Kleopatra'nın aşk iksiri Sığla Ormanları şifa kaynağı

Muğla'nın Ortaca ve Dalaman ilçeleri sınırındaki Sığla Ormanları; yara iyileştirici, cilt güzelleştirici yağı ve aromatik kokusu ile yüzyıllardır Anadolu'nun şifa kaynakları arasında yer alıyor.

Cumhurbaşkanlığı kararıyla, "kesin korunacak hassas alan" ilan edilen Muğla'nın Ortaca ve Dalaman ilçeleri sınırındaki Sığla Ormanları, Anadolu'nun şifa kaynakları arasında yer alıyor.

Muğla ve ilçelerinde, yılın 11 ayı yapraklarını dökmediği için canlı kalan sığla ağacı ormanları, kültür turizmi açısından yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerin hayranlıkla gezdiği destinasyonlar arasında yer alıyor.

Muhteşem manzarası, insana rahatlık veren eşsiz aromatik kokusu ile yürüyüş ve gezi yapmak isteyenlerin vazgeçilmez rotası olan sığla ormanları, kentin cazibe merkezlerinden biri olarak da öne çıkıyor.

Bilimsel adı 'Liquidambar Orientalis' olan sığla ağacı, az miktarda Rodos Adası ve Çin'de bulunuyor. Türkiye'de ise bu ağaç türü bol miktarda Köyceğiz, Dalaman Ortaca, Marmaris ve Fethiye'de yetişiyor.

Ağaçtan elde edilen yağ, kozmetik sektörünün vazgeçilmez malzemesi arasında yer alıyor. Sığla ağacından elde edilen bu yağ, antiseptik ve parazitlere karşı etkisiyle de ilaç sanayinde kullanılıyor. Bilim insanlarının araştırmalarında da yağın mide yaralarına karşı da çok etkili olduğu ve sedef hastalığına da iyi geldiğine dair bilgi paylaşımları yapılıyor. Sığla ağacının yağı, dünyaca ünlü markaların parfüm ve deodorantlarının yapımında da kullanılıyor.

Bölgenin, Cumhurbaşkanı kararıyla 'kesin korunacak hassas alan' olarak tescil edilmesi, bölge halkı kadar bilim insanlarını da sevindirdi

- "Güzel kokan sıvı anlamına geliyor"

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Emin Duru, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Latincede "güzel kokan sıvı" anlamına gelen sığlanın, önemli tıbbi bitkilerden biri olduğunu söyledi.

Sığla ağaçlarının Türkiye'nin önemli bir değeri olduğuna dikkati çeken Duru, halk arasında "günnük ağacı", "güzellik ağacı" ya da "ağlayan ağaç" olarak da bilinen bu ağaçların, 65 milyon yıl öncesi jeolojik devre kadar uzanan bir tür olduğunu ve geleneksel tıpta binlerce yıldır yaygın olarak kullanıldığını kaydetti.

Sığlanın bulunduğu orman alanlarının, çeşitli yönetmeliklerle doğal sit olarak korunduğunu hatırlatan Duru, "Doğa sevdalısı ve onlarca yıldır sığla ağacını üzerine araştırmalar yapan bilim insanı olarak, Cumhurbaşkanımıza, sığla ormanlarının korunması noktasında gösterdiği hassasiyetten ve yayımladığı kararnameden dolayı şükranlarımı sunarım. Sığla alanlarının korunarak çoğaltılması ve ekonomiye kazandırılması için devletimizin aldığı bu kararlar son derece önem arz etmektedir." ifadelerini kullandı.

- "Kleopatra'nın 'aşk iksiri' olarak biliniyor"

Sığla yağının, Hipokrat döneminden bugüne tedavi amaçlı kullanıldığını kaydeden Duru, bu yağın, Mısır Kraliçesi Kleopatra'nın parfümü ''aşk iksiri'' olarak da bilindiğini ifade etti. Duru, eski Mısırlıların, mumyaların hazırlanmasında da sığla yağı kullandığının kanıtlandığını kaydetti.

Sığla ağaçlarının yapraklarından salgılanan aromatik kokunun, ormanda insanı rahatlatan bir koku yaydığını belirten Duru, bu doğal aromatiğin, bölgede yaşayan halk tarafından alzaymır ve unutkanlık tedavisi için geleneksel yöntemle halen kullanıldığını dile getirdi.

Bugüne kadar yapılan araştırmaların, sığlanın sadece yağının değil, yaprak ve diğer organlarının da modern tıpta kullanılma potansiyelinin olduğunu anlatan Duru, şöyle konuştu: "Bu yaklaşımla, TÜBİTAK desteğiyle sığlanın modern tıbba kazandırılması noktasında önemli bir ivme kazandıracak bir projeyi yürütmekteyim. Proje tamamlandığında sığladan yüksek katma değerli ürünlerin elde edilmesi ve ülkemiz ilaç sanayinde değerlendirilmesi noktasında ciddi kazanımlar elde edilebilecektir. Sığlanın tıbbi özelliği ve geleneksel tedavide yaygın kullanılması ve yapılan bilimsel çalışmalar, sığla orman alanlarının terapi ormanı olarak kullanılabilme potansiyelini göstermektedir. Sığla ormanlarının, koruma-kullanma dengesi gözetilerek, çeşitli hastalıkların tedavisine destek olabilecek milli ürünlerin geliştirilebileceği bir alan olduğu inancındayım."

- "Ağaçlar kaçak kesilmesin diye takipçiyiz"

Ortaca Tepearası Mahalle Muhtarı Temel Hakkı İpek ise mahallelerindeki sığla ormanlarını yıllardır koruduklarını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür eden İpek, kesin koruma kararının kendilerini çok mutlu ettiğini dile getirdi. İpek, bölgedeki sığla ağaçlarının izinsiz kesimi ve izinsiz yağ çıkarılmaması için sürekli orman bölge müdürlüğünün ekipleriyle çalıştıklarını belirtti.

Ağaçların değerini bildiklerini vurgulayan İpek, bölgenin kamera ve fotokapanlar ile de izlendiğine dikkati çekti.

Mahalle sakinlerinden Nurcan Yiğit de sığla ormanları ile iç içe yaşamaktan mutlu olduğunu söyledi.

Sığla ormanlarının çok değerli olduğunu ve korunmasının çok önemli olduğunu aktaran Yiğit, "Biz de burayı korumak için elimizden geleni yapıyoruz. Sığlanın yağının yanı sıra yaprakları da faydalı. Korumak için de elimizden geleni yapıyoruz. Etrafına çok güzel bir koku yayıyor. Buranın hassas alan ilan edilmesi mutluluk verici. Kararı alanlara teşekkür ediyorum." diye konuştu.

Yiğit, bölge halkının, ormanların korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması için de çaba gösterdiğini dile getirdi.

AA Durmuş Genç