Ödemişliler Neikaia Antik Kenti'ne turist istiyor
İzmir'in Ödemiş ilçesinin kırsal Kurucuova Mahallesi'nde 'Çökelek Şenliği' düzenlendi. Yağı alınmış sütün ya da ayranın kaynatılmasıyla elde edilen bir peynir türü olan Kurucuova çökeleğinin yanı sıra şenlikte Mahalle'nin kuzeyindeki tepede kurulu antik Neikaia kentinin de tanıtımı yapıldı.
Kurucuova Mahallesi Mutarlığı'nın Kurucuova İlkokulu ile birlikte düzenlediği Çökelek Şenliği'ne Ödemiş Kaymakamı Celil Ateşoğlu, AK Partili Ödemiş Belediye Başkanı Mahmut Badem, İzmir Büyükşehir Belediyesi Ödemiş İlçe Koordinatörü Cumhur Şener ile çok sayıda vatandaş katıldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Ödemiş Belediyesi ve Ödemiş Sanat Etkinlikleri Merkezi'nin (ÖSEM) de destek verdiği şenliğin açılışında konuşan Kurucuova Mahallesi Muhtarı Tahsin Kırkar, mahallerinde yaşayanların geçim kaynağının tarım ve hayvancılık olduğunu belirtip, "Çökelek bizim mahallemizin en önemli ürünlerinden biridir. Mahallemizdeki kadınlar haftalık 2 tona yakın çökelek üretmektedir. Ödemiş çökelek pazarının yüzde 80'ine varan payı Kurucuova'ya aittir" dedi.
Mahallelerinin geçmişinin çok eskiye dayandığına da dikkati çeken Muhtar Kırkar, "Mahallemizin 3 kilometre kuzeyinde Neikaia Antik Kenti var. Devletimiz, bu antik kente sahip çıkmalı, turizme kazandırmalı" dedi.
Kaymakam Celil Ateşoğlu ve Belediye Başkanı Mahmut Badem de konuşmalarında bölgenin tarımsal ve tarihsel önemini bildiklerini belirtip, gereken desteği verip, konunun takipçisi olacaklarını söyledi.
ÇÖKELEK FESTİVALİ YAPILDI
Konuşmaların ardından köylü kadınlar ve öğrenciler halk oyunları ve çeşitli dans gösterileri sundu. Ardından 30 üreticinin katıldığı 'En iyi çökelek' yarışması düzenlendi. Jürinin tek tek çökeleklerin tadımını yaparak yaptığı değerlendirmede üreticilerden Emine Kuru birinci, Zeliha Şengel ikinci, Sevgi Çalık ise üçüncü oldu.
Etkinlik, katılımcılara mahalledeki kadınların yaptığı yöresel yemekler ve otlu pide ikram edilmesiyle sona erdi.
Neikaia Antik Kent
Neikaia, Küçük Menderes Havzası’nın arkeolojik açıdan büyük önem taşıyan ve bilimsel bir çalışma yapılmasını bekleyen bakir bir kentidir. Kuruluşunun Lydia dönemine kadar uzandığı Neikaia, Küçük Menderes Havzası’nda bulunan Hypaipa (Günlüce) ve Dioahieron (Birgi) ile birlikte 300 yıl boyunca kendi adına para basabilme özelliğinin yanı sıra, 5 bin-10 bin kişilik bir tiyatroya, kiliselere ve çeşitli kamusal yapılara sahiptir.
Bu kentin cıva madenleriyle de tanındığı bilinmektedir. Cıvanın bir bileşiği olan zencefre tıp ve kozmetik alanında kullanıldığı için burası aynı zamanda sağlıkla ilgili bir kent idi. Bunun en önemli göstergelerinden biri, sikkelerin üzerinde görülen sağlık tanrısı Asklepios ve çocuklarına ait betimlemelerdir.
Söz konusu antik kenti kapsayan tarlalarda ele geçen belirli bir kap formu buradan çıkarılan zencefreden elde edilen krem, merhem ve ilaçların bu tür kaplara doldurularak Ephesos Limanı aracılığı ile tüm dünyaya ihraç edildiğini düşündürür. Söz konusu antik kent ayrıca, 19. yüzyıldan beri çeşitli bilim adamlarının araştırmalarına konu olmuştur.
Ödemiş Müze Müdürlüğü’nün daveti üzerine Bochaum-Alman Madencilik Müzesi, Ruhr Üniversitesi Arkeoloji Bölümünden Madencilik Arkeoloji ve Arkeometalurji Uzmanı Prof.Dr.Ünsal Yalçın, Neikaia’ya gelerek müdürlük uzmanları ile antik kentte ve antik kentte bulunan maden galerilerinde çeşitli incelemeler yapmıştır. Yalçın, yapılan incelemeler neticesinde; antik kentteki cıva madenciliği faaliyetlerinin tarih öncesi dönemlere kadar uzandığını, bölgede tarih öncesi maden işletmelerinde çok yaygın görülen cevher kırma çukurlarının bulunduğunu ve dolayısıyla söz konusu sahanın korunmasının kültür tarihi açısından önem taşıdığını belirtmiştir.
Yüksel Balcı - DHA