Gaziantep'in 23 müzesi turizmde gastronomiyle yarışıyor
Mutfağıyla UNESCO'nun Yaratıcı Şehirler Ağına dahil edilerek adını tüm dünyaya duyuran Gastronomi kenti Gaziantep, sayısı 23'e ulaşan tematik müzeleriyle de yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.
Kentte en çok ilgiyi yaklaşık 7 yıl önce 30 bin metrekarelik alanda hizmete açılan Zeugma Mozaik Müzesi çekiyor. Alanında dünyanın en büyükleri arasında yer alan ve "Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü"ne sahip müzede, "Çingene Kızı", "Mars heykeli", Roma dönemine ait çeşmeler ve Fırat Nehri kenarındaki villalarda bulunan mozaikler sergileniyor.
UNESCO'nun "Yaratıcı Şehirler Ağı"na adını yazdırmasıyla dünyaya tanıtılan Antep mutfağının, araç gereçlerinden, kullanılan yemek malzemelerine ve pişirme yöntemlerinden erzakların saklanmasına kadar, mutfak kültürünün anlatıldığı Emine Göğüş Mutfak Müzesi de kenttin gastronomi çeşitliliğine ışık tutuyor.
Osmanlı hamam mimarisi ve kültürünün en güzel örneklerinden birisi olan ve Lala Mustafa Paşa tarafından 1577 yılında yaptırılan, Büyükşehir Belediyesince 2015'te restorasyonu yaptırılarak müzeye dönüştürülen Hamam Müzesi ise ziyaretçilerine farklı bir atmosfer sunuyor.
Şahinbey Milli Mücadele Müzesinde ise kentin Kurtuluş Savaşı sırasında "Gazilik" unvanı kazandığı destansı mücadele anlatılıyor. Adeta ikinci Kurtuluş Savaşı olan 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde yaşananlarının anlatıldığı 15 Temmuz Demokrasi Müzesi ise ziyaretçilerine duygu dolu anlar yaşatıyor.
Gaziantep Kalesi yakınlarında yer alan ve Türkiye'nin ilk özel cam eserler müzesi olan Medusa Cam Eserler Müzesi'nde Roma ve İslami döneme ait cam eserlerin yanı sıra, Eski Tunç Çağı'na ait bronz ve pişmiş toprak eserler sergileniyor. 1700'lü yıllardan bugüne kullanılan oyuncakların yer aldığı Oyun ve Oyuncak Müzesi de sadece çocukların değil, 7'den 70'e herkesin ilgisini çekiyor.
Son olarak hizmete açılan Fıstık Müzesi'nde ise adını kentten alan Antep fıstığının tarihi, nasıl yetiştirildiği ve sofralara gelene kadar hangi aşamalardan geçtiği aktarılıyor.
Gaziantep Hayvanat Bahçesinde yer alan Zooloji ve Doğa Müzesi'nde de hem nesilleri tükenen, hem de varlıklarını sürdüren vahşi hayvanlar dondurularak tanıtılıyor. MÖ 1700'lü yıllarda yaşamış, 4,5 metre boyundaki mamut ve gergedanın yanı sıra balinanın atası dorudon, dinozor ailesi öncülerinden tyrannosaurus, kılıç dişli kaplan dimetrodon gibi birçok nesli tükenmiş hayvan iskeletinin yer aldığı müze, ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
Bülent Öztürk: Müzelerin her biri Gaziantep'in bir yanına ışık tutmaktadır.
Antep Savunması'nda işgalcilere karşı gösterilen kahramanlığın anlatıldığı Panorama 25 Aralık Müzesi ise kentin düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü olan 25 Aralık'ta açılacak. Bu sayede kentteki müze sayısı da 23'e ulaşacak.
Gaziantep Kültür ve Turizm Müdürü Bülent Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kenttin müzeleriyle de ön plana çıktığını söyledi.
Gaziantep'in gezilip görülmesi gereken kentlerin başında geldiğini belirten Öztürk, "Gaziantep, gastronominin, kültürün, el sanatlarının yanı sıra müzeleriyle de çok ünlü. Bunlar arasındaki Zeugma Mozaik Müzesi, Arkeoloji Müzesi, Hasan Süzer Etnografya Müzesi ve Yesemek Açık Hava Müzesi, bakanlığımıza bağlı." dedi.
Öztürk, Zeugma Mozaik Müzesi başta olmak üzere Hamam Müzesi, Mutfak Müzesi, Bayazhan Kent Müzesi ve Milli Mücadele Müzesi'nin ciddi oranda ziyaretçi ağırladığını dile getirerek, şunları aktardı:
"Bu müzeler Gaziantep'e gelen ziyaretçilerin keyifle ziyaret ettiği müzelerdir. Bu müzelerin her biri Gaziantep'in bir yanına ışık tutmaktadır. Müzeler, kentin geçmişini insanlarla buluşturan mekanlar. Hangisine giderseniz gidin Gaziantep'in geçmişinden bir iz, bir gelenek, görenek ve bir kültür görmeniz mümkündür."
TÜRSAB GAP Yöre Temsil Kurulu Başkanı Soner Bacaksız ise kentteki müzelerin yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çektiğini ifade ederek, özellikle eylül ve ekim aylarında ziyaretçi yoğunluğu yaşandığını kaydetti.
Müzelerin gezi planlaması yaparken önemli bir yere sahip olduğunu belirten Bacaksız, "İnsanlar sosyal medyanın da vermiş olduğu güçle, gidecekleri mekanlarda ilk başta yiyecek içeceğe bakıyor ancak bizim için müzeler önemli yerler arasında. Bir şehrin tarihi dokusu bizim için çok önemli. Tabii ki kültürel amaçlı gelen misafirlerimiz için öncelikli yerler arasında müzeler geliyor." diye konuştu.
Feride Pelin İnal - AA