Serdengeçti: Serdengeçtiler
Serdengeçti nedir? Dalkılıç nedir? Sergeçtiler kimlerdir?
Serdengeçti (Serdengeçtiler veya serdengeçenler); Osmanlı ordusunda savaşlarda en önde çarpışan gönüllü askerlerden oluşan birlikler ve o birliklerde yer alan askerler için kullanılan sıfattı. Serdengeçti, sözlük anlamıyla, inancı için her türlü tehlikeyi göze alan, canını esirgemeyen, başını veren anlamına gelir.
Serdengeçti (serdengeçen) kavramı önceleri akıncılar, daha sonra yeniçeriler arasından düşman içine dalan veya kuşatma altındaki kaleye giren fedailer için kullanılırdı.
XVI. yüzyıldan itibaren genellikle gönüllü yeniçerilerden oluşan serdengeçtiler “bayrak” adı altında 120’şer kişilik birlikler halinde teşkilâtlanmıştır. Bunlar 10-20 akçe arasında değişen yevmiye alırlardı. En ön safta çarpıştıklarından “ölüm eri” sıfatıyla da anılıyorlardı. Meydan savaşları yanında özellikle muhasarası uzamış kalelere geceleyin merdivenlerle tırmandıkları, ölümüne savaştıkları ve kale kapılarını açarak asıl orduyu içeriye almaya çalıştıkları belirtilmektedir. Bu mücadelelerden sağ dönen serdengeçtilerin maaşlarına zam yapılır, bunlara bir imtiyaz olmak üzere başlarına serdengeçti kavuğu denilen, değerli kuş tüyleriyle süslenmiş özel bir serpuş giyme hakkı tanınırdı. Serdengeçti ağası adı verilen bu kavuklu serdengeçtiler diğer askerlerden büyük saygı görürlerdi. Bunlara derecelerine göre yayabaşılık, bölükbaşılık, zağarcılık, sekbanlık, solaklık, sipahilik ve kapıcılık gibi imtiyazlı görevler verilir, kaleye ilk hücum eden ve burçlara bayrağı diken serdengeçtiye sancak beyliği tevcih edilirdi.
Serdengeçtilik tamamen gönüllü olma esasına dayanıyordu. İhtiyaç zamanında serdengeçti bayrağı açılır, isteyen yeniçeriler bu bayrak altında toplanır ve savaşa katılırdı.
XVI. yüzyıl sonlarından itibaren ocak düzeninin bozulması ve savaşların uzaması askere olan ihtiyacı arttırmış, yeniçeriler arasından serdengeçti alınması yanında dışarıdan ve taşrada eyalet ve sancaklarda timarlılardan da serdengeçti alınmaya başlanmıştır.
Ocaktan görevlendirilen kişiler gittikleri yerlerde serdengeçti bayrakları açarlar ve tâlip olanların kayıtlarını yaparlardı. Kaynaklarda yeniçerilerden başka kuloğullarından, cebeci ve topçulardan, garip yiğitlerinden, atlı kapıkulu bölüklerinden de serdengeçti yazıldığı belirtilmektedir. Aslında birkaç yıllığına alınan, ayrı defterlere kaydedilen ve seferde ayrı bir sınıf sayılan bu askerler daha sonra ulûfe defterlerine yazılarak kalıcı şekilde ocağa dahil edilir, çoğu zaman da bu şartla serdengeçti yazılırlardı.
Zamanla dalkılıç kavramı da serdengeçti kavramı ile özdeşleşti
Aynı durum diğer yaya ve atlı kapıkulu ocakları için de söz konusudur. 1663 yılında önceden serdengeçti yazılan gönüllülerden sağ kalanlar Cebeci Ocağı’na alınmış ve Uyvar Kalesi’ne cebeci tayin edilmiştir. Kapıkulu süvari bölüklerine de ihtiyaç halinde serdengeçti alındığı olmuştur. 1651'e kadar üç yıllığına alınan ve ayrı deftere kaydedilen serdengeçtiler bu seneden itibaren doğrudan ulûfe defterlerine yazılarak ocağa alınmıştır. Özellikle Anadolu’dan olmak üzere taşradan gelenler ulûfeleri hakkında pazarlık ederlerdi. Nitekim 1657'de 2000 serdengeçti terakkî şartıyla serdengeçti yazılmıştı. Diğer levent ve dalkılıç nevinden olan askerlerin de durumu pek farklı değildi. Bazı kaynaklarda serdengeçti ve dalkılıç kavramları aynı anlamda kullanılmış; bazan da ayrı zümreler olarak zikredilmiştir.
XVIII. yüzyılda orduda mevcut gazilerden dalkılıç adıyla savaşçı askerler yazıldığı olmuştur. Serdengeçti sınıfının maaş işlemleri Süvari Mukabelesi Kalemi’nde yapılırdı.
Özellikle XVIII. yüzyılda bazı isyan olaylarında âsilere katılanlara da serdengeçti denilmiş, böylece bu unvan “ucuz kahramanlık” anlamında kullanılmıştır. 1730 Patrona İsyanı’nda âsilere karşı koyabilmek için aşçı, helvacı ve sarayda bulunan diğer çalışanlardan serdengeçtiler alınmıştır.
Yine aynı dönemde asker ihtiyacı genellikle serdengeçti veya dalkılıçlardan temin edilmeye çalışılmıştır. Serdengeçti veya dalkılıçlara ulûfe belgesi olarak “memhûr” denilen birer senet verilirdi. Ancak bu kâğıt zamanla “kârcı” adı verilen bazı kişiler tarafından alınıp satılarak esâme gibi çıkar aracı olmuştur.
Serdengeçti ve dalkılıç tabirleri Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasından sonra tarihe karışmıştır.