Prof. Dr. Manfred Osman Korfmann Kütüphanesi arkeologları bekliyor
Troya Antik Kenti'nin 1988-2005'te arkeoloji kazı başkanlığını yapan Alman arkeolog Prof. Dr. M. Osman Korfmann'ın öldükten sonra ailesi tarafından bağışlanan kitapları, Prof. Dr. Manfred Osman Korfmann Kütüphanesi'nde arkeologları bekliyor.
İsmine daha sonra "çok sevdiğini" ifade ettiği Osman'ı da ekleyen Manfred Osman Korfmann, 1942'de Almanya'nın Köln kentinde dünyaya geldi.
Almanya ve ABD'deki bazı üniversitelerde eğitim alan Korfmann, ilk alan araştırmalarını ise Güney Afrika, Swaziland ve Mozambik'te yaptı.
Geçmişi 5 bin yıl öncesine dayanan Troya Antik Kenti'nde 1988'de başladığı kazı başkanlığını vefat ettiği 2005'e kadar sürdüren Korfmann, burada yaptığı çalışmalarla tanınan bir isim oldu.
Alman arkeolog ayrıca 2004'te kentte Çanakkale-Tübingen Troia Vakfının kurulmasını sağladı.
Prof. Dr. Korfmann'ın ailesi, vefatının ardından kitaplarını, vakfa bağlı kütüphaneye bağışlama kararı aldı. Korfmann ailesinin kararının ardından, Troya'da birlikte çalıştığı Prof. Dr. Hans Jucker ve Dr. Ines Jucker-Scherrer de kütüphanelerinde yer alan kitaplarını buraya bağışladı.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Prof. Dr. Manfred Osman Korfmann Kütüphanesi, 15 bin kitap, yaklaşık 30 bin ayrı basım ve makale ile dünyanın sayılı kütüphaneleri arasında yer alıyor. Kütüphane, geleceğin arkeologlarına da ışık tutuyor.
Buradaki bilimsel yayınlarda arkeoloji ve yan bilim dalları yer alıyor. Kütüphanede Troia ve Troas arkeolojisine yönelik çalışmalar ile Anadolu, Gürcistan, Balkanlar, Avrupa ve genel arkeoloji konularını kapsayan yayınlar da muhafaza ediliyor.
Ayrıca bina, kütüphane dışında konferans, seminer, çalıştay ve sergi gibi faaliyetlere ev sahipliği yapıyor.
Enver Sadık Yılmaz: Yeni arkeologlar için önemli bir kütüphane
Çanakkale Tübingen Troia Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Enver Sadık Yılmaz, AA muhabirine, Troia Vakfının Korfmann'ın ölmeden önce hayata geçirmek istediği bir proje olduğunu söyledi.
Korfmann'ın yıllarca hizmet ettiği Troya'nın kendisinden sonra boşta kalmamasını istediğini belirten Yılmaz, şöyle devam etti:
"Osman hoca, Troya'nın yerel insanlar tarafından da koruma altına alınması, yaptıklarının devam etmesini arzuluyordu. Bu amaçla Vakfı kuruldu. Troya Vakfı üyeleri, özenerek seçilmiş, konularında başarılı akademisyenler ve iş adamlarından oluşuyor. Ölmeden öncede bütün birikimlerini, baskılı makalelerini ve kitaplarını vakfımıza emanet etti. Biz de bu konuda bir çalışma yapmaya başladık. Bu değerli kitaplar için mekan arayışına girdik. İçinde bulunduğumuz mekan, Osmanlı döneminde Ermeni Kilisesi'ne bağlı bir sübyan okulu olarak kullanılmaktaydı. Eğitim görevi yapıyordu ancak Ermenilerin Çanakkale'yi terk etmesinden sonra boş kaldı. Cumhuriyet döneminde bir dönem Tekel İdaresine bağlı tütün deposu olarak kullanıldı ve daha sonra boşta kaldı."
Belediye tarafından 2006'da satın alınan binanın, talepte bulunmaları üzerine Troia Vakfına tahsis edildiğini dile getiren Yılmaz, yerel halk ve sivil kurumlardan maddi destek sağlanarak restore edilen binanın kütüphaneye dönüştürüldüğünü bildirdi.
Troya Vakfının kuruluş amacı Troya ve Troas bölgesinin korunması
Kütüphanedeki eserlerin çok değerli olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Korfmann, Troya aşığıydı, 20-25 senesini Troya için yaşadı. Troya'nın önemini hep ön plana çıkarmak istiyordu. Magazin amaçlı değil de akademik açıdan çok önem verdiği Troya'da pek çok da buluntu bulmayı başardı. Çok değer verdiği Troya'da gerçekten çok başarılı çalışmalara imza attı. Bu kitapları da yeni arkeologlara, yeni bilim adamlarına önemli bir kaynak oluyor." dedi.
Yılmaz, vakfın kuruluş amacının Troya ve Troas bölgesinin korunma altında kalması olduğunu belirtti.
Korfmann'ın "Geçmiş, gelecektir." sözünü hatırlatan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Gençlerimizin de bu konuda gün ışığına ihtiyacı vardı. Dolayısıyla bu kütüphane mutlaka onlara gelecek için çok büyük faydalar sağlayacaktır. Nitekim üniversiteyle de yaptığımız bir protokol var. Onlardan aldığımız teknik destek karşılığı kütüphanemizdeki kitaplar da üniversite kütüphanesi kataloglarında bulunuyor. Bu kitaplar daha büyük, geniş kitlelere ulaşma imkanı buluyor. Üniversite öğrencileri sürekli kütüphanemizi kullanıyor. Günde 20-30 kişi kütüphanemizde çalışma yapıyor."
AA