Terör saldırıları nedeniyle 4 ay boyunca restorasyonuna ara verilen, İslam dünyasının 5. Harem-i Şerif'i olarak kabul edilen Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki tarihi Ulu Cami'de çalışmalar bitmek üzere

DİYARBAKIR: Terör saldırıları nedeniyle 4 ay boyunca restorasyonuna ara verilen, İslam dünyasının 5. Harem-i Şerif'i olarak kabul edilen Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki tarihi Ulu Cami'de çalışmalar, minare hariç tamamlandı.

Ulu Cami'de 2010'da başlayan restorasyon çalışmasında, terör örgütü PKK'nın saldırıları nedeniyle 4 ay verilen aranın ardından sona gelindi. Ulu Cami'nin daha önce 6-7 bin kişilik olan kapasitesi 10 bine yükseldi.

Ulu Cami, daha önce restorasyonu tamamlanan Hanefiler kısmı, Zinciriye ve Mesudiye Medresesi, Şafiler bölümü, Doğu Maksuresi ile restorasyonu tamamlanan Batımak Maksuresi ile 6 kısımdan oluşuyor. Caminin çevresindeki riskli binalar için yaklaşık 4 milyon lira ödenerek, 13 yapı kamulaştırıldı. 10 yapı da yıktırılarak caminin çevresi genişletildi.

Diyarbakır İl Müftüsü Burhan İşliyen, yaptığı açıklamada, dünya Müslümanları için Ulu Cami'nin en eski mabed ve mescitlerden biri olduğunu söyledi.

İşliyen, "Ulu Cami, bitmeye yakın. Orayı namazla, Kur'an ile süslemek lazım. Manevi feyiz ve bereketinden faydalanmak lazım." dedi.

Ulu Cami İmam Hatibi Osman Yağmur da daha önce yüzde 80'i tamamlanan caminin son restorasyon çalışmasıyla minaresi hariç yüzde 100'ünün tamamlandığını bildirdi.

"10 binden fazla kişi namaz kılacak"

Cami avlusunun restorasyon işlerinin tamamlanmasıyla cemaat kapasitesinin de arttığını kaydeden Yağmur, şöyle devam etti:

"Restorasyonun tamamlanmasıyla caminin diğer bölümleri ibadete ve ramazana hazır olacak. Daha önce 6-7 bin insan namaz kılıyordu, şimdi ise 10 binden fazla kişi namaz kılacak. Daha önce cemaat dışarıda, güneşte namaz kılıyordu. Şu anda serinlikte ibadet etmiş olacak."

Ulu Cami karşısında esnaflık yapan Mehmet Ali Şanlıoğlu, Ulu Cami'nin biten restorasyonundan dolayı memnuniyetini dile getirdi. Vakit namazlarını sürekli camide kıldığını anlatan Şanlıoğlu, Ulu Cami'nin İslam alemi için bir ekol olduğunu, çok sayıda yerli ve yabancı turistin camiyi ziyaret ettiğini söyledi.

Vatandaşlardan Hamit Çiçek de restorasyon çalışmasını yapan yetkililere dua ederek, şöyle konuştu:

"Biz bu anı bekliyorduk. Burası Müslümanlar için manevi bir yer. Havası değişik olan bir yer. Buraya geldiğimiz zaman başka bir havanın içerisine giriyoruz. Başka bir atmosfer yaşıyoruz. Huzur buluyoruz. Ramazan ayına girdik. Cami tıklım tıklım doluyor. Herkese nasip olmaz buraya gelmek. İslam ümmetinin 5. Haremi Şerifi'dir."

Afyon'dan Diyarbakır'a gezmeye gelen ve Ulu Cami'yi ziyaret eden Halil Duyuncu, "Diyarbakır Ulu Cami, inancımız, tarihimiz ve birliğimizin sembolüdür. Diyarbakır ve Diyarbakırlıları çok seviyorum." dedi.

Tarihi Ulu Cami

Anadolu'nun en eski camilerinden Ulu Camii, şehirdeki tarihi camiler arasında en büyük ve en ünlü yapı topluluğu olarak biliniyor. Ulu Cami, 639 yılında Hz. Ömer döneminde Diyarbakır'ın fethi gerçekleştikten sonra şehrin merkezindeki en büyük Mabed Mar Toma Kilisesinin bulunduğu alana cami yapılmasıyla oluşturuldu. 751 yılına tarihlenen ünlü Şam Emeviye Cami'nin Anadolu'ya yansıması olarak yorumlanan Ulu Cami, İslam aleminin 5. Haremi Şerifi olarak kabul ediliyor.

Birçok seyyahın eserlerine konu olan yapı, çok kez bakım ve onarımdan geçirildi. Farklı dönemlerde inşa edilen binalarla bir yapı topluluğu halini alan Ulu Cami, doğu-batı doğrultusunda dikdörtgen bir alanı kaplıyor.

Sibernetiğin babası olarak kabul edilen ünlü bilgin El-Cezire'nin, cami avlusundaki 900 yıllık güneş saati, Diyarbakır'a gelen yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

AA Osman Öksüz