Slovakya'da 7 bin yıllık kafatasları olmayan 36 insana ait kemikler bulundu

Arkeologlar, Batı Slovakya’nın Vráble kentinde M. Ö. 5250-4950 tarihli bir yerleşim yerinde yaklaşık 36 başsız insan cesedinin kalıntılarını içeren bir toplu mezar ortaya çıkardılar.

Vráble’deki en büyük Orta Avrupa Neolitik yerleşimlerinden birini araştıran Slovak ve Alman arkeologlardan oluşan ekip, bu insanların kült törenlerinde öldürülmüş olabileceğini düşünüyor.

İskeletler, Orta Avrupa’daki en büyük Neolitik yerleşim yerlerinden birinin savunma hendeği içinde bulundu.

Neolitik yerleşimde üç yerleşim alanı 120 dönümden fazla bir alanı kaplamaktadır. Son yedi yılda yapılan kazılar ve jeofizik araştırmalar, yerleşimde farklı işgal aşamalarında inşa edilmiş olsa da 300’den fazla uzun evi ortaya çıkardı. Arkeologlar, herhangi bir zamanda 50-70 evin kullanımda olduğunu tahmin ediyorlar.

Üç yerleşim alanından biri, işgalin son aşamasında en az bir savunma hendeği ve bir çit ile güçlendirildi. Yerleşimin savunma çevrelerinden altı girişi vardır. Daha önceki kazılarda hendeğin içinde ve çevresinde tek tek mezarlar bulunmuştur.

Bu yıl, yerleşim girişlerinden birine yakın uzun bir hendekte en az 36 kişiye ait iskelet kalıntıları bulundu. Cesetler rastgele atılmış gibi görünüyor. Kolları ve bacakları uzatılmış, yanları, sırtları ve mideleri üzerinde yatarken keşfedildiler. Mezar, çoğu öldüklerinde ergen ve genç yetişkinler olan erkek, kadın ve çocukların kalıntılarını içeriyordu. Peri-mortem kırıklar var. Mezarda bulunan tek kafa kemikleri bir çocuğun kafatası ve bir çene kemiğiydi.

Vráble kenti neolitik yerleşim alanında bulunan iskelet kalıntılarının incelenmesi bitince bölge ve topluluklar hakkında daha geniş bilgiye sahip olunacak.

Uzmanlar ayrıca aralarında herhangi bir genetik bağlantı olup olmadığını ve kafaların zorla mı çıkarıldığını yoksa sadece vücudun çürümesinin ardından mı ayrıldığını araştıracak.

“Ancak o zaman [sitenin] sakinlerinin sosyal kategorizasyonu hakkında, muhtemelen ayrıca erken tarım toplumlarının koşullarında ortaya çıkan sosyal eşitsizlik hakkında birkaç soruyu cevaplayabileceğiz ve hatta belki de işleyişini veya ölümünün nedenlerini yeniden inşa edebileceğiz” dedi arkeoloji enstitüsü müdürü Matej Ruttkay.

Araştırmacılar, yerleşimle ilgili diğer bazı bulgularının istisnai olduğunu söyledi.

“Operasyonun son aşamasında, alanlardan biri, yerleşime altı girişi olan bir hendekle tahkim edildi ve bu, bir çitle ikiye katlandı. Bu, o zamanlar Orta Avrupa’da kesinlikle istisnai bir durumdu,” diye açıklıyor SAV’daki arkeolojik araştırma başkanı Ivan Cheben. “Ayrıca detaylı bir jeofizik araştırma ile 300’den fazla uzun evin varlığını doğruladık. Yerleşimin işleyişinin bireysel aşamalarında 50 ila 70 evin aynı anda kullanılmış olması mümkündür.”

Leman Altuntaş -arkeonews.com