Anasayfa / Arkeoloji / Türkiye

Alabanda'da Selene ve Helios kabartmalı heykel bulundu

Alabanda Antik Kenti'ndeki arkeoloji kazılarında iki yarı yüzünde ay ile güneşi temsil eden Selene ve Helios'un yüz kabartmalarından oluşan 1,5 metrelik heykel bulundu.

 

Aydın'ın Çine ilçesinde 6 farklı tapınak bulunması nedeniyle "Tapınaklar Kenti" olarak nitelendirilen Alabanda Antik Kenti'ndeki arkeolojik kazı çalışmaları sürüyor. Helenistik döneme ait meclis binası, tiyatro salonu ve doğu hamamı gibi eserlerin gün yüzüne çıkartıldığı kentteki agorada devam eden kazı çalışmalarında önemli buluntulara rastlanıyor.

Agoradaki dolgu malzemeleri içinde bulunan, ay ile güneşi (gece ve gündüz, karanlık ve aydınlık) temsil eden, 1,5 metre boyutunda Selene ve Helios kabartması gün yüzüne çıkartıldı.

Üzerinde Selene ve Helios kabartması bulunan heykel

Alabanda Antik Kenti Kazı Başkanı, Atatürk Üniversitesi Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Yalçın Tavukçu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentteki kazıların 2018 çalışma programı kapsamında 3 bölgede yoğunlaştığını söyledi.

Antik kentte temmuz ayında başlayan kazı çalışmalarında yaklaşık 2 bin yıllık olduğu değerlendirilen, üzerinde "Selene ve Helios"un yüz kabartmalarının yer aldığı heykelin bulunduğunu belirten Tavukçu, şunları dile getirdi:

"Agoradan dolgu malzemeleri içinden çıkan, gündüz ve geceyi, karanlık ve aydınlığı, güneş ve ayı temsil eden Selene ve Helyos kabartmasının yer aldığı bir köşe konsolu bulduk. Bunların antik kentle ilişkisi açısından düşündüğümüzde, Alabanda'nın, Apollon'un kutsal kenti olduğunu biliyoruz. Bulduğumuz kabartma günümüzden yaklaşık 2 bin yıl öncesine ait diyebiliriz. Erken Roma, Roma İmparatorluğu'nun başlangıç çağlarına ait diye düşünüyoruz. Bu kabartma bir köşe konsolu.

Bugün korunan kısmı yaklaşık 1 metre boyunda, 1,5 metre bir yüksekliği var. Bu önemli bir yapının girişinde süsleme olarak kullanılmış olsa gerek. Bizim bulduğumuz yer orijinal yeri değildi. Sonradan atılmış olarak karşımıza çıktı."

Tavukçu, antik kentin Helenistik çağda büyük bir yapılanma içinde olduğuna dikkati çekerek, ilk kez bu dönemde ayağa kaldırılan tiyatro sahnesi, meclis binası ve agora gibi eserlerin yanı sıra 4 kilometre uzunluğunda 11 kule ile desteklenmiş surları kapsadığını ifade etti.

Sadece içme suyu için değil çiftlikler için de sulama amaçlı kullanılan kapalı su sistemi

 

Antik kentte gelişmiş sulama sisteminin kullandığını ve agorada 10-11 farklı sulama kanalının tespit edildiği bilgisini veren Tavukçu, bu kanalların sadece içme suyu için değil, çiftlikler için de sulama amaçlı kullanıldığını kaydetti.

Tavukçu, suyun buharlaşmaması için kapalı sistemle getirildiğine işaret ederek, "Sıcak bir bölge olduğu için suyu hem toprağa emdirme hem de buharlaşma riski yüzünden künkler döşeyerek bu sorunu çözmüşler. Alabanda'daki su sitemlerinin hepsi kapalı su sistemleri. Kemerlerden geçtiği yerlerde de kapalı. Günümüzdeki sisteme baktığımızda aynı diyebiliriz. Yöntem aynı." bilgisini paylaştı.

Kentin çok geniş alana yayıldığına dikkati çeken Tavukçu, kaba hesapla 50 bin nüfusu barındırdığını düşündüklerini söyledi.

Kentin, 6 farklı tapınağın varlığı nedeniyle kutsal bir merkez olduğuna dikkati çeken Tavukçu "Alabanda'dan ünlü hatipler, mimarlar çıkmış. Dolayısıyla antik çağın Karya'sına damga vurmuş bir kent. Alabanda'nın, antik çağın yaşamında mimari, söylev ve bilimsel anlamda söz sahibi olduğunu söyleyebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.

 Ferdi Uzun - AA