Arkeoloji fotoğrafçısı Tuğrul Çakar vefat etti
Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği üyesi Tuğrul Çakar vefat etti.
Memur olmasına rağmen fotoğrafçılığıyla tanınan ve arkeoloji fotoğrafçılığında başarıllara imza atan Tuğrul Çakar hayatını kaybetti. 1946 yılında Adapazarı’nda doğan Tuğrul Çakar’ın 23 Temmuz 2017 Pazargünü Midilli'de vefat ettiği açıklandı.
Aktüel Arkeoloji Dergisi Fotoğraf Editörü Aykan Özener, Tuğrul Çakar’ın vefatını derginin internet sitesinden bu yazı ile duyurdu:
23 Temmuz 2017 Pazar günü birkaç dostuyla birlikte seyahatte olduğu Midilli’de yakaladı ölüm onu. Bir kalp krizi sonucunda yaşama veda etti. Fotoğraf dünyamız için çok erken ve beklenmedik bu ölüm büyük üzüntü yarattı. Yakınlarına ve onu seven, tanıyan dostlarına sabırlar diliyoruz. Alışmak zor olacak ama o geride bıraktıklarıyla anılmaya devam edecek. Zira o sadece fotoğraflarıyla değil yazdıklarıyla da anılacak bir kişilikti. Geride birçok öykü kitabı da bıraktı.
1946 yılında Adapazarı’nda doğan Tuğrul Çakar’ın babası Ahiskalı annesi ise Karslıdır. 1960 yılından beri de Ankara’da yaşıyordu. 1972 yılında Ankara İktisadi ve İdari Bilimler Akademisinden mezun oldu. Muhasebecilik üzerine Türkiye Elektrik Kurumu’nda gününün sekiz saatini satmaya başladı. Kendisi kamudaki memurluğunu böyle görüyordu… Kendisine kalan zaman kırıntılarında fotoğrafla ilgilenmeye başladı. Kendi kendine ve kitaplardan öğrendiği fotoğraf çekme işini, karanlık oda kurarak daha da ileriye taşıdı. 1978 yılında oldu bu başlangıç. Ardından yine kendi anlatımıyla Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği’ne yazılarak Cumartesi, Pazar fotoğrafçıları arasına o da katılır.
Tuğrul Çakar’ı son dönemlerinde tanıyanların pek bilmediği bir yönü de, onun bir dönem arkeoloji fotoğrafçılığı ile de yakından ilgilendiğidir. 1980 Haziran ayında bir gün çalıştığı kurum olan TEK’teki odasının kapısı çalınır. Gelenler Ankara İngiliz Arkeoloji Enstitüsündendir. Ona Atatürk Barajı’nın yapımı sırasında sular altında kalacak olan Tille Höyük kazısının fotoğrafçısı olmayı teklif ederler. Üç dakika düşünür, bir kâğıda istifasını yazar ve taksiye binip oraya gider. 15 yıl orada kalır. On bine yakın fotoğraftan kendi arşivini oluşturur. Tille Höyük’e gittiğine hiç pişman olmaz. “Hayatımın en mutlu anları oradaydı” diye anlatırdı hep. “Ya TEK’te kalıp da müdür falan olsaydım ne yapardım ben?” derdi.
1994 yılında soylu İngilizler işine son verince önce bir etrafına bakıp ortada kalmanın tuhaflığını yaşar. Bu kısa şaşkınlığın ardından ticari fotoğrafçılığa atılır. Nihayetinde o işte başarılı olamaz ve macera kısa sürer. Bu maceranın kısa sürmesine sevindiğini yine kendi söyler.
Öykü denemelerine 15 yıl süren kazı çalışmaları sırasında güneş batıp ışık fotoğraf çekmeye uygun olmadığında başladığını anlatır. Fotoğrafçıların yazması gerektiğini söyler ve az olmasına da çok üzüldüğünü anlatırdı. Suya Çağrı, Fırat’ı Beklerken, En Uzaktaki Gri, Akşamüstü Yine Hüzün, İki Hayat Çek Usta Birbuçuk Acılı Negatif, Cam Evlerin Kadınları, Denemeler, Fotoğraf Yazıları, Saklanmış Mektuplar 1-2, Siyah Beyaz Masallar, İnsanlık Halleri kitaplarıdır.
Başkent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ve Bilkent Arkeoloji ve Sanat Tarihi Fakültelerinde öğretim görevlisi olarak çalışıyordu. Ayrıca kendi atölyesinde yazılarına ve fotoğraf işlerine devam ediyordu. Sevgili Tuğrul Çakar 17-Ekim-2015 yılında da Aktüel Arkeoloji Dergi’nin düzenlediği 2.Ulusal Fotoğraf Yarışmasın da jürilik görevinde bulunarak bizleri onurlandırmıştı.
Aktüel Arkeoloji Dergisi çalışanları olarak acımız büyük. Öncelikle ailesine, yakınlarına ve dostlarına sabırlar diliyoruz. Nur içerisinde yatsın. Tüm fotoğraf camiasının ve sanat dünyasına da baş sağlığı diliyoruz.
Aykan ÖZENER
Aktüel Arkeoloji Dergisi Fotoğraf Editörü