Ünlü mumyanın, babasına komplo kuran prens Pentewere’ye ait olduğu düşünülüyor.

Arkeologlar, ağzı sonuna kadar açık olduğu için “çığlık atan mumya” olarak adlandırılan Antik Mısır mumyasının gizemini çözdüklerini düşünüyor.

“Meçhul Adam E” olarak da bilinen ve Mısır’daki Deir el-Bahari mezar kompleksinde bulunan mumyanın kimliği uzun süredir araştırmacıların kafasını kurcalıyordu.

MISIRLI 'BRÜTÜS'

Mısır arkeoloj dünyasında uzun zamandır kimliği araştırılan “Çığlık atan mumya”, babası firavun III. Ramses’i öldürmek için komplo kuran prense ait çıktı.

Ancak son yapılan DNA analizleri, bu mumyanın, Firavun III. Ramses’in oğlu Prens Pentewere’ye ait olduğunu gösterdi. Prens Pentewere’nin, firavun babasını öldürmek için bir komplo kurduğu biliniyor.

Tarihi kayıtlar, prensin babasına olan ihanetinin bir sonucu olarak asılarak idama mahkum edildiğini yazıyor. Ayrıca mumyanın boynundaki izler de asılarak öldürüldüğünü doğruluyor.

Prensin kalıntıları tuhaf olarak nitelendiriliyor çünkü, kraliyet mumyalarının yanına gömülmüş olsa bile aslında düzgünce mumyalanmamış.

Mumyalama işlemi, bir iç organları özenle çıkarma ve vücudu dikkatlice sarmayı gerektiren karmaşık bir süreç.

Ancak prensin cesedi kuruması için bir süre bekletilmiş ve birçok mumya için kullanılan keten sargı yerine koyun derisi ile sargılanmıştı. Uzmanlara göre, Antik Mısırlılar koyun derisini kirli olarak görürdü.

Bunların hepsi birlikte göz önüne alındığında, DNA kanıtları, ceset üzerindeki izler ve gömülme biçimi, gerçekten de bu mumyanın gözden düşmüş prense ait olduğunu ileri sürüyor.

Dr Zahi Hawass, “Bilinmeyen Adam E ya da Çığlık Atan Mumya olarak bilinen bu mumya, uzun bir süredir araştırmacıların kafasını kurcalıyordu.” diyor.

“Bu alışılmadık mumyalama biçimi, Mısırbilimcileri şaşkına çevirmişti ve birkaç yıl önce Mısır Mumyası Projesi’nin başlangıcına kadar hiç kimse böyle bir mumyanın arkasındaki hikayeyi çözmeyi başaramadı. Bu proje, Mısır Müzesi’ndeki mumya koleksiyonuyla ilgili adli bilgilerin tam bir veri tabanını oluşturmak için başlatılmıştı.”

III. Ramses’e karşı kurulan komplo, Harem Komplosu Papirüs’ünde özetleniyordu. Papirüste, firavun ailesinin, ordu komutanlarının, hizmetkarlarının, haremdeki kadınların ve sihirbazların hepsinin onu nasıl öldürmeyi planladığını anlatılıyordu.

Papirüste, komplonun başarılı olup olmadığı belirtilmese de, komployu kuranların nasıl yakalandığını ve yargılandığını yazıyor.

Papirüste herhangi bir fiili haksızlığın tek göstergesi ise, “kraliyet teknesi devrildi” şeklinde tercüme edilebilecek şifreli bir ifade.

III. Ramses’in kalıntılarına yapılan inceleme, 60 yaşlarında öldüğünü ve hastalık geçirdiğini ortaya koydu ancak araştırmacılar artık ölümünün sadece yaşlılığın sonucu olduğunu düşünmüyorlar.

Uzun süredir firavun vücudunda herhangi bir yara belirtisi görülmediği düşünülüyordu ancak 2012’de vücudunda yapılan Bilgisayarlı Tomografi taramaları, boğazı kesildikten sonra muhtemelen öldüğünü tespit etti. Bu da, komplonun başarılı olmuş olabileceğini gösteriyor.

Erman Ertuğrul - Arkeolofili (Independent)