Müzede ziyarete açılan, köşk ve müştemilatına ait tapu senetlerinin altında, "Sened-i Hakan-i (tapu senedi), köşkün Rasim Paşazade Miralay Mehmet Bey'den Atatürk adına tescilini gösteren belge. Osmangazi Tapu Müdürlüğünce hibe edilmiştir." ifadeleri yer alıyor.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Bursa'ya geldiğinde kaldığı, 6 Şubat 1933'te Bursa Nutku'nu okuduğu, bugün Atatürk Evi Müzesi olarak hizmet veren köşkün, Rasim Paşazade Miralay Mehmet Bey'den Atatürk adına tescilini gösteren tapu senedi, ilk kez sergileniyor.
Çekirge Caddesi'nde, 19. yüzyılın sonlarında yapıldığı tahmin edilen, Bursa Belediyesi tarafından sahibi Miralay Mehmet Bey'den satın alınarak, 20-24 Ocak 1923'teki Bursa'yı ikinci ziyaretinde Atatürk'e hediye edilen köşkte, geçen yıl başlanan restorasyon tamamlandı.
Ahşap karkas mimari özelliğine sahip, içinde tamamına yakını Atatürk'ün kullandığı orijinal eşyalar bulunan köşkün, Osmangazi Tapu Müdürlüğünde saklanan tapusu, restorasyonun ardından ilk kez müzede ziyarete açıldı.
Sinan Özbey: Teşhirdeki eserlerin birçoğu restore edildi
Bursa Müze Müdürü Sinan Özbey, AA muhabirine yaptığı açıklamada, köşkün yaklaşık bir yıl önce restorasyona girdiğini ve yakın zamanda onarımların tamamlandığını söyledi.
Müzenin yeniden ziyarete açıldığını belirten Özbey, "Bina, Atatürk'ün Bursa'yı ikinci ziyareti sırasında kendisine Bursa Belediyesi tarafından hediye edilmiş. Uzunca bir zamandır müze olarak kullanılıyor. Büyük oranda ahşap olan ve en son 2004'te büyük bir onarım geçiren bina, zamanla yoruldu." diye konuştu.
Bursa Koruma Bölge Kurulu ve Anıtlar Kurulunun görüşleriyle Atatürk Evi Müzesi için bir restorasyon projesi hazırlandığını anlatan Özbey, şunları kaydetti:
"Restorasyon çalışmalarına Bursa Valiliği ile Kültür ve Turizm Bakanlığının desteğiyle geçen yıl başlandı. Bina, büyük bir onarımdan geçirildi. Taban döşemelerinden tavandaki deformasyonlara kadar pek çok yer restore edildi. Bu restorasyon sırasında ayrıca boya, badana ve bakım işleri yapıldı. Diğer taraftan teşhirdeki eserlerin birçoğu da restore edildi ve konservasyon işlemleri gerçekleştirildi."
Osmangazi Tapu Müdürlüğü iki tapuyu da müzeye hediye etti
Özbey, restorasyonun ardından müzede yeni bir belge sergilemeye başladıklarına dikkati çekerek, "Hem bina hem de müştemilata ait eski bir tapunun olduğunu öğrendik. Osmangazi Tapu Müdürlüğü ile iletişime geçtik. İki tapuyu da müzeye hediye ettiler. Şu anda sergilenmekte." ifadelerini kullandı.
Restorasyon sırasında engellilerin ulaşımına yönelik çalışmalar da gerçekleştirdiklerini aktaran Özbey, şöyle devam etti:
"Binanın ön cephesinde, caddeye bakan bahçe duvarlarında, değişik dönemlerde asılmış Atatürk resimleri var. Bu resimler, halk tarafından beğeniyle izleniyordu ama son zamanlarda çok deforme olmuştu. Bunlar da yenileriyle değiştirildi. Buradaki yoğun trafik ve dolayısıyla araçların egzozlarından çıkan gazlar, restorasyonu yapılan binaya büyük oranda zarar veriyor ve boyaları her geçen gün tahrip oluyor. Bunu en aza indirebilmek için birtakım koruyucular kullanıldı."
Adil Kaya: Atatürk'ün kullandığı orijinal eşyalar
Atatürk Evi Müzesi Sorumlusu Adil Kaya da, 1923'te Atatürk'e hediye edilen binanın daha sonra Atatürk tarafından Bursa Belediyesine bağışlandığını ve Cumhuriyet'in 50. yılı çerçevesinde, 29 Ekim 1973'te müze olarak ziyarete açıldığını hatırlattı.
Kaya, müzede Atatürk'ün kullandığı orijinal eşyaların bulunduğuna işaret ederek, şu bilgileri verdi:
"Müze, 2004 yılında restore edilirken tavan, taban, perde ve koltukların döşemeleri değiştirilmiş. Salondaki halı İran'dan hediye gelmiş, 30 metrekarelik bir Acem halısıdır. Salonda, hem gaz lambası hem de elektriğin bir arada olduğu bir avize ve köşkün ısınmasını sağlayan yeşil çinili soba var. Çalışma odasında, masanın üzerinde kavanozun içinde o dönem kötü enerjiyi alması için konulan işlenmemiş, ham ametist, kuartz ve bor var. Yatak odasında, aynanın önünde Atatürk'ün sabah uyandığında elini ve yüzünü yıkadığı porselen sürahi, leğen ve sabunluk var."
Atatürk'ün çalışma odasına da değinen Kaya, şunları söyledi:
"Buradaki çalışma masasını kimin yaptığı bilinmiyor ama yapan usta, nakış, dantel gibi işlemiş. Atatürk'e hediye edilmiş masanın sağ ve solunda önce Arapça yazılarla Allah'ın verdiği nimetlere şükür ve teşekkür ifadeleri, önünde de mealen 'Kim hayırlı bir iş işler ya da güzel bir eser meydana getirirse, ölse bile bıraktığı eser ölmez, onu takip eder' yazıyor."
Büşra Nur Özcan -AA