İki Kapak Bir Hazine sergisi Özbekler Tekkesi'nde ziyarete açıldı
İSAR Mücellithanesi, restorasyonu 3 yıl süren son projesini "İki Kapak Bir Hazine" sergisiyle sanatseverlerle buluşturdu.
Küratörlüğünü Abdusselam Ferşatoğlu'nun üstlendiği sergi, Sultantepe Özbekler Tekkesi'ndeki bulunan İSAR Kütüphanesi'nde 13 Aralık'a kadar ziyaret edilebilir.
İstanbul Araştırma ve Eğitim Merkezi (İSAR) tarafından düzenlenen kitap restorasyon sergisi, Erzurumlu Tivnikli Hacı Faruk Efendi'nin farklı ilim dallarına ait üç yüzü aşan ciltten oluşan kütüphanesindeki eserleri gün yüzüne çıkarıyor.
Restorasyon sürecini titizlikle yürüten ve yaklaşık bine yakın eseri ilim dünyasına yeniden kazandıran mücellit Muharrem Kalenci, İSAR Mücellithanesinin, 2017 yılında İSAR Kütüphanesi'ndeki Osmanlı döneminde telif edilmiş, ancak yıpranarak kullanılamaz hale gelmiş olan eserlerin tekrar istifadeye sunulması maksadı ile kurulduğunu belirterek, "Mücellithane bünyesinde vesika ve haritalar da dahil olmak üzere her çeşit doküman ile Osmanlı veya Batı tarzı matbu ve yazma eserin cilt ve kağıt restorasyonu yapılıyor. Şimdiye dek yüzlerce eserin restorasyon işlemlerini tamamladık. Fırsat buldukça da eserlerin dönemi ve mahiyetlerine göre çeşitli tematik sergilerle bu çalışmaları meraklılarıyla buluşturmaya çalışıyoruz. 'İki Kapak Bir Hazine', İSAR Mücellithanesinin ikinci sergisi olarak açıldı." dedi.
Sergide 300 eserlik Tivnikli Hacı Faruk Efendi koleksiyonundan 33 esere yer verdiklerini dile getiren Kalenci, eserlerin büyük bir kısmının Osmanlıca, diğer kısmının ise Cumhuriyet dönemi Latin harfleriyle basılan eserlerden oluştuğunu belirtti.
Kalenci, mücellitliğin sabır gerektiren bir iş olduğunu vurgulayarak, "Ancak severseniz bu işi yapabilirsiniz. Bazen bir kitabın onarımı aylarca sürebiliyor, bir yırtık sayfayı onarmak için saatler bazen de günler harcamak zorundasınız. Artık hayatımın çoğu atölyede geçiyor." diye konuştu.
Serginin katalog çalışmalarını yapan İstanbul Medeniyet Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Ömer Said Güler, İSAR Mücellithanesi'nin İSAR Kütüphanesi'nde bulunan tahribata uğramış değerli eserleri yeniden okuyucularla buluşturan bir misyona sahip olduğuna dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu:4
"Mücellithanemiz ilk yıllarında belirli bir koleksiyonun içerisinde yer almayan müstakil eserlerin tadilatı üzerine çalışmalarını sürdürmüştü. Ancak son zamanlarda kütüphanemize bağışlanan 'Tivnikli Hacı Faruk Efendi' koleksiyonuyla daha derli toplu bir projeye girişildi. Hacı Faruk Efendi, Erzurum eşrafından alim bir zat. Müderris kimliğiyle öne çıkmış, evini, hanesini öğrencilere açmış, Erzurum'da fukara babası olarak bilinen bir isimdir. Onun müderris kimliğine paralel olarak kitaplığı da zengin bir mahiyet arz ediyor. Kitapları içerisinde ciddi tahribata uğramış eserler vardı. Yaklaşık 3 yıllık bir çalışmayla bu kitapların onarımını Muharrem Kalenci gerçekleştirdi."
Güler, koleksiyonda eğitim kitaplarının öne çıktığına değinerek, "Sergi koleksiyonunda, basım tarihi yaklaşık 200 yıl öncesine dayanan ve Bulak Matbaası'nda basılan Sudi-i Bosnevi'nin 'Hafız Divanı' şerhi başta olmak üzere, Sahih-i Buhari'nin II. Abdülhamid tarafından bastırılan 'Nusha-i Sultaniye' baskısı, İmam Rabbani'nin Mektubat'ı, İbn Haldun'un Mukaddime'si, Erzurumlu İbrahim Hakkı'nın Marifetname'si, Farsça ve Fransızca Dil Bilgisi kitapları, İlm-i İktisad Dersleri, Mebadi-i Felsefe ve bu kıymetli eserlerle beraber birçok eserin ilk baskıları dikkat çekiyor." dedi.
Koleksiyonun aynı zamanda dönemin alim ve mütefekkirlerine dair ipucu verdiğinden bahseden akademisyen, "Bu koleksiyondaki eserlere baktığımızda, taşrada Osmanlı bakiyesi bir alimin kitaplığında hem klasik eserlerin, hem İslami ilimlere dair eserlerin, hem de Batılı sosyal bilimlere ait eserlerin olduğunu ama aynı zamanda kendi çağdaşı Müslüman düşünürlerin eserlerinin de bulunduğunu görüyoruz. Fıkıh, hadis, tefsir, kelam, belagat gibi temel İslami ilimlerin yanı sıra felsefe, tarih, iktisat, edebiyat, coğrafya, dil (Arapça, Farsça, Fransızca) gibi konularda yazılmış eserlerle çok yönlü bir zat olduğunu anlıyoruz." şeklinde konuştu.