Danimarka'da arkeoloji kazıları yapılan alanda bir kuyu içindeki kalıntılar arasında tunç çağından kalma üzüm çekirdeği bulundu. Önce taş parçacığı sanılan arkeolojik kalıntının yapılan incelemeler sonucu Danimarka'nın günümüze gelebilen en eski üzüm kalıntısı olduğu anlaşıldı.
Danimarka'nın Lolland şehrinin Rødbyhavn kasabası yakınlarında Lolland-Falster Müzesi arkeologlarınca gerçekleştirilen arkeolojik kazılarda, arkeologlar Danimarka'nın günümüze gelebilen en eski üzümünü keşfettiler.
Antik çekirdek kalıntısı, arkeologların Bronz Çağının sonlarına tarihlenen (MÖ 1100 - 800) başka arkeolojik eserler buldukları bir alanda ortaya çıktı.
Üzüm çekirdeği, alanda bulunan atık doldurulmuş kuyu içindeki tortu tabakalarından alınan toprak numunesinde keşfedildi.
Danimarka Ulusal Müzesi'nde arkeolojik botanikçi ve uzman bilim adamı Mette Marie Hald, toprağı incelerken küçük çekirdek parçasını fark etti.
Mette Marie Hald, ilk önce minik bir taş parçası sandığı şeyi, detaylı incelediğinde, taşlaşmış üzüm çekirdeği olduğunu anladı.. Kırılmıştı, kömürleşmişti ve çok perişan görünüyordu.
Hald, Danimarka Ulusal Müzesi'nin küratörlerinden Arkeolojik botanikçi Peter Steen Henriksen ve Lolland-Falster Müzesi küratörü Bjørnar Måge'ye arkeolojik numune içinde üzüm çekirdeği bulduğunu müjdeledi.
Arkeologlar önce onun kuyuya sonradan bulaşmış modern zaman atığı olduğunu düşündüler. Ancak yapılan analizler sonucu üzüm çekirdeğinin Bronz Çağından kalma olduğu anlaşıldı. Küçük üzüm çekirdeği Rødbyhavn'ın doğusundaki Strandholm'dan geliyordu.
Science Nordic'te yayınlanan Charlotte Price imzalı habere göre; Üzüm çekirdeği Danimarka'da bir Viking yerleşiminde keşfedilen kayıtlara geçmiş üzüm kalıntılarından 1.750 yıl daha eskiydi.
Küçük çekirdeğin, İskandinav tarihinde erken bir aşamada bugünkü Danimarka sınırlarınde yaşayan insanların çok uzaktaki insanlarla temas halinde olduğunu gösterdiğini düşünüyor, çünkü Danimarka'da Bronz Çağ'da üzüm bağları bulunduğuna dair bulgu yok. Bu nedenle yeni keşif, bağcılık yapan ve şarap üretimi gerçekletiren bölgelerindeki insanlarla temasa geçildiğini işaret ediyor olabilir.
Danimarka Ulusal Müzesi'nin küratörü Arkeolojik botanikçi Peter Steen Henriksen, keşfin kendileri için yıldırım çaprmış kadar sarsıcı olduğunu belirterek; Viking döneminin en eski üzüm çekirdeği bulundu. Bu buluş gerçekten tarihi silkeleyebilir. Çok, çok şaşırtıcıbir bulgu, inanması zor " dedi.
Lolland-Falster Müzesi küratörü Bjørnar Måge ise "Kuyunun üst katmanlarında üzüm tohumu bulunduğunu öğrenince önce onun yeni tarihli bir kalıntı olabileceğini düşündüm. İlk başta onun tarihli olabileceğini düşünmüyordum ama eski çağlardan kalma bir çekirdek olduğunu öğrendiğim ve şaşırdım. Üstelik, farkında bile olmadan Danimarka'nın en eski üzüm çekirdeğini bulmuşuz" dedi.
Bilim adamları kazı yapılan alanda Bronz Çağ'da hem insanların hem de malların hareketliliğini gösteren birçok kanıt bulduklarını söylüyorlar. Alan arkeolojik buluntular açısından hayli zengin. Çoğu bulgu Bronz Çağı sonlarına tarihleniyor.
Alanda M.Ö. 3.300 ila 3.000 yıl arasında tarihlenen megalit bir mezar da var. Mezarın çevresinde daireler şeklinde düzenlenmiş yaklaşık 100 pişirme çukuru bulunuyor. Arkeologlar alanın bazen kalabalık gruplara yemek yapmak için kullanıldığını tahmin ediyor.
Öte yandan araştırmacılar hâlâ Danimarka'nın güney ucunda yaşayan insanlar hakkında pek fazla şey bilmiyorlar. Kesin olan tek şey bölgede binlerce yıldır insanların yaşadığı..
arkeolojikhaber.com