Muğla'daki Mabolla Kalesinin Büyük İskender yıllarında inşa edilmiş olması mümkün
Muğla'nın Menteşe ilçesinin en eski yerleşim yerinin tarihi M.Ö. 400 yıllarına uzanıyor. Mabolla Antik Kenti Arkeoloji Kazısı Başkanı Prof. Dr. Adnan Diler, "Büyük bir ihtimalle burası İskender'den sonra gördüğümüz kadarıyla bir sığınma kalesi olarak kullanılmış" dedi.
Muğla'nın Menteşe ilçesinde Orta Mahalle Masa Dağı mevkisinde yer alan kentin ilk yerleşim alanı olduğu tahmin edilen yerdeki Mabolla Antik Kenti'nde süren arkeoloji kazılarında kuruluş tarihi ile ilgili verilere ulaşıldı.
Kazı Başkanı Prof. Dr. Adnan Diler, "Eldeki verilere göre buradaki yerleşim tarihi yaklaşık 2 bin 400 yıl öncesine kadar gidiyor. Yani büyük bir ihtimalle burası İskender'den sonra gördüğümüz kadarıyla bir sığınma kalesi olarak kullanılmış. Kentin kuzeyden girilen tarafında surlar, diğer taraflarda Helenistik döneme ait çok az yerleşim, sivil mimari bulduk. Bu da bize buranın sığınma kalesi olarak yapıldığını gösteriyor. Aslında burası doğallıkla kıyılardan çok uzak. Burası bereketli, tarıma çok elverişli bir ova ve bir transit geçiş bölgesi. Dolayısıyla stratejik konumu nedeniyle böyle bir yapılanma oluşmuş."
Bu yıl surlarda ciddi bir temizlik yaptıklarına işaret eden Diler, bunun yanında diğer yapıları da özellikle ziyaretçilerin görebileceği şekilde düzenlemeye çalıştıklarını kaydetti.
Yeni dönemde surların ve diğer yapıların bir kısmının da restorasyon projelerini hazırlayacaklarını belirten Diler, "Helenistik dönemden aşağıda doğu tarafta bir kutsal alan var. Askeri amaçlı kullanılmış olan bariyerler ve teraslar var. Yerleşim teraslarında kazılar yaptık. Surları tamamen açtık. Çok ilginç mesela burada ahşap kenetler var. Anadolu'da böylesine bir kenet ben hiçbir yerde görmedim. 30 santimetre uzunluğunda ahşap kenetlerle depreme ve zayıf bir yer olduğu için düşmana karşı da çok sağlam bir savunma hattı oluşturulmuş burada." diye konuştu.
Diler, surların gerisinde Bizans döneminden kalıntılar bulduklarını bu nedenle buranın da dönemlerde çok yoğun bir yapılanma geçirdiğini söyledi.
Alanda askeri bir garnizon bulunduğuna dikkati çeken Diler, "Bunları büyük ölçüde açığa çıkardık ama bizim hedefimiz her yeri kazmak değil. Mümkün olduğu kadar az alan kazarak ziyaretçi güzergahlarını düzenlemek ve bilimsel olarak da bizi sonuca götürecek verilere ulaşmak." dedi.
Adnan Diler, kazı alanında önümüzdeki yıl yürütülecek kazılarda da önemli verilere ulaşmayı planladıklarını ifade etti.