Muğla'da kültür turizmine ilgi arttı

Muğla'da son yıllarda hem yapılan tanıtımlarla hem de çekilen sinema filmleri ve dizilerin etkisiyle kültür turizmi yaygınlaştı

MUĞLA: Deniz, kum ve güneş turizmiyle ünlü Muğla'da, son yıllardaki tanıtım çalışmaları ile sinema ve dizi sektörünün katkısı, kültür turizmine ilgiyi arttırdı.

Karia ve Likya uygarlıklarının hüküm sürdüğü, bünyesinde barındırdığı 195 ören yeri ile ziyaretçileri tarihe yolculuğa çağıran Muğla, tarihi hanları, kendine özgü ahşap mimarisiyle 400'ü birinci derece tescilli, 4 bin 400 tarihi binasıyla kültür turizmine katkı sağlıyor.

Ormancı Türküsü'ne konu olan, 2005 yılında restore edilen Belen Kahvesi, son yıllarda çekilen sinema ve dizilerle ünlenen Bozüyük Mahallesi ve dünyanın en büyük mermer kenti olan Stratonikeia antik kenti, yerli ve yabancı turistlerden yoğun ilgi görüyor.

Yeni çalışmalar yürütülüyor

Muğla Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmet Daire Başkanı Salih Tufan, Muğla'nın bir turizm cenneti olduğunu, ancak bunun sadece sahil turizmi ile sınırlı olmadığını söyledi.

Büyükşehir belediyesi olarak sadece deniz, kum, güneş turizmiyle değil, aynı zamanda kültürel değerlerin korunması ve tanıtılmasıyla ilgili çalışmalar yürüttüklerini anlatan Tufan, şunları kaydetti:

"Belen Kahvesi, Bozüyük, Lagina ve Stratonikeia antik kentlerimizin de bakımlarını düzenli olarak yapıp, kültür turizminin hizmetine sunuyoruz. Belen Kahvesi'ni yılda ortalama 50 bin kişi ziyaret ediyor. Bozüyük Mahallesi, bir belde belediyesi iken çekilen sinema ve diziler ile tanıtımı yapıldı. Gelen ziyaretçilerimize her türlü hizmetin sunulduğu turizm evlerimiz var. Kültür turizminin geliştirilmesi için yeni çalışmalar da yürütüyoruz."

Bozüyük'e iki yılda 2 milyon ziyaretçi geldi

Adını dizi ve sinema filmleri ile duyuran Yatağan'ın Bozüyük Mahallesi, adeta yerli turist akınına uğruyor. 10 yıl önce kimsenin uğramadığı, bilmediği mahalle, diziler ile yerli turistlerin çekim merkezi haline geldi. Ziyaretçiler, sinema ve dizilerin çekildiği mekanları gezerek, bol bol fotoğraf çektiriyor. Aynı zamanda yöresel ürünlere de yoğun ilgi gösteren ziyaretçiler yöre ekonomisine de katkı sağlıyor.

Büyükşehir statüsüne geçmesinin ardından kapanan Bozüyük belde belediyesinin son başkanı Yaşar Gencel, Bozüyük’ün tarihi ve kültürel değerlere sahip, doğal film platosu haline geldiğini anlatarak, Muğla'nın sadece deniz, kum ve güneşten ibaret olmadığını ifade etti.

Bozüyük Mahallesi'nin, sinema ve dizi sektörleri ile başka bir konuma taşındığına dikkati çeken Gencel, şöyle konuştu:

"Muğla, Belen Kahvesi, Bozüyük, Stratonikeia ve Lagina gibi kültür turizmine hizmet veren ve en çok antik kente sahip olan il. Kültür turizmi adına biz restorasyonları başlattık. Kültür turizmi ile Bozüyük başka bir yere taşındı. Şu anda kültür turizminin bölgeye katkısına baktığımızda bundan sebeplenmemiş hiçbir ailemiz yok. Son iki yıl içinde 2 milyonun üzerinde ziyaretçi ağırladık."

"Hikayenin yaşandığı yeri merak ettik"

Denizli’den ailesi ile birlikte ziyarete gelen Bilge Çamlıoğlu, Ormancı Türküsü'nün hikayesinin yaşandığı Belen Kahvesi'nin korunmuş olmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Çamlıoğlu, "Türküyü öğrenmek, hikayesini öğrenmek, o insanların zamanında o olayları yaşadığına şahitlik etmek, belgeleri okumak, incelemek çok güzel. Türküyü biliyorum, yaşandığı yeri merak ettiğimiz için gezmeye geldik. Kültürel yerlerin özellikle bizim insanlarımız tarafından gezilmesi ve görülmesi çok önemli. Böylelikle yurtdışından gelenlerin de ilgisini çekeceğini düşünüyorum. Turizm, sadece deniz, kum, güneş demek değil." diye konuştu.

Belen Kahvesi

Çaybükü köyünde 11 yıl önce dönemin Muğla Valisi Hüseyin Aksoy tarafından restorasyonu yaptırılan ve yine dönemin Turizm Bakanı Atilla Koç tarafından açılışı gerçekleştirilen Belen Kahvesi, yaz-kış yerli turist akınına uğruyor. Yıllık ortalama 50 bin ziyaretçi ağırlayan Belen Kahvesi’ne gelen ziyaretçiler, Ormancı Türküsü eşliğinde hikayenin kahramanlarının maketlerinin yer aldığı müzeyi gezerek bol bol hatıra fotoğrafı çektiriyor. Kahvaltı, gözleme, ormancı tostu, ayran gibi yiyecek ve içeceklerin sunulduğu kahvenin yakınında ziyaretçiler yöresel ürünleri de bulabiliyor.

Stratonikeia Antik Kenti

Dünyanın en büyük mermer kenti olan Stratonikeia antik kenti de, son 10 yılda yapılan yüzey araştırmaları ve kazı çalışmalarının ardından turistlerin ilgi odağı oldu. Stratonikeia’ya gelen ziyaretçiler, Arkaik, Klasik, Helenistik, Roma İmparatorluk, Bizans, Beylikler, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine ait yapı ve kent dokusunu birlikte görülebilme imkanı buluyor.

Antik kenti ziyaret eden vatandaşlar, barındırdığı eserler ile Stratonikeia'nın medeniyetin beşiği olduğunu dile getirdi.

AA Osman Akça