KKTC'de müzeler pazar günü ücretsiz
KKTC Eski Eserler ve Müzeler Dairesi’nin, ören yerleri ve müzelerden, kira gelirleri ve geçici etkinliklerden yaklaşık 4,5 milyon TL gelir elde ettiğini açıklandı.
Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü Fuat Azimli, pazar günleri, KKTC vatandaşlarının müze ve ören yerlerini ücretsiz ziyaret edebileceğini kaydederek, yıllardır var olan bu uygulamanın halk tarafından pek bilinmediğini söyledi. Azimli, vatandaşları müze ve ören yerlerini daha çok ziyaret etmeye çağırdı.
Geçtiğimiz yıl 700 bin kişinin müze ve ören yerlerini ziyaret etiğini, bu ziyaretçilerin sadece 8 bin 500’e yakınının KKTC vatandaşı olduğunu belirten Azimli, “İstatistikler KKTC vatandaşlarının müze ve ören yerlerini yeterince ziyaret etmediğini gösteriyor” dedi.
Azimli, Eski Eserler ve Müzeler Dairesi’nin, ören yerleri ve müzelerden, kira gelirleri ve geçici etkinliklerden yaklaşık 4,5 milyon TL gelir elde ettiğini açıkladı.
Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürlüğü’nün projelerini Türk Ajansı Kıbrıs’a değerlendiren Fuat Azimli, restorasyon çalışmaları tamamlanan ve kaynak bekleyen eski eserlerle ilgili de konuştu.
Eski eserler konusunda basında çıkan bazı haberleri de eleştiren Fuat Azimli, Kral Mezarları arasında inşaat olduğu, Salamis’in imara açıldı gibi haberlerin gerçeği yansıtmadığını söyledi
Azimli, “Tek bir parsel Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından 2’nci derece sit alanından 3’üncü derece sit alanına alındı. O parsel de Tuzla bölgesindedir, basında yazıldığı gibi ne Salamis’te ne de Kral Mezarlıkları’nın dibindedir” dedi.
İlk olarak Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışmalara değinen Azimli, yaklaşık iki yıldır kapalı olan, restorasyon çalışması tamamlanan, iç düzenlemesi biten Lefkoşa’daki Derviş Paşa Konağı’nı 24 Mayıs’ta açmayı planladıklarını kaydetti.
Burasının artık “Derviş Paşa Etnografya Müzesi” olacağı dile getiren Azimli, İskele Arkeoloji Müzesi konusundaki çalışmaların sürdüğünü söyledi.
İskele Belediyesi ile Turizm ve Çevre Bakanlığı arasında protokol imzalandığını ve belediyeye ait binanın kendilerine tahsis edildiğini belirten Azimli, burada neolitik dönemden Bizans dönemine kadar 8 değişik dönemin eserlerinin modern müzecilik anlayışıyla sergileneceğini dile getirdi.
Azimli, İskele Arkeoloji Müzesi’ni 1 Ağustos’ta açmayı planladıklarını da kaydetti.
Gazimağusa’daki Şömineli Ev ile ilgili ihaleye çıkıldığın belirten Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü Fuat Azimli, burasının müze ve çocuklara yönelik eğitim merkezi olmak üzere iki ayrı bölüm olarak tasarlandığını, restorasyon tamamlanınca Şömineli Ev’in de açılacağını ifade etti.
Gazimağusa’daki Namık Kemal Müzesi’nin yeniden düzenlendiğini anlatan Azimli, buranın açılışını 45 gün içinde yapmayı hedeflediklerini aktardı.
Güzelyurt’ta Eski Tren İstasyonu ile ilgili proje hazırlandığını, kaynak bulunursa restorasyon için ihaleye çıkılacağını da söyleyen Azimli, burada izinsiz olarak kalan insanların gerekli şartlar sağlanarak tahliye edildiğini belirtti.
Lefke Belediyesi’ne ait Vasıf Palace konusunda da girişimler olduğunu kaydeden Fuat Azimli, önümüzdeki günlerde Lefke Belediyesi ile Turizm ve Çevre Bakanlığı arasında bir protokol imzalanacağını, kaynak bulunması halinde burasının Lefke Arkeoloji ve Kent Müzesi’ne dönüştürüleceğini dile getirdi.
Girne’deki Güzel Sanatlar Müzesi’nin 5 yıldır kapalı olduğunu anımsatan Azimli, “Burasının da restorasyonu için gerekli kaynağı arıyoruz” dedi.
Girne’deki Archangelos Kilisesi – İkon Müzesi’nin yaklaşık 2 yıldır kapalı olduğunu söyleyen, yıkılmak üzere olan çan kulesinin sağlamlaştırıldığını dile getiren Fuat Azimli, iç ve dış cephesinin düzenlenmesiyle müzenin ziyarete açılacağını bildirdi.
Girne Kalesi ile ilgili de projeleri olduğunu anlatan Azimli, “Gerekli yazışmaları yaptık, kaynak bulunursa burasının da bakım, onarım ve restorasyonu yapılacak” dedi.
Devlete ait eski eserlerin dışında, şahıslara ait eski eserler de olduğunu söyleyen ve bunların birçoğunun acil müdahale istediğini belirten Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü Fuat Azimli, şahısların genelde buraları tamir etmek istemediğini aktardı, örnek olarak Suriçindeki eski eser nitelikli binaları gösterdi.
“Müdürlük olarak devlete ait olan eski eserlere yetişmeye çalışıyoruz, özel mülkler konusunda kaynağımız yok” diyen Azimli, buralar için sadece teknik destek sağlayabildiklerini anlattı.
Azimli, Selimiye Camii karşısında bir şahsa ait eski eser nitelikli binanın yıkılmak üzere olan ön cephesine destek sağladıklarını da anlatarak, özel mülk sahiplerinin bazılarının mali kaygılar nedeniyle restorasyon yaptırmadığını ama bazılarının “yıkılsın, yerine yenisini yaparım” diye düşündüğünü söyledi.
Azimli, Eski Eserler Yasası’na göre yıkılan bir eski eserin yerine yeni bina yapılamayacağını, orijinali nasılsa öyle bir bina inşa edileceğini anımsattı.
Müzelerin, eski eserlerin ve ören yerlerinin durumuyla ilgili de değerlendirme yapan Azimli, “Maalesef bazı vatandaşlar sur ve kale duvarlarına yazı yazıyor, buraları kirletiyor, eski eserlerin olduğu alanlara çöp döküyor” dedi.
Bunun suç olduğunu ve bu suçu işleyenlerin tespit edilmesi halinde hapislik veya para cezası kesilebileceğini aktaran Fuat Azimli, eski eserlerin ve ören yerlerinin temizliğinin müdürlükleri tarafından, bazen de belediyelerle iş birliği içinde yapıldığını anlattı, “Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz” ifadesine yer verdi.
En fazla gelir getiren eski eserler ve ören yerleri konusunda da açıklama yapan Azimli, “Girne Kalesi en fazla gelir getiren yerlerden biri ancak acil bakım ve onarım isteyen yerleri söz konusu. Bellapais Manastırı, St Hilarion Kalesi, St. Barnabas Manastır, Salamis ve Soli Harabeleri, Güzelyurt Arkeoloji ve Doğa Müzesi de uğrak yerler arasında” dedi.
Restorasyonu sürenlerin dışında daha az gelir getiren bazı müzelerin hafta sonu ve resmi tatil günlerinde kapalı olduğunu kaydeden, buraların Mevlevi Tekkesi, Taş Eserleri Müzesi, İskele İkon Müzesi olduğunu söyleyen Azimli, “Gönül ister ki buralar da hafta sonu ve resmi tatil günlerinde açık olsun. Buraların az gelir getirir diye kapalı tutulması doğru değil ama ek mesai ve personel konusunda sıkıntılarımız var” dedi.
Geçtiğimiz yıl, ören ve müzelere girişlerde alınan ödemeler başta olmak üzere, kira gelirleri ve geçici etkinliklerden yaklaşık 4.5 milyon TL gelir elde ettiklerini belirten Azimli, ziyaretçi sayıları konusunda da bilgi verdi.
Fuat Azimli, geçtiğimiz yıl, 8 bin 356 KKTC vatandaşının müze ve ören yerlerini ziyaret ettiğini, buraları 255 bin 578 turistin, 111 bin 840 TC vatandaşının, 71 bin 956 öğrencinin ve askerin, gruplardan oluşan 254 bin 548 kişinin ziyaret ettiğini kaydetti.
Azimli, 2016’da KKTC’deki müze ve ören yerlerini 700 bin kişinin ziyaret ettiğini söyledi, “İstatistikler, KKTC vatandaşlarının müze ve ören yerlerini yeterince ziyaret etmediğini gösteriyor” dedi.
Fuat Azimli, ailelere müze ve ören yerlerini ziyaret etmeleri yönünde çağrı yaptı.
Müze ve ören yerleri konusundaki bazı çalışmalara da işaret eden, turnike sistemine geçmeyi istediklerini, bunun Türkiye’deki ve diğer ülkelilerdeki gibi kartın makineye konmasıyla çalışacak kapı sistemleri olacağını anlatan Azimli, bu uygulamaya geçilmesiyle, daha az personele ihtiyaç duyulacağını, girişlerde yaşanan olası ödeme kayıplarının önüne geçileceğini ve ziyaretçilerle ilgili daha kolay istatistik tutulabileceğini belirtti.
Basında eski eserler konusunda çıkan bazı haberler de dikkat çeken Azimli, Kral Mezarlarının arasında inşaat olduğu, Salamis’in imara açıldı gibi haberlerin gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Azimli, şunları da ekledi:
“Salamis’teki Arkeolojik Sit Alanı 3 dereceden oluşur. 1’inci derece kırmızıyla gösterilir, arkeolojik alandır ve koruma altındadır. Bu bölgelerde sadece arkeolojik faaliyetler yapılır. Yeşil renk olan 2’nci derece tarımsal arazileri gösterir. Buraları genellikle 1’inci derece arkeolojik alanların yayılma alanıdır. Buralarda tarım faaliyetleri yapılır. 3’üncü derecedeki sarı alan ise şartlı inşaat izinlerinin verildiği alanlardır. Bu bölgelerde sondaj yapılır, arkeolojik bulguya rastlanmazsa mal sahibi imar kurallarına göre inşaat yapabilir.
2’nci derece tarımsal arazisi olan bir vatandaş bize alanda çökme ve taş olduğunu bildirdi. Teknik incelemede çökmenin antik mezar, antik dönem kalıntıları ve yoğun seramik nedeniyle olduğu belirlendi.
Konu Anıtlar Yüksek Kurulu’nun gündemine geldi. Kurul da koruma amaçlı olarak burasını 2’nci dereceden birinci dereceye aldı. Tek bir parsel 2’nci dereceden 3’üncü dereceye alındı. O parsel de Tuzla bölgesindedir ve 2 dönümdür. Şartlı inşaat izni verilen parsele komşudur, hemen dibindeki 3’üncü derecede inşaat yapılmıştır. Karar bu nedenle alınmıştır.
Burada da sondaj çalışması yapılacak, arkeolojik kalıntı bulunursa söz konusu alan 1’inci dereceye alınacak. Sit derecesi değiştirilen parsel basında yazıldığı gibi ne Salamis’te ne de Kral Mezarlıkları’nın dibindedir. Bir tek parselle ilgili değişiklik yapıldı. O da Tuzla bölgesindedir.”