Anasayfa / Kütüphane / Sözlük

Kharybdis

Kharybdis nedir?

 

Kharybdis:  Messina boğazında bulunan zamanla efsaneleşmiş bir akıntı ve anafor

Efsaneye göre, Sicilya'yı İtalya'dan ayıran Messina Boğazında Kharybdis'le Skylla diye iki canavar vardır.

Odysseus'un serüvenlerinde çok önemli bir rol oynayan bu canavarların ünü atasözlerine ve deyimlere geçecek kadar yaygın olmuştur, nitekim Batı dillerinde "Kharybdis'ten Skylla'ya düşmek" diye bir söz vardır, yağmurdan kaçarken doluya tutulmak anlamına gelir.

Odysseia destanından önce Kharybdis'in adı Herakles efsanesiyle ilgili olarak geçer: Kharybdis, Gaia ile Poseidon'un birleşmesinden doğma ölümlü bir yaratıkmıs. Çok oburmus, ne yese doymazmıs. Herakles Geryoneus'tan çaldığı sürülerle önünden geçerken Kharybdis hayvanlara saldırmış ve hepsini yemiş. Buna öfkelenen Zeus. Kharybdis'in üstüne yıldırımını salarak onu denizin dibine atmış. Kharybdis bundan böyle bir deniz canavarı olmuş. Büyücü Kirke Odysseus'la arkadaşlarını adasından yola çıkardığı zaman, yolda karşılaşacağı bütün güçlükleri kendisine bir bir sayar. Atlatılması gereken en büyük bela Skylla ile Kharybdis kayalarının arasından geçmektir. Skylla'yi anlattıktan sonra, Kharybdis'i şöyle tanımlar:

Göreceksin, Odysseus, daha alçak öbür kaya (yani Kharybdis), çok yakınlar birbirine bu kayalar, vurursun birinden öbürüne bir okla, bir incir ağacı var üstünde, yaprak dolu, kocaman, tanrısal Kharybdis sömürür, yutar kara suları ağacın altından. Üç kez kusar günde ve çeker içine sömürür üç kez, suları yuttuğu sıra varayım deme oraya sakın, yeri sarsan tanrı bile seni yıkımdan kurtaramaz.

Odysseus Kharybdis'in önünden geçip büsbütün yok olmaktansa, Skylla'ya altı arkadaşını kurban vermeyi yeğ görür. Ve geçidi şöyle anlatır:
Böylece girdik dar boğaza içimizi çeke çeke, Skylla bir yanımızda, tanrısal Khraybdis Bir yanımızda. Ne korkunçtur bu canavar yutarken denizin acı sularını, kustuğu zaman da kaynayıp gümbürder koca engin ateşin üstünde dopdolu bir kazan gibi köpükler yükselir iki kayanın doruklarına kadar, sonra doruklardan aşağı yuvarlanır bu köpükler. Bir daha yutunca acı sularını denizin, dibi görünür anaforların içinde. Sarsılır gümbürtüyle çevresinde kayalar, dipteki masmavi kumlar fırlar dışarı.

Odysseus bütün arkadaşlarını yitirdikten sonra, batan gemisinin yelken direğini omurgaya bir kayışla bağlayarak, üstüne oturur ve Kharybdis'in önünden bir daha geçer, bu kez sözü geçen incir ağacına tırmanır, anaforun salını yutup yeniden su yüzüne çıkmasını bekler. Sal birkaç saat sonra meydana çıkınca, kendini bırakıp tam üstüne düşer. Böylece korkunç tehlikeyi atlatır, ellerini kürek gibi kullanarak oradan uzaklaşır. Homeros'un akıllara durgunluk verecek bir dakiklik ve canlılıkla anlattığı Kharybdis belki Messina boğazında bulunan zamanla efsaneleşmiş bir akıntı ve anafordur.