Eleke Sazy yaylasında geçtiğimiz hafta Saka hazinelerinin bulunduğu kurganda 18 yaşlarında genç bir iskelet keşfedildi. İskeletin kıfafetleri ve çizmelerinin altından olduğu tespit edildi.
Doğu Kazakistan'ın Oskemen vilayetinin Tarbagatay dağları eteklerindeki Eleke Sazy yaylasındaki höyükte yürütülen arkeoloji kazılarında bir “Altın Elbiseli Adam” daha bulundu. Arkeologların verdiği bilgiye göre bu, Kazakistan’da bulunan beşinci Altın Adam oldu. İlk Altın Elbiseli Adam 1969 yılında Esik (Issık) Kurganı'nda keşfedilmişti.
EN GENÇ ALTIN ELBİSELİ ADAM
Arkeolojik buluntuların MÖ 7. ve 8. yüzyıllara kadar uzandığı ve Saka dönemine ait olduğu saptanan kurganda bulunan iskeletin 17-19 yaşlarında genç bir erkeğe ait olduğu tespit edildi.
Arkeoloji Kazısı lideri Prof. Zainolla Samashe; "İskeler erken Saka dönemine ait. Bu “Altın Adam”, Issyk Kaurganında bulunan “Altın Elbiseli Adam’dan” daha yaşlı. İkisinin arasında 3 asırlık fark var. 50 yıl arayla Kazakistan bozkırlarında ikinci kez yağmalanmamış bir Altın Elbiseli Adam bulunmuş oldu.” dedi.
HANÇERİ VE OKLUĞU DA ALTINDANDI
Genç adamın kıyafetleri ve çizmeleri altın boncuklardan işlenmiştir. Omuz kısmında yaklaşık bir kilogram ağırlığında (bugünkü askeri apoletlere benzer) torç vardı. Altın elbiseli genç adamın yanında altın bir hançer ve altın bir ok sadağı yer alıyordu.
VÜCUDUNDA DÖVMELER VAR
Arkeoloji Kazısı lideri Prof. Zainolla Samashev ve Moskova Miklukho-Maklai Etnoloji ve Antropoloji Enstitüsünden Antropolog Yegor Kitov arkeolojik keşfi Doğu Kazakistan Bölge Valisi Danim Akhmetov'un katıldığı basın açıklaması ile duyurdular.
Arkeolog Prof. Zainolla Samashev geçtiğimiz hafta çok sayıda altın mücevherin bulunduğu höyükte açılan mezar odasında keşfedilen “Altın Adam”ın mezarınının hiç hasar görmemiş halde bulunduğunu, mumyalaşmış vücudunda tuhaf işaretler içeren dövmeler bulunduğunu belirtti ve "dövmelerden teşhis edebildiğiniz işaretler arasında sonsuzluğun, güneşin ve hareketin sembolü de yer alıyor" dedi.
Antropolog Yegor Kitov ise iskeletin kafatası dahil çok iyi korunmuş halde bulunduğunu belirterek, "Bu, ölen kişinin görünüşünü yeniden yapılandırmayı kolaylaştıracak. DNA ve kemik analizleri sayesinde nasıl beslendğini keşfetmemiz de mümkün" dedi.
DNA analizleri için Rus Bilimler Akademisi'nin Etnoloji ve Antropoloji Enstitüsü ile temasa geçildiği belirtildi.
arkeolojikhaber.com