Anasayfa / Kültürel ve Doğal Miras

Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin tarihi camilerle ilgili kararı tartışmalara yol açtı.

Bursa Büyükşehir Belediyesi, 2010 yılında tarihi cami ve türbelerde güvenlik görevlisi bulundurmaya yönelik protokol imzalamıştı. Bursa Valiliği ve Bursa Müftülüğüne gönderdiği yazı ile "farklı kamu kurum ve kuruluşlarına protokol yapılarak verilen güvenlik görevlisi hizmetinin 01/02/2025 tarihi itibariyle sonlandırılacağını belirten, Bursa Büyükşehir Belediyesi, 82 özel güvenlik görevlisini tasarruf tedbirleri gerekçesiyle geri çektiği iddialarını yalanladı.

 

Bursa'da 10 yıl önce İl Müftülüğü ile yapılan protokolle kentin tarihi ve kültürel mirası ecdat yadigarı camilerin güvenliğini sağlayan Büyükşehir Belediyesi. Bursa Valiliğine ve İl Müftülüğüne gönderilen ek protokol yazısında "82 personelin yılbaşından itibaren görev yapmayacağını" belirtti..

Bursa İl Müftülüğü'nde gerçekleşen protokolü dönemin Büyükşehir Belediyesi Başkanı Recep Altepe ile İl Müftüsü Mahmut Gündüz imzalamıştı. Taraflardan biri itiraz etmediği sürece protokol her yıl devam edecekti. Büyükşehir Belediyesi Meclisi tarafından alınan karar sonrası imzalanan protokol sayesinde bugüne kadar kent merkezindeki turistik öneme haiz Ulucami, 1. Murat Hüdavendigar Cami, Yeşil Cami, Yeşil Türbe, Emirsultan Cami ve Yıldırım Camii'nin sabotaj ve hırsızlık olaylarına karşı güvenliği Büyükşehir Belediyesi tarafından sağlandı.

BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ'NİN RESMİ YAZISINDA HANGİ İFADELER YER ALIYORDU?

Bursa Valiliği ve Bursa Müftülüğüne 13.09.2024 tarihinde Bursa Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı ve Güvenlik ve Koruma Şube Müdürlüğü tarafından gönderilen ek protokol yazısında Cumhurbaşkanlığının 17/05/2024 tarihli 2024/7 sayılı tasarruf tedbirleri konulu genelgesi uyarısınca personel istihdam edilmesi zorlaştığından; gerek emeklilik gerek ise işten ayrılmalar sebebiyle mevcudumuz sorumluluğumuzdaki yerlerin güvenlik hizmetlerini yürütmemizi zorlaştıran bir durum oluşmuştur. Bu sebeple farklı kamu kurum ve kuruluşlarına protokol yapılarak verilen güvenlik görevlisi hizmetinin 01/02/2025 tarihi itibariyle sonlandırılması gereği doğmuştur" denildi. 

KARARA GÖSTERİLEN İLK TEPKİ NE OLDU?

Yazının ilgili makamlara ulaşmasının ardından medyada "Bursa Büyükşehir Belediyesince kentteki bazı tarihi camilerde yaklaşık 14 yıldır sağlanan özel güvenlik görevlisi hizmetinin gelecek yıl şubat ayından itibaren son verilmesi kararı tepkiye neden oldu." ifadelerinin yer aldığı haberler yapıldıç 

Bursa Ulu Cami Onarım Donatım ve Bakım Derneği Başkanı ve Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Sekreteri Hilmi Şanlı, yaptığı açıklamada, söz konusu protokolün Ulu Cami ve Yeşil Cami ile 1. Murad Hüdavendigar, Yıldırım ve Emir Sultan camilerinde kendisinin sendikanın Bursa Şube Başkanlığını yürüttüğü dönemde hayata geçirildiğini söyledi.

Uygulamanın yaşanabilecek terör, hırsızlık, kapkaç gibi olaylara karşı kendilerinin teklifiyle başlatıldığını belirten Şanlı, Ulu Cami'nin girişine yakın bir alanda 27 Nisan 2016'da yaşanan canlı bomba saldırısını hatırlattı.

Tarihi yapılar ve çevrelerinde güvenlik önlemi alınmasının öneminin bu olayda bir kez daha görüldüğünü vurgulayan Şanlı, "Camilerimiz kültürel varlıklarımızdır, ecdadımızın yurdumuza vurduğu mühürlerdir. Bu mühürleri korumak, tarihi korumak, bunları geliştirmek, insanımızın hizmetine açmak tabii ki bütün vatandaşlarımızın görevidir, Büyükşehir Belediye Başkanlığının da görevidir." dedi.

Ulu Cami'nin her gün binlerce kişi tarafından ziyaret edildiğini anlatan Şanlı, şöyle konuştu:

"Her gün istisnasız en az 25-30 bin kişinin girip çıktığı yerlerde güvenlik görevlisinin olmaması tabii ki bizleri üzer. Güvenlikten tasarruf olmaz. Dolayısıyla Bursa Büyükşehir Belediyemizin güvenlik görevlilerini selatin camilerinden çekmesinin doğru olmadığını düşünüyoruz. Güvenlik önemlidir, özellikle Bursa Ulu Cami gibi Yeşil Cami, Emir Sultan ve 1. Murad Hüdavendigar camileri yerli ve yabancı turistlerimize hizmet vermekte. Dolayısıyla güvenlik görevlileri çekildiği takdirde güvenlik zafiyetinden dolayı büyük kargaşalar yaşanacaktır. Oradaki güvenlik sıkıntılarının hepimizin sıkıntısı olması lazım. Büyükşehir Belediyesi tasarrufları başka bir yerden yapabilir. Bursa'nın tarihi eserlerini koruma, insanların güvenli şekilde camilere girip çıkması noktasında caydırıcılık görevi gören güvenlik görevlilerini çekmesi sadece Bursa halkını değil tüm Türkiye'yi üzer. Bundan dolayı Büyükşehir Belediyesine bu süreçte mevcut güvenlik görevlilerini daha da disipline ederek kargaşaya meydan vermeyecek şekilde gece ve gündüz koruma hizmeti vermeleri hususunda çağrıda bulunuyorum."

BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ TEPKİLER SONRASI ŞU AÇIKLAMAYI YAPTI

Bursa Büyükşehir Belediyesi, bazı basın yayın organları ve sosyal medya hesaplarında yapılan açıklamaların yanlış ve art niyetli paylaşımlar olduğunu belirterek şu açıklamayı yaptı.

“10 Kasım’da Bursa’mıza kazandırdığımız Atatürk heykelinin ardından yapılan paylaşımların iyi niyetli olmadığı açıktır. Atatürk heykeline dair yapılan bu yorumlar bizleri derinden üzmektedir. Atalarımıza saygı göstermek, değerlerimizi ve kültürel mirasımızı yaşatmak, hepimizin ortak sorumluluğudur.

Ata’mızın heykelinin açılışının hemen ardından yapılan yanıltıcı paylaşımlardan biri de türbe, külliye ve camilerdeki güvenlik personelleri ile ilgilidir. Konuyla ilgili yazışmalar Eylül ayında yapılmış ancak konu bazı odaklar tarafından heykel açılışının hemen ardından gündeme getirilmiştir.

Cumhurbaşkanlığı Tasarruf Tedbirleri Genelgesi gereği kurumumuzca bir çok noktada yeniden değerlendirme yapılmış, bu alanlarda verimlilik ve tasarruf sağlanması için çalışmalara başlanmıştır. Yeni turizm stratejimiz kapsamında UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan türbeler, külliyeler ve camilerde görev yapacak personeller bu hedefe uygun olarak görev alacaklardır. Önümüzdeki süreçte kentimizin tarihsel miraslarındaki çalışmalar, Bursa’mızın turizmine katkıda bulunacak donanımlı personeller tarafından sürdürülecektir. Kültürel miras alanlarımızda güvenlik zaafiyeti oluşturabilecek herhangi bir planlama söz konusu değildir.

Kültür varlıklarımız ve ibadethanelerimize olan hassasiyetimiz doğrultusunda en iyi hizmeti sunma kararlılığımızı kamuoyuyla paylaşmak isteriz.

Bu tür yorumları dile getiren kişileri de toplumsal birlik ve beraberliğe katkı sağlamaya davet ediyoruz.

Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız”.

BU AÇIKLAMAYA DA AK PARTİ İL BAŞKANININDAN TEPKİ GELDİ

AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, Ulu Cami önünde yaptığı açıklamada, Büyükşehir Belediyesince müftülüklere gönderilen yazıya önce inanamadıklarını, şaşkınlık içinde olduklarını söyledi.

"Tarihine, değerlerine, kültürüne sahip çıkamayan bir belediye anlayışıyla karşı karşıya kaldığımızı görüyoruz." diyen Gürkan, bu yazıda, selatin camilerin, türbelerin bulunduğu külliyelerde temizlik ve güvenlik görevlisi hizmetinin şubattan itibaren sonlandırılacağının belirtildiğini aktardı.

Belediyenin tasarruf tedbirlerine dayandırdığı karara tepki gösteren Gürkan, "Bu bize çok enteresan geldi. Çünkü tasarruf tedbirleri adı altında yapılmış bir uygulama diye bahsedildi ama tasarruf adı altındaki uygulamaya baktığımızda, yandaş akrabaları işe almada, onları çalıştırmada bir mahsur görülmüyor, on milyonlarca liralık konserlere harcanan para fuzuli gelmiyor, bunun yanında yapılan, heykellerle ilgili yapılan harcamalar tasarruf tedbirlerine takılmıyor. Ama tarihimize sahip çıkmaya gelince -onlarla ilgilenmeye, ihyasına, restorasyonuna demiyorum sadece güvenlik ve temizliğiyle alakalı meseleden bahsediyorum- ona sahip çıkmaktan aciz kalınınca bu enteresan geldi." ifadesini kullandı.

Gürkan, Bursa'da vakıflara ait 400 eserin bulunduğunu, Büyükşehir ve Osmangazi belediyeleri AK Parti'li başkanların yönetimindeyken bunların restorasyonu ve ihyası için çalıştıklarını anlattı.

Bursa ile sınırlı kalmadıklarını, Balkanlar'da Kosova'da, Kuzey Makedonya'da, Bulgaristan'da, Yunanistan'da ecdadın inşa ettiği, Evladı Fatihan'ın yaşadığı yerlerdeki eserlere belediyelerin, hayırseverlerin ve iş adamlarının destekleriyle canla başla sahip çıkmaya çalıştıklarını dile getiren Gürkan, şunları kaydetti:

"Bursa'da bulunan vakıflara ait 400 eserin sadece 7'sinde, padişahlarımızın metfun bulunduğu yerler ve külliye tarzı olan Muradiye, 1. Murad Hüdavendigar, Emir Sultan, Yıldırım Bayezid, Yeşil türbeleri dediğimiz ve 625 yıldan beri ayakta durmasıyla dünyanın en önemli mabetlerinden biri olması itibarıyla göz bebeğimiz Ulu Cami'nin de içinde olduğu 7 külliyenin sadece 'Güvenlik görevlilerini ve temizlikle alakalı görevleri çekiyoruz' demek ve 'Tasarruf tedbirleriyle ilgili olarak çekiyoruz' demek ister istemez konserlere harcanan paraları, yapılan heykelleri aklımıza getiriyor. Bunları kamuoyumuzun, hemşehrilerimizin vicdanlarına, takdirlerine bırakıyoruz. Buralara sahip çıkmak lazım. Sadece burası değil, burası da yetmez, Osmanlı'nın ihya etmiş olduğu, gönül coğrafyamızdaki her yerdeki eserlere sahip çıkmak lazım. Şunu da söyleyelim; eğer yapamıyorlarsa, bakamıyorlarsa bizde olan belediyelerimizle buraların gerekli olan temizliğini de güvenliğini de ihyasını da gerekli şekliyle yaparız."

Ulu Cami'ye gelen vatandaşlardan Nihat Yolcu da herhangi bir partiyi savunmadığını, güvenliğin önemli olduğunu belirtti.

Bu tür tarihi yapı ve alanların çok sayıda kişiyi ağırladığına işaret eden Yolcu, "Güvenlik olmadan olmaz. Çok saçma. Büyükşehir başka şeylerle uğraşsın. Yapılacak o kadar iş var ki sadece bayrak asmayla, şununla bununla olmuyor." diye konuştu.