Kadirli'deki tarihi Ala Camisi'ne metal çatı tartışması
Osmaniye'nin Kadirli ilçesindeki tarihi Ala Camisi'nin çatısı, restorasyon çalışmaları kapsamında, metal malzemeyle kaplandı. Minarenin görünümünü de etkileyen çatıya, bölge sakinleri tepki gösterdi. Hatay Vakıflar Bölge Müdürü Mehmet Yıldıran "Örtünün, yapının orijinalliğine olumsuz bir etkisi söz konusu değildir." açıklamasında bulundu.
Roma döneminde yapılan, yapıldığında tapınak olarak kullanılan, ardından da Bizans döneminde bazilika eklenip manastır olarak kullanılan, bölgenin 15. asırda Dulkadiroğlu Beyliği hakimiyetine geçmesinin ardından Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim’in dedesi Alaüddevle Bozkurt Bey'in kiliseye minare ekletmesi ile cami yapılan ve Cumhuriyet'in ilk yıllarına kadar ibadete açık olan tarihi Ala Cami restore edildi.
2014 yılından bu yana yapılan restorasyon çalışması sonucu tarihi caminin üzerine demir, çelik, alüminyum ve özel malzemelerden çatı eklenmesine tepki gösteren Tarihçi Yazar Cezmi Yurtsever, “Tarihi neredeyse 2 bin yıla uzanan Ala Cami'de bir restorasyon rezaleti var. Ala Cami Romalılarda tapınaktı, Bizans zamanında kiliseydi, Dulkadiroğlu Beyliği ve Osmanlı zamanında ise minare eklenerek cami olarak kullanıldı. Yavuz Sultan Selim’in dedesi Alaüddevle Bozkurt Bey bu yeri camiye çevirdi. Yüzyıllardır bu cami kendi özelliğini korudu. Şimdiki zamanımızda ise caminin minaresi ve çatısı bir çelik kafes içerisine alındı. Caminin tarihi dokusuna dokunulmuş ve tahrip edilmiş. Bu tarihe saygısızlıktır. Buna seyirci kalamayız. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan yakın zamanda Kozan ilçesine geldiğinde tarihi Hoşkadem Camisine geldiğinde orada pvc malzemesi kullanıldığını görüyor, yanlış yapıldığını söylüyor ve aslına uygun yeni baştan onarılmasını istiyor. Cumhurbaşkanımıza seslenmek istiyorum. Bu bir bilim, sanat ve insanlık faciasıdır. Bu Mimar Sinan’dan bu yana devraldığımız İslam kültür inancına ters bir durumdur. Buraya müdahale yapılmasını ve buranın aslına uygun bir şekilde onarılıp kamuoyuna açılmasını bekliyoruz” şeklinde konuştu.
Vakıflar Bölge Müdürlüğü açıklama yaptı
Hatay Vakıflar Bölge Müdürü Mehmet Yıldıran, yaptığı açıklamada, Roma, Bizans, Türk dönemlerinin tarihi ve kültürel kimliğini taşıyan yapıda, 2014'te restorasyon çalışmalarına başlandığını hatırlattı.
Restorasyon sırasında müze denetiminde yapılan arkeolojik kazı, raspa, söküm ve araştırmalarda ortaya çıkan bulgular ışığında yeniden projelendirmeye gittiklerini anlatan Yıldıran, şöyle devam etti:
"Adana ve Hatay Koruma Bölge Koruma Kurul Kararları ile onarım çalışmaları devam etmekte olup son aşamaya gelinmiştir. Çalışmalar, alanında uzman bilim adamları, koruma kurulu uzmanları ve Vakıflar Genel Müdürlüğü teknik uzmanları ışığında titizlikle yapılıyor. Günümüze kadar gelen ana yapının batı, güney ve kuzey cephesinde tabanda yer alan mozaik alanların korunabilmesi ve yapının geçmişteki bazilika kimliğine referans göstermesi, eski yapının belgelerinin olmaması, yapı izlerinin kesin bir şekilde çözümlenememiş olmasından dolayı, yenileme alanında yetkin akademisyenler, restorasyon uzmanı mimarlar, Bölge Koruma Kurulu ve Vakıflar Müdürlüğü uzmanlarınca yapılan bilimsel çalışma ve araştırmalar sonucunda iş yürütülüyor. Beden duvarlarıyla çevrili üstü açık bazilika yapısının üstünün kapatılmasına yönelik hazırlanan koruma örtü projesi, karşılama merkezi mimari projesi, ihata duvarları ile çevre düzenlemesi projesi koruma kurulu kararlarıyla onaylanmıştır."
Mehmet Yıldıran: Yapının orijinalliğine olumsuz etkisi söz konusu değildir"
Yıldıran, yapının etrafında açığa çıkarılan mozaiklerin ve yapı elemanlarının korunmasına yönelik de çalışma yürütüldüğüne de işaret ederek "Yapı, iklim koşullarından olumsuz etkilenmemesi, aynı zamanda nefes alabilmesi dikkate alınıp Venedik Tüzüğü ve Uluslararası Koruma İlkeleri doğrultusunda, konusunda uzman bilim adamlarının görüşleri ve koruma kurulu ile yapılan görüşmeler sonucunda alınan kurul kararları doğrultusunda paslanmaz çelik konstrüksiyon üzerine 'solid polikarbon' örtüyle kaplanmıştır." ifadesini kullandı.
Devam eden Ala Cami koruma ve onarım çalışmalarının onaylı projeler doğrultusunda yürütüldüğünü belirten Yıldıran, şunları kaydetti:
"Örtünün, yapının orijinalliğine olumsuz bir etkisi söz konusu değildir. Yapının iklim koşullarına daha fazla maruz kalmaması amacıyla yıllar sonrası çalışma imkanı veren koruma amaçlı geri dönüşümlü ve hafif bir örtüdür. Araştırmalarda kesin bilgilere ulaşılamadığından, buranın değeri ve önemine binaen yapının asli unsuru olacak şekilde yapı elemanı eklenmesinden özellikle kaçınılmıştır. Cami işlevi ile mozaik alanların korunması ve sergilenmesi birlikte düşünülerek çalışma yürütülmüştür. Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak vakıf eserleri üzerine taşıdığımız misyonun farkındayız."
DHA - AA