AİÇÜ Rektörü Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut, Ağrı Dağı ve Nuh'un Gemisi ikilisinin tarihi ve bilimsel metotlarla ortaya konulmasının Ağrı'ya çok şey kazandıracağını söyledi.
Ağrı'da Valilik ve Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinin (AİÇÜ) ortaklaşa düzenlendiği "4. Uluslararası Ağrı Dağı ve Nuh'un Gemisi Sempozyumu" başladı.
Sempozyumun açılış oturumuna, Ağrı Valisi Süleyman Elban, AİÇÜ Rektörü Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut, öğretim üyeleri,IC Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çeçen, il erkanından temsilciler, eski Sağlık Bakanı Yaşar Eryılmaz, İl Kültür ve Turizm Müdürü Muhsin Bulut, IC Holding Yönetim Kurulu üyeleri, akademisyenler, dernek ve vakıfların temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
AİÇÜ Selçuklu Konferans Salonunda gerçekleştirilen ve 3 gün sürecek olan sempozyuma, yurt içi ve yurt dışından toplam 108 bilim adamı katıldı.
Ağrı Valisi Süleyman Elban, sempozyumda yaptığı konuşmada, bu yıl dördüncüsü düzenlenen sempozyumun çok önemli olduğunu belirterek, insanlığın Hazreti Adem ile başladığını fakat insanlık tarihinin tam olarak hangi coğrafyada başladığını bilemediklerini ifade etti.
Hazreti Nuh ile birlikte insanlık tarihinin ikinci kez yeniden başladığını dile getiren Vali Elban, şöyle konuştu:
"Bu insanlık tarihinin nerede başladığı konusunda artık genel bir tablo var orası da Ağrı'da. Dolayısıyla biz şimdi insanlık tarihinin ikinci kez yeniden başladığı topraklardayız. Bu sempozyumla birlikte bir önceki sempozyumlarda olduğu gibi Nuh'un Gemisinin Ağrı'da olduğu genel kabulüyle ilgili çok daha kıymetli çok değerli bilimsel bildirilerin ve katkıların olacağına inanıyorum. Bu katkılarla birlikte sadece ülkemizde değil aynı zamanda dünya çapında da evrensel bilgiyi en iyi kullanan ve en iyi öğrenciler yetiştiren bir üniversite olarak, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinin de bu anlamda çok yararlanacağını ve çok ciddi bilimsel katkıda bulunacağını da düşünüyorum."
AİÇÜ Rektörü Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut, Ağrı Dağı ve Nuh'un Gemisi ikilisinin tarihi ve bilimsel metotlarla ortaya konulmasının Ağrı'ya çok şey kazandıracağını söyledi.
Karabulut, "Ağrı Dağı, jeolojik-jeomorfolojik niteliklerinin yanı sıra tufandan sonra Nuh'un Gemisine ev sahipliği yaptığı inanışı, dolayısıyla da efsanevi kimliği ile ön plana çıkan bir dağdır. Batılılar bu dağın önemini, 'Güney Afrika'nın elması ne ise Türkiye'nin de Ağrı Dağı odur' şeklinde ifade etmektedirler." dedi.
Prof. Dr. Karabulut, Ağrı Dağı ve Nuh'un Gemisi ile ilgili konularda çok sayıda araştırmacının çalışmak istediğini, bu araştırmalarını bizzat Ağrı'da saha çalışması şeklinde yapmak isteyen bu araştırmacılara ortam sağlaması gerektiğini, bu ortamı sağlamak için üniversite olarak her türlü desteğe hazır olduklarını ifade etti.
Batılıların Ağrı Dağı ve Nuh'un Gemisi için sarf ettikleri çabanın daha fazlasını kendilerinin harcaması gerektiğini vurgulayan Karabulut, şöyle devam etti:
"Ağrı Valiliği ve AİÇÜ olarak Ağrı'ya katma değer katacak, Ağrı'nın tanıtımını sağlayacak, bilimsel, kültürel ve sosyal etkinlikler anlamında çalışan herkese destek vereceğiz. İmkanlarımızı seferber edeceğiz. Ümit ediyorum ki efsanelere, mitolojiye, edebiyata ve şiire konu olan Ağrı Dağı ve Nuh'un Gemisi gerçekliği bu bilimsel çalışmalar sonucunda aydınlığa kavuşma yolunda biraz daha ivme kazanacaktır. Bu işin gerçek verilerle ve bilimsel bulgularla ortaya konulması da siz bilim insanlarına düşüyor. İnanıyorum ki bu konuda zaman ve emek harcayan çok saygın bilim insanlarımız var ve onların bir kısmı da bu sempozyum münasebetiyle bugün aramızda bulunmaktadırlar. Sempozyum süresince uluslararası bir öneme sahip olan Ağrı Dağı ve Nuh'un Gemisi ile ilgili sunulacak bilimsel çalışmalar en yakın zamanda kitap şeklinde bastırılarak bilim dünyasının hizmetine sunulacaktır."
Nuh Tufanı efsanesi sebebi ile diğer dağlardan daha çok yabancı çekmek gibi üstün bir tarafı olan Ağrı Dağı'nın, turizm potansiyelinin yeterince değerlendirilmediğine dikkati çeken Karabulut, "İnanç turizmi ve dağ turizmi açısından çok önemli bir potansiyele sahip olan Ağrı ilinin bu potansiyelini değerlendirmemiz, ülke tanıtımı ve ekonomisi için fırsata çevirmemiz durumunda, gerek bölgemiz gerekse ülkemiz için çok büyük bir kazanç elde etmiş olacağız." diye konuştu.
IC Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çeçen ise Ağrı'nın genel klasmanda Türkiye'nin en gerilerinde olduğunu ve kurtulmak için bir mucize gerektiğini söyleyerek, şunları kaydetti.
"Bu mucizede galiba Nuh'un Gemisi mucizesinin efsaneden gerçekliğe dönüşümü, bilim adamları ve akademisyenler tarafından dünyaya ispatıdır. Bu geri kalmışlığın devlet ile bir alakası yoktur. Bunu kimse devlete yükleyemez. Çünkü 50 yıl önceki Ağrı ile şimdiki Ağrı bir değil, 50 yıl önceki Türkiye ile şimdiki Türkiye bir değil. Türkiye kalkındı Ağrı da kalkındı, Türkiye büyüdü Ağrı da büyüdü. Ama bizim klasmanımız değişmedi."
Orhan Güngör- AA