Anadolu’nun en eski sikkeleri Antalya Kaleiçi Müzesi'nde sergileniyor

Eski Ayayorgi Kilisesi binasındaki Antalya Kaleiçi Müzesi'nde her yıl yeni bir sergiyi sanatseverlerin ilgisine sunan AKMED, bu yıl ‘Pazarın Cazibesi’ Tarih Boyunca Akdeniz Dünyasında Alışveriş sergisi ile antik çağların alışveriş alışkanlıklarına ışık tutuyor.

Koç Üniversitesi Suna & İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Merkezi’nin (AKMED), şimdi Antalya Kaleiçi Müzesi olan Ayayorgi Kilisesi’nde “Pazarın Cazibesi: Tarih Boyunca Akdeniz Dünyasında Alışveriş” adlı ilk sergisi, çağlar boyunca değişen alışveriş alışkanlıklarını tarih meraklılarıyla buluşturuyor. Uygarlık tarihinin en eski sikkeleri ve terazi ağırlıklarının hikayeleriyle birlikte sunulduğu sergi 31 Ağustos’a kadar gezilebilecek.

Numismatik alanında Türkiye’nin önde gelen bilim insanlarından olan Koç Üniversitesi Suna & İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Merkezi Direktörü Prof. Dr. Oğuz Tekin küratörlüğünü üstlendiği sergiyle ilgili şöyle bilgi verdi: “Firavunlar dönemi Mısır’ından başladık, Mezapotamya Uygarlıkları, Persler, Klasik ve Helenistik Çağ, Eski Yunan Şehir Devletleri, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine uzandık. Antik çağda her şehir devletinin ve krallığın bir arması vardır ve bu sembolleri paraların, terazi ağırlıklarının üzerine koymuşlardır. Hiçbir yerde sikke yokken Anadolu’da Lidya Krallığı’nda sikke vardı. Biz bu sergiyle Anadolu’nun en eski sikkelerini buraya getirdik.”

Prof. Dr. Oğuz Tekin: Adalet o dönemin olmazsa olmazı

Antik çağların alışkanlıklarına bir bakış niteliği taşıyan kolleksiyonun bir ticaret sergisi olmadığının altını çizen arkeolog Prof. Dr. Oğuz Tekin, agoralarda ve pazar yerlerinde günlük alışverişi işlediklerini belirtti. Roma’da Bizans’da agoralarda nasıl alışveriş yapıyorlardı, hangi ürünler satılıyordu, günümüzü çağrıştıran döviz büroları nasıl çalışıyordu, Aspendoslu, Pergeli insanlar alışverişte hangi para birimini kullanıyordu gibi sorulara yanıt aradıklarını aktaran Tekin, “Tarih boyunca alışveriş alışkanlıklarının değişimi bu sergide görülüyor. Antik çağda, Bizans’da, Osmanlı’da terazi ağırlığının alışveriş yapanın göz hizzasında olması hayati önem taşıyor. Terazi iki parmakla tutuluyor, diğer üç parmak havada kalıyor. Adalet o dönemin olmazsa olmazı olarak pek çok sembolle karşımıza çıkıyor” dedi.

Ceren Deniz - Hürriyet