Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın arkeolojik ve kültürel mirası koruma reçeteleri
Sureti katiyetle sanat tarihi ve arkeoloji bölümlerini kapatacaksın... Her şehirde kültür müdürü diye bir zavallı adam yerine kuvvetli arkeoloji otoritesi bulunduracaksın... Öyle partici tayini falan değil ciddi imtihanla seçeceksin... Onların gözlemek herkesin tabi vazifesi olacak.... Gözlemeyenin malını yerler!
Heritage İstanbul 2109 Fuarı'na 11 Nisan'da Anadolu ve Kültürel Miras konulu konferansla konuk olan ünlü tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, Kültürel Mirasın korunmasına yönelik önerilerini ve mevcut sisteme eleştirilerini şu şekilde sıraladı:
Opera mirasımız bu sayede nasıl devrildiyse de müzeciliğimiz de aynı yolda
"Tarihi tarih yapan disiplinler epigrafi, nümismatik, arkeologya vesairedir. Bunlardan biraz bilgisi olmayan adam saçmalar, tarih falan yapamaz. Düşünce, disiplin şart. Bunları nasıl sağlarız üzerinde çok duruluyor. Ben müzelerimizin bundan çok uzxak olduğu kanaatindeyim. 30 sene kadar var ki bunlar artık müzelere adam almıyorlar, imtihanla falan dahi yeni uzman alınmıyor. Tıpkı orkestralara üye almadıkları gibi. Çok açıktır bu. Opera mirasımız bu sayede nasıl devrildiyse de müzeciliğimiz de aynı yolda..."
Yunanca, Latince, Arapça, 2 tane Batı dili öğretilmeli
"İkincisi liseler çok kötüdür. Hümanist tipte gimnazyum (gymnasium) kurulsun dedik, ortaya çıkan şeyden talebeler üzülüyor çünkü onlar, küçücük çocuklar hocalardan ve Milli Eğitim Bakanlığından daha hevesliler bu işe. Bunlar temin edilemiyor. Herkes eski eser sevmez. Ama eski eserleri çok seven, çok koruyan ve çok iyi bilen bir zümre yetişirmek lazım. Bu ancak hümanist gimnazyumlarla olur. Yani adını Sosyal Bilimler koydukları, Fen Lisesi tipinde gimnazyumlarla olur. Çok fazla istemiyoruz. İmam Hatipler kadar olmasına lüzum yok. 20 tanesi yeter. 20 tanecik istiyoruz, fazla istemiyoruz. Yunanca, Latince, Arapça, 2 tane Batı dili öğretilmeli. Bunların hepsi olur 11 yaşında çocukları eğitime alırsan. Bol gezi, matematik falan da yeterince öğretilmeli. Bunlar olacak. Hepsinin de müzeci olması şart değil. Hukukçu da çıkar, tarihçi de çıkar ama çıkar. Bu çok mühim. Fazla bir şey istemiyoruz. Bunların olması lazım"
Kültür müdürü diye bir zavallı adam yerine kuvvetli bir arkeoloji otoritesi bulundurulmalı
"Ve şüphesiz ki her şehirde kültür müdürü diye bir zavallı adam yerine doğrudan doğruya kuvvetli bir arkeoloji otoritesi bulunması lazım. Herkesin de gözü onun üzerinde olacak. Bunların alınımı için büyük imtihanlar yapılır, büyük mülakatlar yapılacak. Öyle partici tayini falan değil. İki vilayetten adam çıkartırsan sonu rezilce biter. Ama böyle Mimalar Odasının, Arkeologlar Heyetinin, Üniversitelerin temsilci olduğu - tıpkı bizim fen liselerine ilk kuruluş aşamasında imtihanla hoca alındığı gibi - imtihanlarla arkeoloji otoritesi alırsın. Uzmanı da böyle alırsın. Ondan sonra dediğim liseleri de kurarsın. Yoksa böyle iki tane, üç tane arkeoloji bölümüyle olmaz bu"
Olacak kepazelik değil!
"Sureti katiyetle sanat tarihi ve arkeoloji bölümlerini kapatacaksın. Dikkat edin Sanat Tarihlerini ya da Arkeoloji bölümlerini demiyorum. Şimdi hemen birileri itiraz eder. Sanat Tarihi ve Arkeoloji bölümleri diyorum. 4 yılda ikisini de öğreniyorlarmış. Ay ne akıllık çocuklar bunlar! Van'da Erzurum'da, Konya'da falan. Böyle rezalet olmaz. Bu çok ayıp bir şey. Bari bir de bale falan da öğretsinler. Opera tarihi felan dört senede... Olacak kepazelik değil. Hepsinin yeniden düzenlenmesi lazım. Efendim politika mileti uyutacak, çocuklarınızı okutuyoruz diyecek diye bazı şeyleri kabul etme zorunda değiliz. Burası çok zengin bir memleket. Keşke bu kadar zengin olmasaydı da biraz rahat etseydik. Ama işte böyle Mısır var perişan vaziyette. İran o kadar değil. Çünkü daha az derdi vardır. Bu böyledir. Bu çıktıktan sonra bunun üzerinde düşünülecek. Eğitimi düzenleyeceğiz. Öyle kompütürle oynatıp, yeni adam yaratıyoruz diyen Milli Eğitim istemiyoruz. Doğru dürüst tekstoloji, klasik tarih, lisan, metot öğrenen çocuklardan oluşan liseler istiyoruz. Artı arkeoloji bölümlerinin düzelmesini istiyoruz. Üçüncü olarak da kesinlikle arkeoloji otoritelerinin kurulmasını istiyoruz. Hiç değilse bir kaç yeri kontrol edecek teşkilatıyla. Ve bunların seçimleri umumi bir heyetle yapılacak. Herkesin tabi vazifesi onların üstünde gözlemci olmak olacaktır. Olmazsanız kabahat kimsede değildir. Gözlemeyenin malını yerler. Çok açık"
arkeolojikhaber.com