Anasayfa / Müzeler

Çankırı Tarihi Eser Envanteri

Çankırı'da yer alan müzeler, ören yerleri ve diğer eserler

 

Müzeler

Çankırı Müzesi: Çankırı Müzesi'nde Neolitik, Kalkolitik, Eski Tunç, Hitit, Firig, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait eserlerinin sergilenmesi ve tanıtımı yapılmaktadır.

Müzenin teşhir salonunda arkeolojik ve etnolojik eserler birlikte sergilenmektedir. Arkeoloji bölümünde Eski Tunç, Hitit, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait eserler bulunmaktadır. Etnografya bölümünde ise Çankırı ve çevresine ait çeşitli dokumalar, el işlemeleri, hat sanatı örnekleri, baskı kalıpları, kıyafetleri, silahlar, süs eşyaları ile günlük hayatta kullanılmış olan çeşitli eserler teşhir edilmektedir.

Örenyerleri

Cendere (Salman) Höyük: Ilgaz ilçesinin güneydoğusunda, Çankırı-Kastamonu karayolunun kenarında bulunan Cendere Köyü'ndedir. Bölgedeki anıtsal yapılar, Devrez Çayının güneyinde kayalık, yüksekçe bir tepenin doğuya bakan yamaçlarındadır. Burada çok sayıda insan eliyle oyulmuş mağaralar, kaya mezarları, kaya kilisesi olabileceği tahmin edilen tapınak ve amacı tam olarak bilinmeyen oyuklar bulunmaktadır. Burasının, dini törenlerin yapıldığı ve muhtemelen Höyükle bağlantılı, kutsal kabul edilen alanlardan olduğu tahmin edilmektedir. Kaya tapınakları, ulaşım yollarının geçtiği sarp ve dar geçitlere, kervanların, talancı eşkıyadan korunması amacıyla ibadet ve dua etmek için yapılmıştır.

Sakaeli Kaya Mezarları: Çankırı'ya 69 km mesafedeki Orta ilçesinin 8 km kuzeydoğusunda yer alan Sakaeli Köyü'ndedir. Genel olarak Roma ve Bizans Dönemlerine ait olduğu tahmin edilen mezarlar, köyün sırtını yasladığı tepenin güneyde dik inen yamaçlarında yer almaktadır. Çakıl taşlı tortul kaya özelliği taşıyan tepenin yüzeyindeki oyukların yere yakın olanları köy halkı tarafından önü kapatılmak suretiyle değişik maksatlarla kullanılmaktadır. Çeşitli yükseklik ve genişlikteki oyuklar; tek, birbirine geçişli, basamakla inilen iki odalı bölmeli, aydınlatma pencereli özellikler göstermektedir. Kare, dikdörtgen planlı, düz kubbe ve semerdam tavanlıdırlar. Duvarlara açılmış küçüklü büyüklü nişler mezar odası ve ikamet amaçlı olarak kullanılmıştır. Bir kısmının girişleri kemerli ve içlerinde ölü sedirleri mevcuttur. 1.5x1.5 ile 10.0x10.0 m arasında değişen taban ölçüleri, 2-3.5 m arasında değişen tavan yüksekliklerine sahiptirler. Oyuklar arasında 27 basamakla inilen bir sulu in bulunmaktadır Devrez Çayının akıntısı istikametinde köye 2 km. mesafedeki Gelin Kayası mevkiinde peri bacası oluşumları ve aralarındaki kaya mezarları ilginç görünümler oluşturmaktadır.

Beşdut Kaya Mezarları: Merkeze bağlı Beşdut Köyü'nde derenin iki yanındaki kayalara oyulmuştur. Bir tanesi sütunlu, diğeri sütunsuzdur. Sütunlu mezar 10 m. eninde 2 m. yüksekliğin dedir. Yuvarlak gövdeli sütunlar kaidesizdir. Giriş kare biçimindedir. Duvarlar ve tavan düzgündür. Sütunsuz mezar sütunlu mezarın hemen yanında 8X10 m. ölçülerindedir. Dörtgen biçimi girişten mezar odasına geçilmektedir. Duvarlar ve tavan düzgündür. M.Ö. 6. yüzyıldan kaldığı sanılmaktadır. Yörede bunların dışında benzer kaya mezarları da bulunmaktadır.

Çankırı Kalesi: Şehrin kuzeyinde küçük bir tepe üzerine kurulmuştur. Romalılar, Bizanslılar, Danişmentliler, Selçuklular ve Osmanlılar dönemlerinde sağlamlığıyla ünlü yapıdan günümüze, birkaç sur kalıntısından başka bir şey kalmamıştır. Dörtgen planlı olan kalenin surları moloz taş ve tuğla karışımıdır. Eteklerinde bulunan dereden itibaren yüksekliği 150 m. kadardır. Kale içinde Roma Dönemi'nden kalma kaya mezarı, iskan kalıntıları ve pişmiş toprak kap parçaları ile Çankırı Fatihi Emir Karatekin Bey'in türbesi bulunmaktadır. Geçmiş yıllarda ağaçlandırılan Kale, ziyaretgah ve mesire yeri olarak kullanılmaktadır.

Türbeler 

Emir Karatekin Bey Türbesi: Çankırı Kalesi'nin içindedir. Danişmentliler Dönemi (14. Yüzyıl) eserlerinden olup tuğla ve moloz taştan yalın bir yapıdır. İçinde Karatekin Bey ve çocuklarına ait dört adet sanduka bulunmaktadır. Mimari özelliğinden ziyade Çankırı Fatihi Karatekin Bey'in türbesi olduğu için önem arz etmekte ve ziyaretçi çekmektedir.

Şeyh Mehdi Türbesi: Merkez ilçede Karataş Mahallesi Kayabaşı Mevkiindedir. Yapı olarak mimari bir değer taşımamakla birlikte Çankırı’nın ilk fethinde bulunduğu bilinen Şeyh Mehdi’nin kabri olduğu için manevi değeri vardır. Şeyh Mehdi’nin doğum yeri ve tarihi bilin¬memekte, 1272 M. yılında vefat ettiği, türbenin ise 1272 yılında yapıldığı vakfiyelerden anlaşıl¬maktadır.

Hoşislamlar Türbesi: Atkaracalar İlçesi güneyinde, Dumanlı Dağları'nın eteklerinde olan türbe, ilçeye 3 km. mesafededir. 10 dönüm alana sahip olan Türbenin çevresinde cami, misafirhane, yemekhane, umumi tuvalet ile iki adet çeşme bulunmaktadır. Bütün yapılar yenidir. Türbe'de medfun bulunan Pir Hamza Sultan'ın, Fatih Sultan Mehmet Dönemi'nde Horasan'dan geldiği ve civarda dağınık olarak yaşayan müslümanlar için merkezi yerde bir cuma mescidi inşa ettirdiği bilinmektedir. Bugün Atkaracalar İlçesi'nin ortasında kalan mescidin zamanla yıkılması üzerine, halk tarafından yerine büyük bir cami yapılmıştır. Türbe, özellikle yaz döneminde çok sayıda zi¬yaretçi çekmektedir.

Pir-i Sanî Türbesi: Çerkeş İlçesi'nde bulunan Türbenin 18. yüzyılda yapıldığı bilinmektedir. Aynı adı taşıyan mescidin içinde bulunan Türbe, moloz taştan 5X5 metrekare ölçülerinde kubbeli bir yapıdır. Pir-i Sani olarak anılan Zat Çerkeşli Hacı Mustafa Efendi olup Halveti Tarikatı Şabaniye Kolunun büyüklerindendir. Meşhur Alimlerden Kuşadalı İbrahim Efendi'nin hocasının hocası olduğu, 1813 yılında Çerkeş'te vefat ettiği, Şabaniye Kolu'nun büyüğü Kastamonu'da medfun bulunan Şeyh Şaban-ı Veli'den sonra geldiği için Pir-i Sani olarak anıldığı bilinmektedir. 

Hacı Murad-ı Velî Türbe ve Camii: Eldivan İlçesi'ne bağlı Seydiköy'ünde bulunan eser, moloz taştan yapılmış, yalın, ahşap çatılıdır. Cami ve türbe içice aynı yapı altındadır. İnşa kitabeleri bulunmadığından yapılış tarihleri bilinememektedir. Hacı Murad-ı Veli’nin ölüm tarihi 1207 olduğuna göre türbe bu tarihten sonra yapılmış, daha sonra cami ilave edilmiş olmalıdır. Çeşitli dönemlerde yapılan bakım ve onarımlarla bugünkü şeklini almıştır.

Cami, boyuna dikdörtgen planlı, düz ahşap tavanlı, türbe kısmının üzerini de kapatacak biçimde alaturka kiremit kaplı çatılıdır. İç duvarlarda yer alan kalem işleri Tosyalı Ali Usta tarafından 1951 yılında yapılmıştır. Güneybatı köşede tuğladan sekiz sıra kirpi saçaklı pah yer alır.

Cami doğu duvarına bitişik türbenin kare planlı ve ahşap tavanlı ön mekanında Hacı Murad-ı Veli’nin oğlu ve kızlarının sandukası ile yörede kutsal sayılan iki göktaşı bulunur. Hacı Murad-ı Veli’nin kabrinin bulunduğu asıl türbe kare planlı ve tromp geçişli kubbe ile örtülüdür.

Mimari olarak büyük bir özelliği bulunmamakla birlikte Horasan Erenleri'nden olan Hacı Murad-ı Veli'nin Türbe'si olması sebebiyle önem arz etmekte ve çok sayıda ziyaretçi çekmekte, özellikle yaz aylarında adak kurbanı kesmek isteyen vatandaşlarca tercih edilmektedir.

Fethiye Türbesi: Yapraklı İlçesinde bulunan; Halen şahıs mülkiyetinde olan yapı muhtemelen 17. Yüzyıl eseridir. İki katlı ve kare planlı yapının alt katında türbe, üst katında ise kütüphane bulunmaktadır. Türbenin üzeri doğu-batı doğrultusunda beşik tonozla örtülüdür. Kütüphaneye, kuzey cephesindeki giriş kapısının kapalı olması sebebiyle güney cepheye bitişik eve açılan pencereden girilmektedir. Üzeri tromp geçişli tuğla kubbe ile örtülüdür. Kubbe, dıştan sekizgen kasnaklı ve alaturka kiremit kaplı çatı ile örtülüdür.

Hamamlar

Çarşı Hamamı: Halk arasında Ebcet Hamamı, bazı kaynaklarda ise Buğday Pazarı Hamamı olarak geçen yapı, Merkez ilçede Müflis Tepesi Mevkiinde olup 1800'lü yıllarda ve Çankırı Mutasarrıfı Said Efendi tarafından yaptırıldığı zannedilmektedir. Çifte hamam planındadır. Üç kubbeli soğukluktan ortası kubbeli, yanları eyvan biçimi tonozlu sıcaklık bölümüne geçilmektedir. Köşelerde kubbeli halvetler bulunmaktadır. Kadınlar bölümünün planı da erkekler bölümü gibidir. Hamam günümüzde faaliyetini sürdürmektedir.

Murat Hamamı: Çerkeş İlçe Merkezinde bulunan ve halen harap vaziyette olan hamamı 17. yüzyılın ilk yarısında Sultan IV.Murat tarafından yaptırılmıştır.

Ilgaz Hamamı: Ilgaz İlçe Merkezi'nde çarşı ortasındadır. Yapılışı hakkında bilgi bulunamamıştır. Soyunma, soğukluk ve sıcaklık bölümlerinin üzeri kubbelerle örtülüdür. Köşelerde de kubbeli halvetler bulunmaktadır.

Kurşunlu Hamamı: Kurşunlu ilçesinde bulunan hamamın yapım tarihi ve kim tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir. Onarım geçirmiş olan yapı moloz taştan inşa edilmiştir. Tonozlu soyunma yeri ile tek kubbeli sıcaklık bölümlerinden oluşmaktadır.

Camiler

Çankırı'da buluna türbeler Emir Karatekin Bey Türbesi ve Hacı Murad-ı Veli Türbesidir.

Taş Mescit: (Cemaleddin Ferruh Darülhadisi) Çankırı'da Selçuklu Dönemi'nden kalma en önemli yapıdır. İki ayrı yapıdan oluşan eserin şifahane kısmı, Anadolu Selçuklu Hükümdarı Keyhüsrevoğlu I. Alaadin Keykubat zamanında Çankırı Atabeyi Cemaleddin Ferruh tarafından Miladi 1235 yılında yaptırılmıştır. Şifahaneye 1242 yılında bir de darulhadis kısmı ilave edilmiştir.

Yapının plastik sanatlar bakımından önemi ise, üzerinde yer alan iki adet figürlü parçadan meydana gelmektedir. Bunlardan biri sürekli yayınlara konu olmuş ve üzerinde durulmuştur. 100x25 cm ebatlarındaki bu kabartmanın özelliği, gövdeleri birbirine dolanan iki ejder (yılan) motifidir. Ejderlerin başları birbirine karşılıklı gelecek şekilde biçimlendirilmiştir. Günümüzde "Tıp Sembolü" olarak kullanılan kabartmanın orjinali kaybolmuş olup aslına uygun olarak yaptırılan yenisi yerine konulmuştur.

Halk arasında su içen yılan olarak da isimlendirilen ikinci parça diğerinin aksine alçak kabartma şeklinde olmayıp başlı başına bir heykel görünümündedir. Darulhadis'te kullanılan gözenekli taştan yapılmış olan parça kupa şeklinde olup gövdesine bir yılan sarılmakta ve üst kısmında uzantı yaparak sonuçlanmaktadır. Bu motif ise günümüzde "Eczacılık Sembolü" olarak kullanılmakta ve halen Çankırı Müzesi'nde sergilenmektedir.

İmaret Camii: Kitabesinden 1397 M. yılında Candaroğlu Kasım Bey tarafından yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Mimari bakımdan özelliği olmayan yapı moloz taştan yapılmıştır. 1916 yılında onarılmıştır. Kesme taştan olan minaresi, yıkılma tehlikesi geçirmesi üzerine geçmiş yıllarda sökülmüştür. Cami'nin haziresinde, Kasım Bey ve eşi olan Çelebi Mehmet’in kızı Sultan Hatun’un kabirleri bulunmaktadır.

Büyük (Sultan Süleyman) Camii: Mimar Sinan Döneni yapılarından olan Camii, Kanuni Sultan Süleyman'ın emri ile Sadık Kalfa tarafından inşa edilmiştir. Sülüs Hat'la yazılı Kitabesinde;

"Buyurdu yapmağa isna yılında
Bunu Sultan Süleyman tali-ül hayr
Münadi görecek hayretle hatmin
Didi tarihi ya cami-ul hayr"

dörtlüğü yazılıdır. 1522 yılında başlayan inşaatın 1558 yılında tamamlandığı bilinmekle birlikte neden bu kadar uzun sürdüğü konusunda bilgi bulunmamaktadır.

Kare planlı olan Cami üzerinde ortada bir büyük tam kubbe ile bu kubbenin dört tarafında birer yarım kubbe bulunmaktadır. Bu kubbeler dört paye ve duvarlar arasındaki kemerlere oturmaktadır. Duvarları ve minaresi kesme taş, kubbe üstleri kurşunla kaplıdır. Cami'nin içi rokoko üslubu ile süslenmiş, bunların araları hat örnekleriyle bezenmiştir. Mihrab istalaktidlidir, zengin bir görünümü vardır. Minber'i taştan yapılmıştır. Kürsüsü köşeli ve gövdesi yuvarlaktır. Kapı söveleri mermer olup kemerleri kilit taşı, içleri oluklu konsol halinde çıkarılmıştır. Son cemaat yeri, dört sütuna dayanan üç kubbe ile örtülü ve iki tarafında istalaktidli mihrap nişleri bulunmaktadır.

Ali Bey Camii: Merkez İlçe Ali Bey Mahallesi'ndedir. Kitabesinden 1609 yılında yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Büyük Cami’den sonra ikinci taş yapıdır. Mihrap ve mimberi alçıdan ve süslemesizdir. Minarenin gövdesi tuğla, kaidesi kesme taştandır. İlk yapının tamamen yıkılarak sonradan yeniden yapıldığı bilinen Cami, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore ettirilmiştir.

Yeni Camii: Merkez İlçe'de Mimar Sinan Mahallesi'ndedir. 1720 yılında Hacı Mehmet tarafından yaptırılmıştır. Çok yalın, mescit planlı bir yapıdır. Duvarları moloz taş, çatı ahşap ve kiremit örtülüdür.

Mirahor Camii: 1797 yılında Tüfekçibaşı İsmail Ağa tarafından yaptırılan Cami, Merkez İlçe'de Karatekin Mahallesi'ndedir. Mihrap ve mimberi süslemesiz, çatı ahşap ve kiremit örtülüdür.

Pazar Camii: Kurşunlu İlçe Merkezi'ndedir. Camii 15. yüzyılda, minare, kitabesine göre 1717 yılında inşa edilmiştir. 1943 yılında son cemaat yeri yıkılan cami 1982 yılında tamamen restore edilmiştir. Kare planlı ana mekan, sekizgen kasnağa oturan tuğladan basık bir kubbeyle örtülüdür. Mihrap, istalaktidlidir. Minarenin kaidesi kesme taştan, çok köşeli gövdesi tuğladandır.

Cami yakınında kesme taştan tek gözlü bir köprü yer almaktadır.

Yapı kare planlı ve bağdadi kubbelidir. Doğu ve batı cephelerinde yer alan iki ayrı kapıdan girilir. Duvarlar kesme taştan örülmüş, kıble cephesinde yer alan bir madalyon içinde Sultan Abdülmecit’in Tuğrası bulunur. İçteki kalem işleri Tosyalı Usta tarafından yapılmıştır.

Canbazzade Ahmet Efendi Camii: Orta ilçesinde bulunan cami 1802 yılında Canbazzade Ahmet Efendi tarafından yaptırılmıştır. Kare planlı caminin üst örtüsü sekizgen kasnak üzerine düz ahşap tavanlı ve dıştan kiremit çatılıdır.

Medreseler

Osmanlı Döneminde, ülkenin her tarafında olduğu gibi Çankırı'da da okumaya ve ilme büyük önem verilmiş ve birçok medrese kurulmuştur. Bugün Büyük Camii'nin doğusunda bulunan Çivitçioğlu Medresesi ile Buğday Pazarı Camii bahçesindeki Buğday Pazarı Medresesi XVII. yüzyıldan günümüze kadar ulaşan eserlerdendir. 

Yaylalar

Büyük Yayla (Yapraklı) ve Kırkpınar Yaylası (Ilgaz) önemli yaylalarıdır.

Yapraklı İlçesi ve Büyük Yayla: Merkez ilçe'ye 30 km mesafede bulunan Yapraklı İlçesi, Büyük Yayla Mevkisi ile İlimiz turizm potansiyeli içerisinde özel bir öneme sahiptir.

İlçe'nin kuzeyinde yer alan Yapraklı Dağları üzerinde çok geniş bir alana yayılmış olan 1600-1700 m. rakımlı Büyük Yayla, yer yer yoğunlaşan sarıçam, karaçam, köknar, ardıç ağaçları ve zengin bir orman altı bitki örtüsü ile kaplıdır. Ağaçlıklar arasında otlak olarak kullanılan dağ çayırları ile kaplı boşluklar yer almaktadır.

İlçeye 8 km. mesafeden itibaren başlayan ve 13. km.'de yayla evleri bulunan Büyük Yayla, asfalt yol, elektrik ve su dışında herhangi bir altyapıya sahip değildir. Halihazır durumuyla günübirlik ziyaretlerin dışında atlı ve yaya yürüyüş, bisikletle dolaşım, manzara seyri, kamping ve karavan ile fotosafari gibi turizm türleri için çok elverişli olan yayla, kara avcılığı için de son derece zengin bir potansiyele sahiptir.

Kırkpınar ve Bozan Yaylaları: Ilgaz'a 20, Çankırı'ya 70 km. mesafede bulunan Kırkpınar Yaylası'na Ilgaz-Kastamonu Karayolu"nun 10. km.’sinde Yalaycık Köyü'nden (Akaryakıt istasyonunun bitişiğinden) batıya ayrılan 10 km.'lik asfalt bir yolla ulaşılmaktadır. Programlı bir ulaşımı bulunmayan yaylaya özel araçlarla gidilebilmektedir.

1654 m rakıma sahip yaylada yazın kullanılan 32 adet yayla evinin yanı sıra 130x350 m ebatlarında bir de gölet bulunmakta olup etrafı, sarıçam, karaçam, köknar ağaçları ve çayırlıklarla çevrilidir. Kolay ulaşımı, nefis manzarası, temiz havası, göleti ve bol su kaynaklarıyla günübirlik piknik dışında atlı ve yaya yürüyüş, manzara seyri, kamping, karavan, sportif olta balıkçılığı gibi turizm türlerine son derece elverişlidir.

Kırkpınar Yaylası'na 2 km. mesafede bulunan Serçeler ve Bozan Yaylaları da aynı özelliklere sahiptir.

Mağaralar 

Tuz Mağarası: İlimizin doğal turizm değerleri arasında önemli bir yer sahip yaklaşık 5000 yıldır yararlanıldığı tahmin edilen yurdumuzun en büyük kaya tuzu rezervlerinin bulunduğu mağaradır.

Merkez İlçe'nin doğusunda yaklaşık 20 km. mesafede bulunan Tuz Mağarası, kaya tuzu yataklarının işletilmesi maksadıyla açılmış olup bugün nispeten dar girişinin devamında modern karayolu tünellerini andıran birçok galeriden meydana gelmiş büyük bir mağaradır.

Yer yer tuzdan bembeyaz sarkıt ve dikitlerin bulunduğu mağarada özel sektör tarafından kaya tuzu üretimi yapılmakta, İlimizde bulunan tuz fabrikalarında işlenerek mutfak ve sofralarımızda yer almaktadır.

Mesire Yerleri

Orman Fidanlığı Mesire Yeri: Merkez İlçenin kuzeybatısında şehre 5 km. mesafede bulunan Orman Fidanlığı bünyesindeki mesire yerine Çankırı-Kastamonu yoluyla ulaşılmaktadır. Masabank tipinde oturma yerleri, kameriyeler, ocaklıklar, çeşmeler, umumi tuvalet, jetonlu telefon ve elektriğin bulunduğu mesire yeri ve çevresi, çoğunluğu çam olmak üzere değişik ağaç ve süs bitkileriyle yeşillendirilmiştir.

Eldivan İlçesi ve Bülbül Pınarı Mesire Yeri: İl Merkezi'ne 20 km. mesafedeki Eldivan İlçesi, nadide tabii güzelliklere ve günübirlik imkanlara sahip bir mesire yeridir. Eldivan Dağı'nın İlçe'ye bakan tarafları çoğunlukla çam olmak üzere meşe, yabani fındık, dağ kavağı ağaçlarıyla ve zengin bir orman altı bitki örtüsüyle kaplıdır. Kiraz meyvesi üretimi ile de meşhur olan Eldivan'a ulaşım, 08:00 - 20:00 saatleri arasında karşılıklı olarak çalışan Belediye otobüsleriyle sağlanmaktadır.

İlçe Merkezi'ne 5 km. mesafede bulunan Bülbül Pınarı Orman İçi Mesire Yeri'ne asfalt bir yolla ulaşılmaktadır. Bahar ve yaz günlerinde yoğun bir ziyaretçi akınına uğrayan mesire yeri geniş bir alana yayılmış olup, masabank tipinde oturma yerleri, ocaklıklar, çeşmeler, umumi tuvaletler, büfe, yağmur barınağı, seyir terası ve kulesi, otopark, çocuk parkı, telefon ile 7 yataklı bungalov tipi bir dinlenme evi bulunmaktadır. Giriş ücretlidir.

İlçede, Bülbül Pınarı Mesire Yeri'nin dışında Karadere ve Saray Göletleri çevreleri ile orman içindeki çeşme ve su kaynakları civarında da çok sayıda piknik ye kamp yapmaya elverişli alan mevcuttur. Günübirlik ziyaretçiler her türlü ihtiyaçlarını İlçeden karşılayabilirler.

Kadın Çayırı Mesire Yeri: Ilgaz'a 20, Çankırı'ya 70, Kastamonu'ya 30 km. mesafede bulunan Kadın Çayırı Orman İçi Mesire Yeri'ne, Ilgaz-Kastamonu DevletKarayolu'nun 13. km.'sinden doğuya ayrılan 7 km.'lik asfalt bir yolla ulaşılmaktadır. Ilgaz Orman İşletme Müdürlüğü tarafından 10 hektarlık bir alanda düzenlenmiş olan mesire yerinde, günübirlik ziyaretçilerin ihtiyaçlarını karşılayacak masabank türü oturma yerleri, ocaklıklar, çeşme ve tuvaletler, 7 yataklı bir dinlenme evi ile alabalık havuzları bulunmaktadır. Elektrik ihtiyacı jeneratörle karşılanan alanda telefon yoktur.

Zemini çayırlar ve değişik otsu bitkilerle kaplı olan mesire yeri küçük bir vadide yer almakta olup etrafı sarıçam, karaçam ve köknar ağaçlarıyla çevrilidir.

Bahar ve yaz aylarında çevre il ve ilçelerden gelen çok sayıdaki ziyaretçinin tatlı hatıralarla, tekrar gelmek üzere ayrıldıkları mesire yerine giriş ücretsizdir.

Derbent Şehitliği ve Mesire Yeri: Ilgaz'a 24, Çankırı'ya 74 km. mesafede yer alan mesire yeri Ilgaz-Kastamonu Devlet Karayolu kenarındadır. 5 hektarlık alana sahip olan mesire yerinde 12 oda 42 yatak kapasiteli bir motel yer almakta, kış sporu yapmak isteyenlerin yanı sıra özel araçlarıyla seyahat edenlerce kısa süreli dinlenmeler için de tercih edilmektedir.

Masabank türü oturma yerleri, ocaklıklar, çeşmeleri ve tuvaleti mevcuttur. Sarıçam, karaçam ve köknar ağaçlarıyla kaplı olan mesire yerinde elektrik ve telefon imkanları da mevcuttur.

Çerkeş Orman Fidanlığı Mesire Yeri: İlçe Merkezine 3.5 km. mesafedeki Orman Fidanlık Müdürlüğü sahasında bulunan bataklık ve sazlık alan değerlendirilerek halkın piknik yapabileceği şekilde düzenlenmiştir. Değişik bitki çeşitleri ile yeşillendirilen mesire yerinde gökkuşağı alabalığı ve aynalı sazan balığı da yetiştirilen dört adet sunni gölün yanı sıra masabank tipi oturma yerleri, ocaklıklar, çeşmeler, çocuk parkı, umumi tuvalet ile içinde şark odası olan bir misafirhane binası bulunmaktadır. Ziyaretçilerin ücretsiz olarak girebildikleri mesire yerinde karaca, kurt, tavşan, pekin ördeği ve kaz gibi hayvanlar da beslenmekte ve göllerde sportif olta balıkçılığı yapılabilmektedir.

Seybeli (Işık Dağı) Orman İçi Mesire Yeri: Çerkeş-Kızılcahamam (Ankara) Karayolu üzerinde bulunan mesire yeri Çerkeş İlçesi'ne 20 km. mesafededir. Işık Dağı'nın kuzey yamaçlarında yer alan mesire yerinde masabank tipi oturma yerleri, ocaklıklar, çeşmeler, yağmur barınağı, otopark ve umumi tuvalet mevcuttur. Çerkeş-Kızılcahamam Karayolu mesire yerinin içinden geçmektedir.

Yukarıda sayılanların dışında Orta, Kurşunlu ve Ilgaz İlçeleri'nden geçen Devrez Çayı, Çerkeş ve Bayramören İlçeleri'nden geçen Soğanlı Çayı ile Kızılırmak İlçesi’nden geçen Kızılırmak kıyılarında, Şabanözü İlçesi Karaören Göleti ile Güdüllü, Çivitçi ve Bayramyeri Bahçelerinde, Kurşunlu İlçesi Büyükgöl yöresinde, Merkez İlçe Apsarı Göleti çevresinde, Orta ilçesi Güldürcek Barajı civarında günübirlik ziyaretler için uygun yerler bulunmaktadır.

Köprüler

Bayramören Köprüsü: İlçenin dışında Melan Çayı üzerinde kuruludur. İki gözlü, ayakları kesme taştan, diğer kısımları ahşaptandır. Üzerinden yayalar geçebilecek genişlikte inşa edilmiştir. Kesme taş ayaklar üzerine kalasların bindirilmesi suretiyle farklı bir mimari tarzı vardır. Köprü, alaturka kiremit kaplı çatı ile örtülerek korunmuştur. Yapılış tarihi bilinmemekle birlikte 100-150 yıllık olabileceği tahmin edilmektedir. Restorasyon projesi Valiliğimizce yaptırılan köprü, Karayolları 15. Bölge Müdürlüğünce aslına uygun olarak yeniden yapılmıştır.

Benzer özelliklerdeki bir diğer köprü de Yurtpınar Köyünde bulunmaktadır.

Akbaş Köyü Köprüsü: Çerkeş İlçesi'nde bulunan; Melan Çayı üzerine kurulu olan kesme taş köprü 20. Yüzyıl başında Çerkeşli Hacı Gökmen tarafından Safranbolulu ustalara yaptırılmıştır.

TESCİL EDİLMİŞ TAŞINMAZ KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI İLE SİT ALANLARI

Sit Alanları

Arkeolojik Sit Alanı: 26
Kentsel Sit Alanı: 1
Doğal Sit Alanı: -
Tarihi Sit Alanı: 1

Toplam: 28

Kültür (Tekyapı Ölçeğinde) ve Tabiat Varlıkları: 205

GENEL TOPLAM: 233