Türk sinemasının geçmişi Lübnanlı koleksiyoncunun arşivinde
Lübnanlı koleksiyoncu ve araştırmacı Ebu Cude’nin Türk filmlerine ait afişlerin de bulunduğu zengin film arşivi sinema tarihine ışık tutuyor.
Lübnanlı koleksiyoncu ve araştırmacı Ebu Cude, Türk filmlerine ait afişlerin de bulunduğu zengin film arşivi ile dünya sinemasının yakın tarihine ışık tutuyor.
Zengin film arşivi için başkent Beyrut'ta bir binanın garajını kiralayan ve burayı çalışma ofisi olarak da kullanan Cude, hobi olarak başlayan ve artık sinema için görev kabul ettiği film afişleri arşivini ve Türk filmlerinin hikayesini AA muhabirine anlattı.
Cüneyt Arkın'dan Türkan Şoray'a, Fikret Hakan'dan Hülya Koçyiğit'e kadar Türk sinemasının en ünlü yüzlerinin bulunduğu filmlerin 60'lı yıllardan itibaren Lübnanlı izleyiciler için Arapça'ya çevrildiğini belirten Ebu Cude, "Arşivimdeki yaklaşık 12 bin film afişinden en az 600''ü Türk sinemasına ait." dedi.
Lübnanlıların Türk sinemasıyla ilk defa 1964'te Türk asıllı Mısırlı yönetmen Seyfeddin Şevket'in yazıp yönettiği "İstanbul'da Aşk" filmiyle tanıştığını aktaran Ebu Cude, bu filmin gösterdiği başarının ardından başrolünde Cüneyt Arkın ve Lübnanlı ünlü sanatçı Sabah'ın olduğu, Suriye ve Mısırlı oyuncuların da yer aldığı "Ölüm Vadisi" filminin Arap dünyasında gösterime girdiğini ifade etti.
"Arap sinema tarihinin ilk renkli filmleri"
Ebu Cude, 1967'de ise Türk yapımcı ve yönetmen Hulki Saner'in Beyrut'a gelerek Lübnanlı yapımcı Antoine Haddad ile ortak film çekimi için anlaştığını ve aynı sene Türk-Lübnan ortak yapımı 6 film çekildiğini anlattı.
Lübnanlı koleksiyoncu, çekilen bu filmlerin Arap sinema tarihinin ilk renkli filmleri olduğunu, çekilen ilk filmin de başrolünde Göksel Arsoy'un oynadığı ve yönetmenliğini Ertem Göreç'in üstlendiği "Altın Çocuk Beyrut'ta" ismiyle gösterime girdiğini ifade etti.
"Yüksek bütçeli aksiyon filmi"
O dönemde Arap sinemasının aksiyon filmlerini Türk filmleriyle tanığını vurgulayan Ebu Cude, "1968 yılında başrolünde Cüneyt Arkın'ın oynadığı ve Mısırlı yönetmen Faruk Acremi tarafından çekilen "Beş Ateşli Kadın" filminde Lübnanlı sanatçı Sabah'ta rol aldı. Bu film "James Bond" tarzı çekilen ve yüksek bütçeli aksiyon filmlerinin bir örneğiydi." dedi.
Arap sinemasının o dönemde aksiyon tarzı yapımları Türk filmleriyle tanıdığına dikkati çeken Ebu Cude, "1968'de başrolünde Cüneyt Arkın'ın oynadığı ve Mısırlı yönetmen Faruk Acremi tarafından çekilen 'Beş Ateşli Kadın' filminde Lübnanlı sanatçı Sabah da rol aldı. Bu film 'James Bond' tarzı çekilen ve yüksek bütçeli aksiyon filmlerinin bir örneğiydi." ifadesini kullandı.
Ebu Cude ayrıca Atıf Yılmaz, İlhan Engin ve Osman Fahir Seden gibi yönetmenlerin de Türk-Lübnan ortak yapımı filmler yönettiğini belirterek, "İç savaşın başladığı 1975'te Lübnan-Türk ortak yapımı son film "Anter Kara Ali", yönetmen Orhon Arıburnu tarafından çekildi. Yeşim Soydan, Silvana Bedrena gibi oyuncuların rol aldığı film tarihi konuları ele alıyordu." diye konuştu
Koleksiyoncu ve araştırmacı Ebu Cude sözlerini şöyle tamamladı:
"Filmlerde (Lübnanlı film şirketleri tarafından) Türklerle çalışılmasının birçok nedeni var. Maliyetlerin düşmesi başlıca etken. Türk sinemacılar o dönem Lübnan ve Türkiye'de olmak üzere 60'dan fazla filmi başarıyla çekti ve 120 Türk filmi ise dublajlı halde Lübnanlı izleyicilerin beğenisine sunuldu. Arap coğrafyasının Türk film ve dizilerine ilgisinin 2000'li yıllardan itibaren başladığı düşünülse de ortak çekilen filmler bunun 50 seneden uzun geçmişinin olduğunu gösteriyor."