Kazı Başkanı Doç. Dr. Nilüfer Peker, Mokissos Antik Kenti arkeoloji kazısı hakkında bilgi verdi
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nilüfer Peker, Aksaray'daki Mokissos Antik Kenti'nin Kapadokya, İç Anadolu ve bütün Akdeniz coğrafyası için önemli bir yer olduğunu söyledi.
Aksaray'ın Helvadere beldesinde Hasan Dağı eteklerine kurulan Mokissos Antik Kenti, eşsiz doğal güzelliklerinin yanı sıra anıtsal Roma mezarları, 4. asırdan 7. yüzyıla kadarki kagir kiliseleriyle tarihin derinliklerini yansıtıyor.
İç Anadolu Bölgesi'nin en büyük antik şehirlerinden birisi olan ve ayakta kalmayı başaran yapılarıyla bugüne gelen Mokissos, doğal bazalt bloklarıyla inşa edilen konutlar, düzgün kesme taştan anıtsal mezarlar, kiliseler ve sarnıçlardan oluşuyor.
"Nora" olarak da bilinen Mokissos Antik Kenti'nde bölgenin tarihine ışık tutacak kilisede kazı çalışmaları devam ediyor.
Kazı Başkanı Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nilüfer Peker, Mokissos'un Kapadokya, İç Anadolu ve bütün Akdeniz coğrafyası için önemli bir yer olduğunu söyledi.
İlk kazı çalışmalarını kentin kamusal alanında başlattıklarını belirten Peker, şöyle konuştu:
"Burada Geç Antik Çağ'a ait piskoposluk kompleksi var. 3 nefli bazilika planlı ana kilisesinin ilk kazıları başladı. Yıllar içerisinde bütün kompleksi ortaya çıkaracağız. Bu kompleksin içerisinde büyük bir saray, şapeller, sarnıçlar ve vaftizhane var. İlk kazı çalışmalarının ardından Mokissos özelinde ve Kapadokya geneli için çok önemli malzemeleri ele geçiriyoruz. Çok yoğun seramik buluntular oluştu elimizde."
Peker, Mokissos'un, İç Anadolu bölgesinde Geç Antik Çağ'a ait ayakta kalan en büyük metropol olduğunu vurgulayarak, "Mokissos, Kapadokya'nın 3 başkentinden birisi, büyük bir metropol ve ayrıca dini başkent. Bu bağlamlarda Efes ile benzerlikler barındırıyor." diye konuştu.