T. Rex’in bir arabayı ezebilecek 6 tonluk ısırığı gerçek olabilir mi?
Yapılan araştırmalara göre T. rex ısırığının bir arabayı ezecek güce sahip olduğu ve bahtsız kurbanlarına altı tona kadar basınç uygulayabildiği belirtiliyor. Ancak çok sayıda kanıt, dinozorun bu güçlü ısırma kuvvetini desteklerken, gevşek bir şekilde eklemlenmiş kafatasıyla bu işi nasıl yaptığı konusunda tartışmalar başladı.
T. rex kafatasından geçen tüm stres ve suşların yeni bir modeline göre bu sorunun cevabı, aslında kafatasının gevşek eklemlenmemiş olabileceği çıktı. Yayımlanan yeni sonuçlara göre, T. rex’in kafatası kemiklerinin hayvanın böyle korkunç bir ısırığa sahip olması için sabit ve sert durması gerektiğini gösteriyor.
Araştırmanın eş yazarı paleontolog Casey Holliday, “T. rex en ideal fiziksel özelliklere sahip hayvanlardan sadece bir tanesi. Dev çene kaslarına sahip ve bu kas kuvvetini avına uygulamakta çok etkili çünkü sert bir kafatasına sahip.” diyor.
Kıpırdama yeri yok
Bir T. rex kafatasındaki bazı kemikler arasındaki eklemlerin hareketli olabileceği fikri yaygın olabilir. Bunun nedeni kısmen fosillerin görünümüne dayanmakta ve kısmen de papağanlar ve yılanlar gibi dinozorların yaşayan bazı akrabalarının esnek kafatasları olmasına dayanıyor. Özellikle sürüngenler, beyinlerini, damaklarına ve daha sonra da çenelerine bağlayan bir dizi kemiğe sahip.
Holliday, “Bu bizimki gibi memeli kafataslarından çok farklı. Memelilerde sadece iki bölüm var: beyni ve çeneyi tutan kısım.” diyor.
Bununla birlikte, T. rex’in aynı zamanda esnek bir kafatasına sahip olduğu fikri matematiksel olarak bir problem ortaya koydu.
Holliday, “Söz konusu 2 metre uzunluğunda, 1 metre genişliğinde ve büyük kuvvetle ısıran T. rex kafatası gibi dev bir şey olduğunda, sistemde bir esnekliğe sahipseniz, çok daha fazla başarısızlık şansınız var. Bütün kuvveti kaslardan alıp, dişleriniz aracılığıyla avınıza uygulamak istiyorsunuz ve birkaç oynak eklemden dışarı sızmasını istemiyorsunuz.” diyor.
Bu fikri test etmek için Holliday ve Ian Cost, kertenkeleler gibi yanlara ya da gri papağanlarınki gibi yukarı ve aşağı hareket eden damaklarla birlikte T. rex kafataslarının dijital modellerini oluşturdu. Araştırmacılar daha sonra bu kafataslarının biyomekaniğini harekete geçirdi.
Ekip, etoburun üst kafatasındaki eklemler büyük ölçüde hareketsiz kaldığında en etkili şekilde baskı uygulayabildiğini buldu, ancak küçük bir esneklik, kafatasına uygulanan inanılmaz kuvvete direnmesine yardımcı olabilirdi.
Avını ısırdığında damak kemiklerinin hareket etmediği anlaşılıyor
Cost, “T. rex’in yüzü ve kafatası hareket etme kabiliyetine sahip değildi… Bu, T. rex avını ısırdığında damak kemiklerinin hareket etmediği sonucumuzu destekliyor.” diyor.
Bu, T. rex’in çene kaslarının tüm gücünü, atalarından veya oynar damak kemiğine sahip akrabalarından daha iyi kullanabileceği anlamına geliyor.
Fosil biyomekaniği konusunda uzman Laura Porro, “Ayrıntılara çok dikkat verilerek yapılan bu çalışmada sunulan sonuçlar, yalnızca T. rex’in kafatasının çok yüksek ısırık kuvvetlerine dayanabileceğini değil, tam olarak nasıl yaptığını da gösteriyor.” diyor.
T. rex’in beslenme mekaniklerini de inceleyen bir paleobiyolog olan Eric Snively, araştırmanın, T. rex’in herhangi bir kara hayvanından daha yüksek kuvvetle nasıl ısırdığını cevaplamaya yardımcı olduğunu söylüyor: "Tyrannosaur’lar olağandışı, çünkü arkadaki ezici dişleri güçlü olan timsahlar gibi avcıların aksine, ağızlarının önündeki dişleri güçlü. Burunları, burun köprüsünde birbirine kenetlenen kemiklerle kaynaşmıştı, ancak mevcut çalışmaya kadar, kafatasının geri kalanının nasıl işlediğini bilmiyorduk. Şimdi ise T.rex’in birkaç büyük kamyonu kaldıracak kadar güçle nasıl ısırdığını anlamak için mükemmel olan kafataslarının anatomisinin tam bir resmini elde ediyoruz.”
John Pickrell - National Geographic (Erman Ertuğrul - Arkeofili.com)