihi kentlerin tasarımını yaparak insanları tarihi yolculuğa çıkarmaya çalıştıklarını belirten Demir, "Bu amaçla Ahlat'ı kapsayan kentsel tasarım projesini 2017'de başlattık. Tarihi alanların kent tasarımını yaparak bir tarihi geçmişin dokusunu bugüne getirip insanlarımıza bunu göstermek amacıyla bu çalışmayı yaptık. Bu kapsamda Ahlat ilçesinde belirlenen 3 alanda tarihi kent tasarımı projesi tamamlandı." dedi.
"Ahlat, Kubbet-ül İslam'dır. Mekke'nin, Medine'nin, Kudüs'ün kapısıdır..."
Projede, Kubbet-ül İslam bahçeleri ve Alparslan Çadır Oteli şeklindeki tasarımların yer aldığını vurgulayan Demir, şunları aktardı: "Alparslan Çadırı aslında bir otel. Cumhurbaşkanlığı otağı gibi kullanılabilecek şekilde tasarlandı. Bu konuda son aşamaya gelindi. Kültür ve Turizm Bakanlığıyla görüşmeler de yapıldı. Onay süreci tamamlandıktan sonra çalışmalar başlayacak. Alparslan Otağı dediğimiz alan 1071 metrekare. Bunun içinde değişik birimler var. Sayın Cumhurbaşkanımızın, Türk cumhuriyetlerinin liderlerinin de rahatlıkla ağırlanabileceği bir proje mantığıyla tasarlanmış bir proje. Şarkın temelinde din vardır. Geçmişimizde, bütün zaferlerimizde, birlik beraberliğimizde din unsurunun olduğu gerçektir. Bu milletin harcında din vardır."
Dini motifleri ve ritüelleri bir şekilde geçmişten bugüne getireceklerini ifade eden Demir, şunları kaydetti:
"Tarihi eserlerle yapacağımız revizyonlarla geçmişi bugüne getirip şarkın temelinde milletlerin olduğunu, herkesin bir arada yaşadığını, bunun tek kaynaştırıcı harcının İslam dini olduğunu zikretmek için bunu gündeme getiriyoruz. Ahlat, Kubbet-ül İslam'dır. Ahlat bizim için çok önemli bir yer. Mekke'nin, Medine'nin, Kudüs'ün kapısıdır Ahlat. Bu nedenle Ahlat'ı geçmişten bugüne getirerek yaşatmak istiyoruz."
Ahlat'ın tarihteki önemi
Tarihi kaynaklarda, Türklere Anadolu'nun kapılarını açan 1071 Malazgirt Zaferi'nde Sultan Alparslan'ın karargahını kurduğu yer olan Ahlat, 24 Oğuz boyunun Anadolu'ya yayılması, Ertuğrul Gazi'nin doğduğu yer olduğundan Osmanlı Devleti'nde "Ata şehir" olarak anılması, yetiştirdiği mimar ve zanaatkarlarca ününü tüm dünyaya duyurarak ilk meslek odası niteliği taşıyan ahi teşkilatının kurulduğu şehir olması, 13. ve 14. yüzyıllarda yetiştirdiği ilim, din, kültür ve sanat adamları, mutasavvıf ve zahitleri ile "Kubbet'ül-İslam" unvanını alması gibi özellikleriyle Türk-İslam tarihinin önemli merkezleri arasında sayılıyor.
Cemal Aşan - AA