Tarihi Caminin kapısına takılan plastik tente Vakıflar'ı da rahatsız etti

Danişmendliler zamanından kalma 884 yıllık caminin kapı üstlerine tente yapıldı. Skandal haberlere yansıyınca Vakıflar Bölge Müdürü Murat Seçilir, "Çok da çirkin görünen, esere yakışmayan uygulamalar bunlar. Bunlar üçüncü şahıslar tarafından yapılmış eklentiler. Hoş değil, beğenmiyoruz, tasvip etmiyoruz" açıklamasında bulundu.

Danişmendlilerin üçüncü hükümdarı olan Melik Mehmet Gazi tarafından 1135 yılında yaptırılan ve restorasyonlarla günümüze kadar ulaşan kentin en eski camisi olan Cami Kebir’in giriş kapıları üzerine tente yapıldı. 9 asırlık camiye yapılan tente ile ilgili Kayseri Vakıflar Bölge Müdürlüğünden herhangi bir açıklama yapılmadı.

Vakıflar Bölge Müdürü Murat Seçilir, tarihi Camii Kebir'in kapı üstlerine yapılan tentelere ilişkin, "Çok da çirkin görünen, esere yakışmayan uygulamalar bunlar. Bunlar üçüncü şahıslar tarafından yapılmış eklentiler. Hoş değil, beğenmiyoruz, tasvip etmiyoruz." dedi.

Seçilir, yaklaşık 9 asır önce yaptırılan Camii Kebir'in, kentin simge eserlerinden biri olduğunu söyledi.

Tarihi cami üzerinde yapılan aykırı uygulamaların, bilgileri dışında gerçekleştirildiği anlatan Seçilir, şöyle konuştu:

"Kişiler tarafından yapılan uygulamalar bunlar. Çok da çirkin görünen, esere yakışmayan uygulamalar bunlar. Bunlar üçüncü şahıslar tarafından yapılmış eklentiler. Hoş değil, beğenmiyoruz, tasvip etmiyoruz. Bunların eserden uzaklaştırılması gerekiyor. Camilerimizde nem sorunu var, malzemenin zamana bağlı özelliklerini yitirmesi problemleri var. Zaten Camii Kebir'in restorasyonu için proje çalışmaları idaremiz tarafından başlatılmış durumda. Restorasyon çalışmaları sırasında da esere zarar verilmeden söz konusu eklentiler kaldırılacaktır."

Cami Kebir Camisi

Kayseri’yi kendine başkent yapan Danişmendliler’in üçüncü hükümdarı Melik Mehmet Gazi tarafından yaptırılmıştır. Bina yapılırken çevredeki yıkık Roma yapılarından taşınan sütun ve sütun başları kullanılmıştır. Üstü örtü ahşaptır. Binanın önündeki Melik Gazi Medresesi günümüze ulaşmamıştır. Medresenin kalıntıları 1960’lı yıllarda onarılmış ve günümüze ulaşmıştır. Orjinal ahşap minberi restore edilmiş, halde kullanılmaktadır.

Camiin orjinal ahşap kapısı Ankara Etnografya Müzesindedir. Cami 1206 yılında Melik Mehmet Gazi’nin yeğeni Selçuklu umerasından Muzaffereddin Mahmut tarafından tamir ettirilmiştir. Lale Devri’nde (1720-1730) depremle yıkılan cami Kayserili matbah ve Sur Emini Hacı Halil Efendi tarafından yeni baştan onarılmıştır. Yakın zamanda vakıflar fve halk tarafından onarımına devam edilmiştir. Ulu Cami, şehrin en eski ve büyük camisidir.