Prof. Dr. Taha Niyazi Karaca Sınırları Çizen Kadın Gertrude Bell’i anlattı
Bozok Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taha Niyazi Karaca, ‘Sınırları Çizen Kadın’ isimli eserinde, Orta Doğu'nun şekillenmesinin etkili isimlerinden Gertrude Bell’e dair tarihi bilgi ve bulguları kitaplaştırdı. Karaca, 1889’da başlayan arkeoloji ve gezi macerasi Bell'in tarihin ilk resmi kadın ajanı olduğuna dikkat çekiyor.
Ortadoğu’nun sınırlarının şekillenmesinde İngiliz Ajan Gertrude Bell’in önemli rolü olduğuna dikkat çeken Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taha Niyazi Karaca, ‘Sınırları Çizen Kadın’ isimli kitabını 2 yıllık bir çalışma sonunda hazırladığını söyledi.
Kitabın hazırlanmasında tamamen bilimsel kaynaklardan yararlandığını açıklayan Karaca, “Bu iki yıllık sürede İngiliz ve Osmanlı arşiv belgelerini kullandık. Arşivdeki gazeteleri, bu kadının yazmış olduğu mektupları tuttuğu 3 bin 750 sayfa günlüğünü ve mektuplarını gün gün inceledik. Karşılaştırdık. Temelde kendi öz verilerini kullanarak bir çalışma yaptık. Dediğim gibi bu eser, Türkiye’de hatta iddialıyım Dünyada bilimsel kaynaklara dayanarak hazırlanan ilk çalışma diyebiliriz. Dünya genelinde de Gertrude Bell ile ilgili çalışmalar vardı ama hepsi roman tarzıydı. Anlatımlar kaynaksız, roman tarzındaydı. Bu denli bilimsel nitelikli bir çalışma yoktu. Hepsi İngiliz ve Amerikalı yazarların Türklere karşı duydukları kinin bir yansıması olarak kaleme alınmıştı. Hep yanlış bilgiler üzerine bina edilmiş şekilde olayları abartılı ve yönlendirme yaparak anlatmışlar. Zaten çoğu zaman da onları düzeltmek zorunda kaldım eserimde. Çalışmamın bu açıdan dünya çapında bir değer taşıdığına inanıyorum. Bu çapta bir çalışma yapılmamıştı” dedi.
Gertrude Bell’in tarihteki ilk resmi kadın ajan olduğunu ve Türklerin bu ajanı iyi bilmeleri gerektiğini belirten Karaca, “Sınırları Çizen Kadın İngiliz casus Gertrude Bell Dünya Tarihinin ilk kadın casusudur. İngiltere menşelidir. Hem dünya casusluk tarihi hem de Osmanlı Devleti sürecinde çok etkin rol oynamıştır. Osmanlı Devletinin parçalanması, Ortadoğu ve Arap coğrafyasının yeniden şekillenmesindeki en önemli aktörlerden birisi olması nedeniyle de Türkler açısından çok önem arz ediyor. Türklerin bu kadını iyi tanıması sağlamak, İngiliz İstihbarat Servisi içindeki faaliyetlerinin bilinmesi ve Ortadoğu’nun nasıl şekillendiğinin göz önüne serilmesi için bu kitabı kaleme aldık. Özellikle İngiliz belgeleri ve kendi yazdığı mektup ve günlüklerle çalışmayı şekillendirdik. Bu mahiyette bilimsel olarak Türkiye’de yazılan ilk kitap budur. Belgelere, bulgulara dayalı bir kitap olarak şekillendi. Daha önceden Gertrude Bell hakkındaki bilgiler çok yanlıştı. Bir aşk dolayısıyla Osmanlı’ya duyduğu kin nedeniyle Osmanlı’yı yıkmak istediği gibi gerçek olmayan şeyler anlatılıyordu. Gertrude Bell 1916’dan sonra profesyonel olarak İngiliz gizli servisinin elemanı olarak çalışmaya başladı. Ondan önce İngiliz gizli servisine arkeolog olarak bilgi sağlıyor ama 1916’dan sonra resmen binbaşı rütbesiyle İngiliz gizli servisi elemanı olarak çalışıyor” şeklinde konuştu.
Ortadoğu’nun şekillenmesinde Gertrude Bell’in büyük etkisi olduğunu da hatırlatan Karaca, “İngiltere’nin Irak’ı kurması ve şekillendirme sürecindeki en önemli isim Gertrude Bell’dir. Çünkü Bell 1889’da başlayan arkeoloji ve gezi hayatını bir şekilde Birinci Dünya Savaşı’na kadar Ortadoğu’da devam ettiriyor. Tamamen çölleri geziyor. Ortadoğu’nun hemen hemen her bölgesini geziyor. O bölgedeki halkları tanıyor ve onlar hakkında bir kimlik çıkartıyor. Bu kimlikler üzerinde raporlar hazırlıyor. Yani İngiltere o bölgeye girdiği zaman kimleri kullanacak kimlerle irtibata girecek hangi insanlar üzerinde projelerini yönlendirecek bunları tespit ederek bir yol açıyor. Yani aslında İngiliz işgalinin zeminini bilgi olarak bu şahıs ortaya koyuyor. Mükemmel derecede Arapça biliyor ve 10 farklı dile hakim durumda. Böyle bir kimlikle Ortadoğu’da Irak’ta devletin başına getirilen Kral I. Faysalı tahta oturtan, o bölgedeki Arap aşiretlerini Faysal’ın etrafında toplayan ve Faysal’ın meşruiyetini sağlayan bu kadındır. Yani Faysalı kral yapan isimdir. O kendi yaşadığı dönemde de Irak’ın taçsız kraliçesi olarak tanımlanıyor. Faysalın gayri resmi danışmanıdır. Faysal’ın nasıl hareket edeceğini nasıl politika oluşturacağını şekillendiren bu kadındır” açıklamalarında bulundu.
İHA