Pers Yunan Savaşları
Pers Yunan Savaşları
Pers Yunan Savaşları: MÖ 546-448. Perslerle Yunan kent devletleri arasındaki mücadele yüz yıla yakın bir süre devam etmişse de bu süreçte en önemli savaşlar Perslerin Yunan anakarasını MÖ 490 ve MÖ 480/479’da ele geçirmeye çalıştığı sırada yaşanmıştır.
Savaşın sebeplerinden bir tanesi MÖ 499- 494 arasında meydana gelen Ionia Ayaklanması’dır. Persler her ne kadar ayaklanmayı bastırmış olsalar da Yunanistan’ı ele geçirmeden Anadolu’daki Yunan kentleri üzerindeki hakimiyetlerinin sağlama alınamayacağını düşünüyorlardı.
Pers kralı Dareios I’un damadı Mardonios, MÖ 492’de başlattığı ilk seferde Trakya ve Makedonya’da bazı başarılar sağladıysa da kesin bir sonuç alamadı.
MÖ 490’da Pers birlikleri Attika Yarımadası’na, Atina’nın kuzey-doğusundaki Marathon yerleşimi yakınlarından çıktılar. Burada MÖ eylül 490’da gerçekleşen ve öğleden akşama değin süren çarpışmada (Marathon Çarpışması) Datis ve Artaphernes komutasındaki Pers birlikleri Miltiades komutasındaki Atinalılara yenilmişlerdir. Perslere sürgündeki Atina tiranı Hippias rehberlik ediyordu. Atinalıların on bin askerine karşılık Persler bunun yaklaşık iki katı askere sahipti.
Herodotos’a göre Perslerin 6400 kaybına karşı Atina birliklerinde sadece 192 kayıp vardır.
Söylenceye göre Atina’lı Pheidippides olduğu söylenen bir asker, Marathon ile Atina arasındaki yaklaşık 40 km.’yi koşarak Sparta’ya gelmiş ve yardım kuvveti gönderilmesi talebini iletmiştir.
Günümüzdeki maraton koşuları bu olaya dayanır.
Marathon yenilgisi Perslerin gücünü azaltmamış fakat Yunanlılara, izleyen yıllardaki Pers seferleri için psikolojik üstünlük vermiştir.
Atinalılar yalnız kendi kentlerini değil tüm Yunanistan’ı kurtardıkları için büyük ün kazandılar, dönemin şairleri onları Hellenlerin öncüleri olarak nitelendirdi. Ayrıca bu zafer tiranlara karşı direnişin simgesi, demokrasinin doğuşunun önemli bir basamağı olmuştur. Zira Dareios I Atina’nın başına yeniden tiran Hippias’ı geçirmek istiyordu.
Marathon zaferinde tanrı Pan ve Herakles’in de katkısının olduğuna inanılır.
Marathon Çarpışmasından yaklaşık 4 yıl sonra Pers kral Dareios I ölünce ikinci saldırı girişimi 10 yıl sonraya kaldı. Bu kez Dareios I’un oğlu Kserkses büyük bir ordu toplayarak Trakya ve Makedonia yoluyla Yunanistan’a girdi (MÖ 480).
Bu sırada Makedonya kralı Aleksandros I’un desteği sağlanmıştı. İki ordu Yunanistan’ın doğusunda, Maliakos Körfezi’nin güney kesiminde yer alan dar Thermopylai Geçidi’nde karşılaştı. Perslerin 150 bin kişilik ordusuna karşılık Yunanlılar 6-7 bin kişilik bir güce sahipti. Thermopylai Geçidi’ni tutan Spartalı Leonidas komutasındaki Yunanlılar iki gün boyunca mevzilerini korudular. Daha sonra bölgenin yerlisi bir Yunanlı, Efialtes, alternatif bir geçiş yolunu Perslere gösterince Yunan or¬dusunun çoğu geçidi geçmiş bulunan düşmanın önünden kaçarak dağıldı. Leonidas 300 askeri ile bir süre direndi fakat sonra öldürüldü. Aynı gün Yunanistan’ın doğusundaki Euboia Adası’nın kuzeyinde Artemision Deniz Savaşı gerçekleşmiştir. Üç gün süren bu savaşta Yunanlılar Pers donanmasına büyük zarar verdiler ve Persler, teknik üstünlüklerine rağmen savaşın son günü geri çekilip çekilmemeyi değerlendiriyordu. Thermopylai Çarpışması’nın sonucu bu sırada taraflara ulaştı. Kesin galibin olmadığı bu savaş Pindaros’a göre Yunanlıların özgürlük ışıltılarını ilk gördükleri yer oldu.
Atinalıların can güvenliği açısından kentin boşaltılması gündeme gelince, Yunan donanması Atina’nın batısındaki Saros Körfezi’nde bulunan Salamis Adası açıklarına geldi.
Bu sırada Persler, aralarında Atina da olmak üzere, teslim olmayan kentleri yağmaladılar. Artemision’da istedikleri sonucu alamayan Persler kış bastırmadan tekrar bir saldırı başlatmak için Salamis Adası ile Piraeos arasındaki dar boğaza girdi. Burada gerçekleşen Salamis Deniz Savaşı’nda (MÖ 28 eylül 480) çok sayıda hantal gemiye sahip olan ve rahat manevra yapamayan Pers donanması Themistokles’in Laurion’daki gümüş madenlerinin geliri ile oluşturduğu Yunan donanması tarafından ağır bir yenilgiye uğratıldı.
Bu çarpışma tarihin kayıtlara geçen ilk büyük deniz savaşıdır ve Heredotos tarafından ayrıntılı şekilde anlatılmıştır. (Heredotos bu savaşın Syracusae tiranı Gelon’un Kanacakları yendiği Himera Savaşı ile aynı günde gerçekleştğini yazar. Ayrıca bu savaşta çarpışmış olan tragedya yazarı Aiskhylos’un Persler adlı eseri de bilgi kaynaklarımız arasındadır.
Bu yenilgiden sonra Kserkses Mardonius komutasında bir orduyu Yunanistan’da bırakarak Sardeis’e çekildi. Ertesi yıl Pers-Yunan Savaşları’nın son büyük çarpışması Korinthos Kıstağı’nın kuzeyindeki Plataia Ovasında gerçekleşti (Plataia Savaşı-MÖ 479). Sparta kralı Pausanias komutasındaki Yunanlılar Persleri ye¬nerek Yunanistan’dan sürdü, Mardonios ise öldürüldü. Bu galibiyetin şerefine Pausanias Delphoi’deki bilicilik merkezine birbirine sarılmış üç yılanın oluşturduğu bir sütun üzerinde duran bir kazan hediye etti (Bu üç yılanlı sütun bugün İstanbul’da Sultanahmet Meydanı’nda durmaktadır).
Plataia Savaşı’ndan galip çıkan Yunanlılar aynı gün Efes’in güneyindeki Mykale Burnu üzerinde karaya çıkarak orada mevzilenmiş Persleri püskürtüp gemilerini âteşe verdiler (Mykale Çarpışması MÖ 479). Bu çarpışmada Yunanlıların başında komutan olarak Sparta kralı Leotykhidas II vardı.
Böylece Anadolu Perslerden temizlenmiş oldu. Ionia kentleri ise isyan ederek Pers satraplarını kovdular ve bağımsızlıklarını kazandılar. Savaşın hemen ardından Yunan kentleri Atina’nın önderliğinde Attika-Delos Deniz Birliğini kurdu. Bu birliğin başkomutanı olan Kimon, MÖ 469’da, Güney Anadolu’da Antalya’nın doğusundaki Eurymedon Irmağı ağzında mevzilenmiş olan 200 gemilik Pers donanmasını ve kara ordusunu bozguna uğrattı.
Bölgedeki bazı kentler bu başarıdan sonra birlik içinde yer aldılar. Pers-Yunan Savaşları MÖ 449’de Atina ve müttefikleri ile Pers kralı Artakserkses I arasında imzalanan Kallias Barışı ile sona erdi. Bu savaşların Yunan kent-devletlerinin zaferiyle sonuçlanması, Yunan kültürünün ve politik yapılarının Pers İmparatorluğu’nun çöküşünden çok sonralara değin yaşamasını sağlamıştır.