Milli Park Koordinasyon Kurulu, UNESCO'nun "Dünyanın yaşanabilir 100 havzası" içerisinde 17. sırada yer alan Antalya'daki Alara Vadisi'nin milli park ilan edilmesi için proje hazırladı.
Milli Park Koordinasyon Kurulu, Alara Vadisi'nin milli park olması için rapor hazırladı. Bunun ardından Alara-Geyik Dağı Milli Parkı adıyla hazırlanan proje, 2 Mart'ta Milli Parklar Antalya Şube Müdürlüğü'ne teslim edildi.
Milli Park Koordinasyon Kurulu Danışmanı Mevlüt Güven, bir otelde gerçekleşen toplantıda, hazırladıkları projeyi ilgili makama sunduklarını bildirdi.
Alara Vadisi'nin, UNESCO tarafından 1990'lı yıllarda, dünyada yaşanabilir yüz havzadan 17'ncisi olarak ilan edilmiş olmasının, projenin çıkış noktalarından biri olduğunu dile getiren Güven, "Doğal güzellikler ve doğanın içinde yaşayan canlılar, milli park ilan edilmekle daha fazla korunabileceğinden, biz böyle bir çalışmayı gerçekleştirdik. Bu çalışmada çeşitli üniversitelerden çok değerli hocalarımız var. 10 civarında arkadaşımızla bu çalışmaları sürdürdük. 2 Mart günü de Milli Parklar Antalya Şube Müdürlüğü'ne müracaat ederek, milli park ilanının yapılması için başvurumuzu gerçekleştirdik." ifadelerini kullandı.
Bölgede yaşayan insanların iktisadi ve kültürel alanda gelişmesini sağlamanın hem ülke, hem de Antalya turizmine bir destinasyon sağlayacağına vurgu yapan Güven, projenin turizme kazandırılmasının çok önemli olduğunu kaydetti.
Raporda Alanya, Gündoğmuş, Akseki ve Manavgat sınırları içinde yer alan 150 bin hektarlık alanın milli park ilan edilmesini teklif ettiklerini belirten Güven, bu alanın bölgenin yapısına göre büyütülüp küçültülebileceğini ifade etti.
Güven, bu alanda 3 bine yakın canlının olduğunu dile getirerek, şu bilgileri verdi:
"Bunların 150 kadarını endemik canlılarımız oluşturuyor. Bitki çeşitliliği de çok fazla. Burada 10 binden fazla bitki yetişiyor. Dünya üzerinde 27 tane çok önemli endemik bitki var. Yine geçen, Gündoğmuş'un Gelesendra Yaylası'nda bir taş ocağında, dünyada endemik yılanlardan en önemlisinin fotoğrafı çekildi. Bu yılan daha sonra dünya canlılar literatürüne geçti ve taş ocağı, yılanın korunması için kapatıldı. Ayrıca Geyik Dağı'nın 2 bin 875 metre yükseklikteki tepesinde canlıların yaşamış olduğu 90 milyon yıllık fosiller bulundu."
AA Mustafa Kurt