Kadın arkeolog Harranlı kadınlarla çalışmaktan mutlu
Harran'daki arkeoloji kazılarında kadınlar, fırçadan süpürgeye, kürekten eleğe kadar kazının her aşamasında ihtiyaç duyulan araç ve gereçleri kullanıyor. Kadınlar, bir taraftan tarihi gün yüzüne çıkarırken bir taraftan da aldıkları ücretlerle aile bütçelerine katkı sunuyor.
UNESCO'nun Dünya Mirası Geçici Listesi'nde bulunan Şanlıurfa'daki dünyanın en eski yerleşim yerlerinden Harran Ören Yerindeki kazı çalışmalarına, Harranlı kadınlar da büyük bir titizlik ve özveriyle destek veriyor.
M.Ö. 6 binli yıllardan günümüze kadar kesintisiz yerleşim yeri olan ve bir dönem Asurlular ile Emevilere başkentlik yapan Harran Ören Yeri'ndeki kazı çalışmaları yaklaşık 100 kişilik bir ekiple sürdürülüyor. Kazılarda şu ana kadar saraylardan hanlara, hamamlardan çarşılara kadar birçok kalıntının gün yüzüne çıkarılmasında bölgede ikamet eden Harranlı kadınlar da aktif rol alıyor.
Sabahın ilk ışıklarında kazı alanının yolunu tutan hamarat kadınlar, fırçadan süpürgeye, kürekten eleğe kadar kazının her aşamasında ihtiyaç duyulan araç ve gereçleri kullanıyor. Kadınlar, bir taraftan tarihi gün yüzüne çıkarırken bir taraftan da aldıkları ücretlerle aile bütçelerine katkı sunuyor.
Yöresel kıyafetleriyle kazı yapan kadınlar, aynı zamanda bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerin de ilgi odağı oluyor. Önceki yıllarda sadece birkaç kadının görev aldığı kazılarda bu yıl sayı 10'a çıktı.
Arkeolojik kazıda çalışmaktan keyif alıyorlar
Kazı çalışmalarına katılan kadınlardan Medine Albur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Harran'ın tarihte sıkça geçtiğini söyledi.
İlçesindeki tarihi gün yüzüne çıkarmaktan büyük memnuniyet duyduğunu vurgulayan Albur, "Bir yıldır burada çalışıyorum. Kazılara büyük bir hayranlık duymaya başladım ve çok seviyorum. Burada çalışmak heyecan veriyor. Bu işin sürekli devam etmesini istiyorum. Çalışmak gerçekten hele de böyle tarihi bir iş yapmak çok güzel. Daha önce hiç aklımın ucundan bile burada çalışmak geçmezdi. Eskiden mevsimlik işçi olarak farklı illere gidip çalışıyordum ama kazılar sayesinde artık evimin karşısında çalışmaya başladım. Bize böyle bir iş imkanı verdikleri için herkese teşekkür ediyoruz." diye konuştu.
Çalışanlardan Zübeyde Arlak da kazılara başladıklarında acemi olduklarını ancak kısa sürede işi kavradıklarını dile getirdi.
Özellikle alanda rastladıkları bulguların kendilerini çok mutlu ettiğini anlatan Arlak, "12 çocuğum var. Burada çok önemli bir tarih yatıyor. Dünyanın ve Türkiye'nin her yerinden insanlar buraları görmeye geliyor. Bu sayede burada çok sayıda kişiyle tanışma fırsatı buluyoruz. Biz burada hem çalışıyoruz hem de oldukça keyifli günler geçiriyoruz." dedi.
İlk kez bu yıl kazılarda görev alan Güneş Dağ ise "Ben bu işi çok sevdim. Evime yakın, her zaman çalışabilecek durumdayım. Serin güzel bir yer. Çok acil işimiz olduğunda da izin isteyip evimize gidip gelebiliyoruz. Bizim için çok güzel bir fırsat oldu inşallah kazılar hep devam eder." şeklinde konuştu.
Kazı çalışmalarına katılan erkeklerden Mahmut Çiftçi de "Kadınlarla beraber güzel bir çalışma yapıyoruz. Hatta kadınlar eleme ve ince işler konusunda bizden daha kabiliyetli olduklarından bize yardımcı oluyorlar. Harran'ı daha iyi tanıtmak için hep beraber çaba göstermek zorundayız." dedi.
Süheyla İrem Mutlu: Kadınların burada olması beni çok mutlu ediyor
Harran Ören Yeri Kazı Başkan Yardımcısı Süheyla İrem Mutlu ise 6 yıldır bölgede çalışma yapan ekiple beraber olduğunu söyledi.
Sadece tarihi gün yüzüne çıkarmadıklarını aynı zamanda da yöre insanını çalışmalara dahil ederek kendi tarihlerini öğrenmesine katkı sağladıklarını dile getiren Mutlu, tarih konusunda bilinçli olabilmenin de çok büyük önem taşıdığına dikkati çekti.
Kadınların büyük bir özveriyle çalıştığını vurgulayan Mutlu, şunları kaydetti: "Kadınların burada olması beni çok mutlu ediyor. Bu çalışmalar sayesinde onlar da evlerinden çıkıp kendilerini farklı bir ortamda sosyalleştirme imkanı buluyor. Harranlı kadınlar aynı zamanda kendi tarihlerini öğreniyor. Tarihe dokunabiliyor, kazı alanında gerek mimariyi gerek duvarları aşarak tarihe dokunuyorlar. Çıkan buluntuların yıkanmasında da görev alıyorlar. O zaman çok daha farklı bir ortam oluyor. Yeri geliyor kadınlar kendileri dönemleri karşılaştırıyor. Çıkan seramikleri dönem dönem karşılaştırıyorlar, bu çıktı, şu çıktı diye de tasnif ediyorlar. Bize oldukça faydaları dokunuyor aynı zamanda kendi tarihlerini öğrenmiş oluyorlar. Kadınlar aynı zamanda burada kazı ekibinin de yöre halkıyla daha sıkı diyalog kurmasını sağlıyor. Harranlı kadınlar her yıl bir an önce kazıların başlamasını sabırsızlıkla bekliyor."
Rauf Maltaş -AA