Prof. Dr. Turan: Bizans politikası günümüzde sürüyor

2. Uluslararası Anadolu Uygarlıkları Sempozyumu'nun açılışı gerçekleştirildi.

Türk Tarih Kurumunca Hitit Üniversitesinin ev sahipliğinde, Meslek Yüksekokulu Konferans Salonu'nda düzenlenen 2. Uluslararası Anadolu Uygarlıkları Sempozyumu'nun açılışında konuşan Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, Anadolu denince tarih, kültür ve uygarlığın akla geldiğini belirterek, Çorum'un da tarihin önemli uygarlıklarından Hitit medeniyetine ev sahipliği yapan önemli bir şehir olduğunu söyledi.

Tarihte bilinen ilk dünya savaşının, Mısırlılar ile Hititler arasında yapıldığını ve bunun sonucunda dünyanın ilk yazılı barış antlaşması "Kadeş Barış Antlaşması"nın doğduğuna dikkati çeken Turan, orijinali Ankara'da bulunan antlaşma metninin bir kopyasının da Birleşmiş Milletler binasının duvarında asılı olduğunu kaydetti.

Bizans politikası

Anadolu'nun önemli uygarlıklara ev sahipliği yaptığını, bu uygarlıklar arasında yer alan Bizans'tan arta kalan çok sayıda kültürel varlık olduğunu vurgulayan Turan, "Bizans" denilince akla gelen ilk şeyin, "Bizans politikası" olduğunu bildirdi.

"Bugün dünya siyasetinde ağırlık kazanmış büyük devletlerin politikalarının temelini bilelim ki Bizans atmıştır." diyen Turan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bugün Gürcüler karşısında Acarları destekleyen, Azerbaycan karşısında Ermenileri destekleyen, Türkiye karşısında PYD'yi destekleyen Bizans politikası, Rus politikası olarak karşımıza çıkar, İngiliz politikası olarak karşımıza çıkar. 'Karşıdaki rakibini mümkünse ikiye böl, o bölünmüş rakiplerden mümkünse zayıfını destekle ve karşıdaki kayıplar böylece sana lüzum hissetmeden çok ağır olacaktır ve çok fazla iş düşmeden iş hallolacaktır.' Aynı politikayı Amerika yapmaktadır. Temeli Bizans'tır ve Anadolu'dur ne yazık ki."

Savaşların, uygarlıklar için önemli bir dönüm noktası olduğunu anlatan Turan, "Savaş genellikle insanlara mutsuzluk getirir, hüzün getirir, kan ve ölüm vardır, felaket vardır. Bunu hepimiz biliriz ama kültür ve medeniyetler tarihi denince savaşlardan kaçamazsınız. Tarihin en büyük hakikatlerinden birisidir. Kültürleri ve medeniyetleri şekillendirenler de savaşlardır. Bazen bir kültürü başlatır, bazen bir medeniyeti sona erdirir. Malazgirt Savaşı bir devin geriye çöküşünü ifade eder. Bizans denilen dev artık geriye çökmeye başlamıştır o tarihlerde." diye konuştu.

Suriye bizim birinci güvenlik bölgemizdir

Turan, Suriye'nin Türkiye için önemine işaret ederek, "Suriye davamız bizim eskidir aslında. Bin yılı bulan bir dava. Çok üzülüyorum aslında ama kimisi, 'Ne işimiz var bizim Suriye'de' diyor. Samimi söylüyorum bunun siyasetle falan hiçbir bir alakası yok. Suriye bizim birinci güvenlik bölgemizdir. Bunun bir kere altını çizelim." değerlendirmesinde bulundu.

Osmanlı ve ondan önceki medeniyetlerdeki birçok önemli kişinin, köprüler olmadığı için nehirlerde boğulduğunu belirten Turan, bu nedenle Selçuklu ve Osmanlı'nın birinci vazifelerinin, yol ve köprü yapmak olduğunu kaydetti. Mimar Sinan'ın sadece camileri ve medreseleriyle anılmadığını, aynı zaman yol ve köprüleriyle anılan dünya çapında bir mimar olduğunu anımsatan Turan, şöyle konuştu:  "Yollar, köprüler şehirleri şehir yapan temel unsurlardır. Şehirler de bu sıradan toprağı vatan yapan insanların mekanlarıdır. Bir toprağın vatan olması elbette manaların üzerinde büyük bir mana taşır. Her toprak vatan değildir. Bir toprağın vatan olması için orada tarih yatması gerekir, tarihi olayları birtakım insan gruplarının beraber yaşaması gerekir. Hüzünlerin, sevinçlerin, zaferlerin beraber yaşanması gerekir. Bir toprağın vatan olması topyekun derin hatıralarla gerçekleşir. Bunu da ordularla elde edemezsiniz. Gücünüzle de elde edemezsiniz. Parayla pulla da satın alamazsınız. Bu sadece yaşanır. Anadolu'nun son sahipleri olarak Türkler için bu doyasıya yaşandı ve vatan denilen gerçek ortaya çıktı. Anadolu tam anlamıyla Türkler için vatandır. Tam anlamıyla bu topraklarda bir el birliğimiz var. Bir daha ayrılmamacasına."

Turan, bu vatanın ortaya çıkışında şehirler ve köprülerin önemli olduğunu, bu nedenle sempozyumun temasının "Yollar ve Köprüler" olarak belirlendiğini sözlerine ekledi.

Çorum Milletvekili Lütfiye İlksen Ceritoğlu ile Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan da sempozyumun Çorum'da yapılmasından duydukları memnuniyeti dile getirerek, toplantının güzel sonuçlara vesilece olacağını ifade etti.

Yarın sona erecek sempozyumda "Yollar ve Köprüler" başlığı altında çeşitli üniversitelerden akademisyenlerin katımıyla 14 oturum yapılacak.