3 bin 300 rakımlı Berçelan Yaylası, havaların ısınmasıyla Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinden gelen göçerleri misafir ediyor.
Hakkari'de dört mevsimin bir arada yaşandığı yüksek rakımlı Berçelen Yaylası'na gelen göçerler, zorlu yaşam koşullarıyla mücadele ediyor.
Küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin önemli merkezlerinden biri olan Hakkari'deki mera ve yaylalar, çevre il ve ilçelerden gelen göçerlere ve binlerce küçükbaş hayvana ev sahipliği yapıyor.
Yaz aylarında hayvanlarını verimli arazilerde otlatmak için Siirt, Batman ve Şırnak'tan gelerek 3 bin 300 rakımlı Berçelan Yaylası'na çıkan göçerler, belirledikleri alanlara çadırlarını kurarak konaklıyor.
Mayıs-haziran aylarında gelerek yaklaşık 4 ay yaylada kalan göçerler, temiz havanın tadını çıkararak teknolojiden ve sosyal hayatın imkanlarından uzakta doğayla iç içe bir yaşam sürüdürüyor.
Hem hayvancılık yaparak geçimlerini sağlayan hem de et ve süt ürünleri üretip ülke ekonomisine katkı sunan göçerlerin yayla yaşamı zorlu olduğu kadar renkli görüntülere de sahne oluyor.
Erkekler koyunları güdüp bakımlarıyla ilgilenirken, kadınlar da günlük ev işlerinin yanı sıra koyunların sağılmasına yardımcı oluyor, elde edilen sütü peynir yapmak için çadırlara taşıyor. Çocuklar da anne, babalarına yardım ederek zaman geçiriyor.
- "4 ay burada kalacağız"
Göçerlerden Ali Akdoğan, Berçelan Yaylası'nda 5 ay boyunca koyunlarını otlatacaklarını söyledi.
Buraya gelen hayvan yetiştiricilerinin ayrı bölgelerde kaldığını belirten Akdoğan, şunları kaydetti: "Buranın doğal güzelliği, havası, suyu çok farklı. Buraları herkesin görmesi lazım. Haziran ayı olmasına rağmen karlar bazı yerlerde erimemiş. Biz şu an kuzuları koyunlardan ayırıyoruz. Bu işlem zorlu ve renkli geçiyor. Sabah erkenden koyunlarımızı sağacağız. Elde ettiğimiz sütle çobanların parasını çıkartıp geçimimizi sağlıyoruz. Göçer hayatı oldukça zorlu geçiyor."
Ahmet Bilge de göçerliğin zorlu geçtiğini belirterek, "Koyunlarımızı yaylaya getirdik. Çadırlarımızı kurduk. 4 ay burada kalacağız. Şırnak'ta kaldığımız yer çok sıcak. O yüzden hayvanlarımızı buraya getirdik. Burası serin ve otlağı güzel bir yer." diye konuştu.
Şükrü Ayhan ise göçerliğin zorluğu kadar güzelliklerinin de olduğunu dile getirerek, 4 aylık bir sürenin ardından tekrar Şırnak'a döneceklerini ve elde ettikleri ürünleri satarak ailelerini geçindireceklerini aktardı.
AA Sayim Harmancı