Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü koordinasyonunda, Akdeniz fokunun Gökova Körfezi'nde yaşam alanlarını artırmak için bir doğal kıyı mağarasında, türün üreme dönemlerinde kullanabileceği platform yapıldı.
Muğla Çevre ve Şehircilik Müdürü Ömür Özdil, AA muhabirine, Gökova Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi'nde Akdeniz foku için mağara sayısının artırıldığını söyledi.
Nesli küresel ölçekte tehdit altında olan bu tür için tek bir güvenli mağaranın bile önem taşıdığını vurgulayan Özdil, depremlerin sıkça yaşandığı Gökova Körfezi'nde kıyı mağaralarının da etkilendiğini kaydetti.
Deprem ve dalgalar nedeniyle kıyı mağaralarında gerçekleşen tahribatın, üreme döneminde çoğunlukla kuru kalan, az ışık alan ve insan baskısından uzak yerlere ihtiyaç duyan Akdeniz fokunun yaşam alanlarını daralttığını ifade eden Ömür Özdil, türün dinlenme ve üreme amacıyla kullandığı alanlara yönelik insan müdahalesi, habitat tahribatı, balıkçı ağlarına dolanma ve biyo çeşitliliğin azalması gibi etkenlerin, bu hassas türü tehdit eden başlıca unsurlar olduğunu dile getirdi.
Ömür Özdil
Akdeniz fokunun Gökova Körfezi'nde nesli tehdit ve tehlike altında olan türler arasında bulunduğuna işaret eden Özdil, Datça-Bozburun ve Gökova Körfezi'nin "Özel Çevre Koruma Bölgesi" ilan edilmesinin temel etkenlerinden birini de bu türün oluşturduğunu bildirdi.
- "Akdeniz fokları için denenmeyen bu yöntem, ilk olma özelliği taşıyor"
Ömür Özdil, Türkiye kıyılarında 100, dünyada ise 600-700 kadar Akdeniz fokunun yaşadığını belirterek, şöyle konuştu:
"Akdeniz fokunun Gökova Körfezi'nde yaşadığı kıyı mağaralarının sayısını artırmak üzere dünyada ilk kez bir kıyı mağarasına platform yapıldı. Çalışmanın ardından fotokapan kameralarla izlenen mağarayı bir dişi Akdeniz fokunun kullandığı tespit edildi. Bugüne kadar dünyada Akdeniz fokları için denenmeyen bu yöntem, ilk olma özelliği taşıyor. Bu nedenle türün neslinin devamı için ihtiyaç duyduğu kuru platform taklit edilerek, yani üremenin gerçekleştiği doğal mağaralardaki platform yapısı örnek alınarak doğal malzemelerle oluşturuldu."
- Mağarada üreme için her potansiyel mevcut
Platform uygulamasının gerçekleştiği kıyı mağarasının 2017'de tespit edildiğini anlatan Özdil, şöyle devam etti: "Mağaranın, türün dinlenme, doğum ve yavru bakımı için ihtiyaç duyduğu kuru alan dışında, loş ışık alması ve şiddetli dalgalara karşı korunaklı olması, insanların kolay ulaşımına uzak olması, bu mağaranın üreme için potansiyelini ortaya koydu. Bu tespitin ardından kıyı mühendisi, su ürünleri mühendisi ve deniz memelileri konusunda uzman bir ekiple platformun tasarımı ve uygulaması gerçekleştirildi. Doğal malzemeler kullanılarak doğaya ve türe zarar vermeyecek şekilde platformun yapımının ardından kurulan fotokapan kameralarla mağara izleme çalışmaları başlatıldı. Akdeniz fokunu ve yaşam alanını korumak için gerçekleştirilen bu çalışma çok hassas ve kapsamlıydı."
AA Durmuş Genç