Antik çağ kadınlarının müzikle ilişkisi ve kadın ozanlar
Antik çağda kadın ozanların lir eşliğinde kendi duygu ve düşünlerini aynı zamanda toplumun düşüncelerini yansıtan eserler bestelediğini belirten arkeolog ve müzisyen Esra Kayıkçı, kadın ozanların aynı zamanda öğretmen olduklarına dikkat çekti.
Arkeolog ve müzisyen Esra Kayıkçı: Antik dönemde kadın ozanlar vardı
Trakya Üniversitesi (TÜ) Arkeoloji Topluluğu tarafından, "Antik Dönemde Kadınların Çaldığı Müzik Aletleri" konulu söyleşi düzenlendi.
TÜ Arkeoloji Bölümü İsmail Fazlıoğlu dersliğinde gerçekleşen programda arkeolog ve müzisyen Esra Kayıkçı, antik dönemde kadınların müzikle ilişkisini anlattı.
Kayıkçı, antik dönemde kadının sosyal olarak evde kapalı bir hayat yaşadığını belirtti.
Kadınların kapalı hayat sürmesine rağmen müzikle ilişki içinde olduğunu ifade eden Kayıkçı, şöyle devam etti:
"Kadınların kapalı hayatıına rağmen özellikle dini törenlerde ve evlilik merasimlerinde genç kızların şarkılar söylediğini biliyoruz. Evlenen kişileri şarkılarla ve müzik aletleri çalarak uğurladıklarını biliyoruz. Antik dönemde müzikle profesyonel olarak uğraşan iki tip kadın var. Bunlardan ilki sosyal olarak normal vatandaşların sahip olduğu haklara sahip olmayan, genellikle kölelerden oluşan 'Heterya' adı verilen ve M.Ö. 7 bin yılında ortaya çıkan kadınlar. Bu kadınlar hem felsefe öğreniyor hem müzik öğreniyor.
Bu kadınlar genellikle içkili, yemekli felsefi toplantılarda müzik yapıyorlar. Müziği profesyonel olarak yapan bir diğer grup ise kadın ozanlar. Bu ozanların özelliği de lir eşliğinde kendi duygu ve düşünlerini aynı zamanda toplumun düşüncelerini yansıtan eserler bestelemeleri. Aynı zamanda öğretmen olan bu ozanlar, öğrencilerine de bunları öğretiyorlar. Bunları lir eşliğinde yaptıklarını biliyoruz. Özellikle vazo resimlerinde bunları görüyoruz."
Etkinliğe, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Gökhan Zobar - AA