Anasayfa / Restorasyon / Türkiye

Kasımpaşa Mevlevihanesi küllerinden doğdu

Beyoğlu'nun Kasımpaşa semtinde 1979 yılında çıkan yangında tamamen harap olan 4 asırlık Kasımpaşa Mevlevihanesi, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nce yürütülen inşa çalışmalarıyla yeniden ihya ediliyor.

 

Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 2016 yılı sonunda başlanan ve bugün yüzde 45-50'si tamamlanan inşa çalışmaları sona erdiğinde, İstanbul'un en büyük üçüncü mevlevihanesi olan Kasımpaşa Mevlevihanesi sosyal ve kültürel etkinliklere ev sahipliği yapacak.

Fırıncızade Sırrı Abdi Dede Efendi tarafından 1632-1631 yılları arasında Kasımpaşa'da sahip olduğu bostanın içine, sevenlerinin yardımıyla bizzat çalışarak inşa ettirdiği mevlevihane, semahane, selamlık, dedegan hücreleri, harem, hünkar dairesinden oluşan iki blokun birleşmesiyle bir konak görünümündeydi.

Ampir üslubundaki ahşap kubbedeki bezemeler arasına Mevlevi musikisinin vazgeçilmez enstrümanları olan ney, kudüm, halile, def, rebab, ud ile nota defteri ve bir de Mevlevi sikkesi resmedilmişti.

Farklı dönemlerde çeşitli onarım ve yenilemelerden geçen mevlevihane, son olarak 1842 yılında onarıldı, 2. Mahmut döneminde aldığı son biçimiyle tekkelerin kapatıldığı 1925 yılına kadar geldi.

Daha sonraki yıllarda semahane mekanını Kasımpaşa Güreş Kulübü'nün müsabaka yeri olarak kullandığı, boks müsabakalarının da yapıldığı mevlevihanenin geri kalan bölümleri ilkokul olarak hizmet verdi.

Binanın müştemilatı, avlusundaki şadırvanı ve hazire yeri tarihe karışırken, arsanın çiçek bahçesi olan bölümüne bir ilkokul inşa edildi. Kasımpaşa Mevlevihanesi 1979 yılında çıkan yangında tamamen kül oldu. İki katlı ahşap tarihi mevlevihaneden günümüze sadece, avlu giriş kapısı ile ana binaya çıkan merdivenler kaldı.

Beyoğlu Belediyesi: İhya çalışmaları 2016'da başladı

Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 2010 yılında Beyoğlu Belediyesi'ne 10 yıl süreli ve bedelli olarak tahsis edilen mevlevihanenin uygulama süreci İl Özel İdaresi tarafından başlatıldı ancak bütçe yetersizliği nedeniyle yarım kalan projeyi Vakıflar Genel Müdürlüğü ele alarak, 2016 yılında ihya çalışmalarını başlattı.

Bu kapsamda öncelikle betonarme bodrum katın üzerine ana bina ahşap karkası yapıldı. İki katlı ahşap binanın taşıyıcı dikmeleri ve dikme üstü kirişler meşe malzemeden, döşeme kirişleri lamine çam olarak imal edildi.

Ahşap bağlantı noktaları ise paslanmaz plakalar ile takviye edildi. Mevlevihane, ahşap yapıların yangından korunması standartları gereği sulu yangın söndürme sistemiyle donatıldı.

Çevresinde ciddi bir otopark sorunu olan mevlevihaneye iki katlı 160 araçlık otopark da inşa edildi.

- "100 yılda bir kapsamlı restorasyondan geçti"

Vakıflar İstanbul 1. Bölge Müdürü Mürsel Sarı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kasımpaşa Mevlevihanesi'nin Galata ve Yenikapı mevlevihanelerinden sonra İstanbul'un en büyük üçüncü mevlevihanesi olduğunu söyledi.

Mevlevihane'yi 1623-1631 yılları arasında Fırıncızade Sırrı Abdi Dede Efendi'nin sahip olduğu bostanına sevenleriyle birlikte yaptığını anlatan Sarı, "O zamanki teknikle ahşap bir bina olarak yapılmış. Mevlevihane 80-100 yılda bir dönemlerde kapsamlı restorasyonlar geçirmiş. 3. Selim ve 2. Mahmut dönemlerinde geniş kapsamlı restorasyonlar geçirmiş. 1925 yılında tekkeler kapatıldığında fonksiyonunu yitirmiş." dedi.

Mekanın semahane kısmının 1979 yılında yanana kadar, bir süre Kasımpaşa Güreş Kulübü tarafından antrenman amaçlı kullanıldığını, bir süre de boks müsabakalarının gerçekleştirildiğini aktaran Sarı, mekanın diğer kısımlarının da okul olarak kullanıldığını belirtti.

Mürsel Sarı: 2016 yılının 10. ayında çalışmalara başladık

Yapının kuzeyinde kalan ve bugün bir ilkokulun yer aldığı kısmın, mevlevihanenin bahçesi olduğunu ifade eden Sarı, "Mevlevihane 1979 yılında yandıktan sonra boş bir alan haline gelmiş. 2010 yılında mevlevihaneyi Beyoğlu Belediyesi'ne tahsis ettik kültürel etkinliklerde kullanılmak üzere. Onlar da restorasyona başladı." diye konuştu.

Kasımpaşa Mevlevihanesi'nin iki katı betonarme, iki katı ahşap konstrüksiyon olmak üzere dört kattan oluştuğunu belirten Sarı, "Belediye tarafından 2015 yılına kadar hafriyat işlemleri, çevre duvarlarının fore kazıklarla tahkim edilmesi, iki katın da betonarmeleri yapılmıştı. 2016 yılının 10. ayında çalışmalara başladık ve yüzde 45-50'si tamamlandı. Binanın 160 araçlık otoparkının hafriyat işlemleri de sona erdi. Kasımpaşa Mevlevihanesi tamamlandığında, sosyal ve kültürel etkinliklerde kullanılacak bir mekan elde edilecek. Semahanenin alt katında 200 kişiyi alacak kapasitede bir konferans salonu da yapılacak." ifadelerini kullandı.

Mevlevihaneden günümüze merdiven ve yaya girişinin sağlanacağı kapı dışında orijinal bir şeyin kalmadığını anlatan Sarı, "Sevindirici olan şu ki yapının iç ve dış bölümlerini gösteren elimizde çok sayıda fotoğraf ve belge var. Onlar bize çalışmalarımızda ışık tutuyor." dedi.

Mürsel Sarı, Kasımpaşa Mevlevihanesi'nin 10 ay sonra tamamlanmasının hedeflendiğini ifade etti.

İstanbul'da 40 eserin restorasyonu devam ediyor

İstanbul'da ayrıca Sultanahmet Camisi, Beyazıt Camisi, Rüstempaşa Camisi, Yenipaşa Camisi, Cihangir Camisi, Teşvikiye Camisi'nin de aralarında yer aldığı 40 civarında eski eserin restorasyonunun devam ettiğini aktaran Sarı, ayrıca yok olan taşınmazları da ihya ettiklerini söyledi.

İstanbul'un bu zenginliklerini yeniden kazandırmak adına belediyeler ve sivil toplum kuruluşlarıyla ortak çalışmalar yürütüldüğünü ifade eden Sarı, bu eserler için 50 milyon TL harcandığını belirtti.

Sarı, Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak 2002 yılından beri yoğun restorasyon faaliyetleri yürüttüklerini dile getirerek, "Sadece İstanbul'da değil, Balkanlar başta olmak üzere bir çok yerde faaliyetler sürüyor. Ecdadın emanetine sahip çıkmaya devam ediyoruz. İnşallah daha fazla çalışarak, daha fazla esere hayat vererek gelecek nesillere aktarma görevimizi sürdürüyoruz." diye konuştu.

Çiğdem Alyanak - AA