Diocletianus Gaius Aurelius Valerius Diocletianus
Diocletianus Gaius Aurelius Valerius Diocletianus kimdir?
Diocletianus, Gaius Aurelius Valerius: MS 245-316. MS 284-305 arasında Roma imparatoru.
Mali, idari ve askeri düzenlemeleriyle Bizans İmparatorluğunun temellerini atmış, Batı Roma İmparatorluğu’nun çöküşünü geciktirmiştir.
Dalmatia’da (Illiria) Diocles’te doğmuş, kendinden önceki imparatorlar gibi, ordunun içinden sivrilerek imparator olmuştur. Askerleri tarafından Nikomedia’da imparator ilan edilmiş, önceki imparator Numerianus’un kardeşi Carinus’u Balkanlar’da yenerek yerini sağlamlaştırmıştır.
Hükümdarlık döneminin büyük bir bölümünü Tuna bölgesinde ve doğuda geçirmiş, Roma’ya sadece bir kez gelmiştir.
Tetrarşi (dörtlü yönetim) modelini ilk kez MS 293’te o kurmuştur. MS 305’te Maksimianus ile birlikte imparatorluğu kendi isteğiyle bıraktı (bu çekilme Roma imparatorluk tarihinde tek örnektir). Split’teki sarayına çekildi ve felsefeyle ilgilendi.
Tetrarşi modeline göre imparatorluğun başında iki augustus ve gelecekte augustus olmaları tasarlanan daha az yetkili iki de caesar bulunacaktı.
Pratikte İmparatoluk doğu ve batı olarak ikiye bölünmüştü; Maksimianus ve Constantius batıyı, Diocletianus ve Galerius ise doğuyu yönetiyorlardı.
Diocletianus başkent olarak kendine Nikomedia’yı seçti. Senatoya ve imparatora bağlı eyalet ayrımını ortadan kaldırıp hepsini imparatorun yönetimine verdi. Eyaletleri küçük parçalara bölme politikası yürüttü. Bunun sonucunda yüzyıl önce elli kadar olan eyalet sayısı MS 3l4’te iki katına çıkmıştı.
Eyaletlerin bölünmesi nedeniyle eyaletlerin savunmasına ayrılan lejyonların sayısı da arttırıldı. Askeri gücü sivil otoriteden ayırmak için reforma girişti. Valileri sadece idari ve adli işlerle meşgul olacak şekilde yetkilendirdi. Bu düzenlemeler sonucunda artan bürokrasi giderlerini kontrol altına almak ve enflasyonu düşürmek için vergi düzenlemeleri yaptı.
Halkı çok tanrılı inanca geri döndürmek için çabaladı. Hıristiyanlara yönelik son ve en büyük katliam onun döneminde yapılmıştır.
Acımasız olmakla birlikte sertliği hiçbir zaman vahşete varmadı.
Oktay Akşit’e göre “tarihin Diocletianus’un karakteri ve başarıları hakkındaki hükmü tamamen lehindedir.”