Atmaya kıyamadığı eşyalarla Aşıklı Höyük yakınında 'kaya müze' kurdu
Vurgun, eskiden 5-6 ailenin yaşadığı sokakta şimdi sadece kendisinin de oturduğu evlerinin kaldığına değinerek, şunları anlattı:
"Ben de şehir merkezindeki evimde yaşıyorum ancak köyümdeki evimde de zaman zaman kalıyorum. Çok güzel günler yaşadık. Yakın akrabalarımız, komşularımız bir bir köyden ayrıldı. Yalnız kaldık. Hala odaya yeni eşyalar eklemeye devam ediyorum. Eskiler hiçbir şeyi `bir gün lazım olur` diye israf etmiyordu. Ben de eski dokuma çuvalları dahi atmadım. Eski insanlar tarakta kalan saçlarını dahi israf etmiyorlarmış. Annem tarakta kalan saçından çuvalların ağzını bağlamak için ip örmüş, düşünün bu ipte bile benim için çok önemli bir hatıra var."