Çin’in Doğu Türkistan Bölgesi’nde bulunan 3 bin yıllık 'dünyanın en eski pantolonunun yeniden dikildi.

2014 yılında Çin'in batı kesimindeki Doğu Türkistan'da (Sincan Uygur Bölgesi) arkeolojik kazı yapılan mezarlardan birinde dünyanın en eski pantolonu bulunmuştu. 40 yaşlarında, savaşçı olduğu düşünülen iki atlı göçebenin mezarlarındaki kazıda ikisinin de pantolon giydiği belirlendi.

Karbon testiyle 3 bin yıllık olduğu saptanan pantolonların ikisinin de kahverengi renkte olduğu ve üç parçadan oluştuğu dikkat çekiyordu. Paçaları yırtmaçlı olan pantolonun bel bölgesinde kişinin üzerine tam oturması için kemere benzer kayışlara uygun yerler bulunuyordu. 

Arkeologlar, moda tasarımcıları ve kimyagerlerden oluşan bir araştırma ekibi, dünyanın en eski pantolonunun nasıl yapıldığını çözdüler ve modern bir kopyasını diktiler.

“Archaeological Research in Asia” adlı hakemli bilimsel dergide yayımlanan araştırmada bu eski pantolon, ‘farklı geleneklere ait çeşitli tekniklerle dikilen benzersiz parça’ olarak nitelendi. Son derece dayanıklı olduğu ifade edilen bu yün pantolon Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde, Tarım Havzası diye bilinen bölgedeki Yanghai mezarlığında keşfedilmiş ve ilk kez 2014'te incelenmişti. Pantolon deri bir dizgin ve savaş baltasıyla birlikte gömülen bir adamın üzerindeydi. Bu işaretler, adamın at üstünde savaştığına işaret ediyordu.

Yanghai bölgesi Çin'in Turfan kentinin yaklaşık 43 kilometre güneydoğusunda yer aldığı için araştırmacılar bu cesede ‘Turfan Adamı’ adını vermişti. İlk incelemeler, Tarım Havzası'nın çorak arazisine ölülerini gömen çobanlar ve at binicilerinin yaklaşık 3000 yıl önce pantolon yapımına öncülük ettiğini ortaya koymuştu.

Alman Arkeoloji Enstitüsü'nden Arkeolog Mayke Wagner ve meslektaşları ise yeni çalışmada pantolonun dikildiği tarihsel arka plana ışık tuttu. Wagner, “Orta Asya'nın doğusu farklı yönlerden ve kökenlerden insanların, bitkilerin, hayvanların, bilgi ve deneyimlerin bir araya geldiği ve birbirini dönüştürdüğü bir laboratuvardı” dedi.

Pantolonun yakından incelenmesi, üç dokuma tekniğinin birden kullanıldığını ortaya koydu. Eski Yanghai dokumacılarının kullandığına benzer, koyun yününden kalın iplikleri kullanan uzman bir dokumacı, pantolonu yeniden ördü ve böylece analizler teyit edildi.

Göze çarpan en önemli özellik, pantolonun büyük kısmının "dimi örgü" adı verilen bir teknikle dikilmesiydi. Bu teknik, tekstil tarihinde büyük bir yeniliğe işaret etkmektedir. Dimi dokuma, kumaş yüzeyinde sağa ya da sola eğimli yollar oluşturan örgüler diye tanımlanıyor. Araştırmacılara göre pantolonun diz kısmında göze çarpan iç içe geçmiş desenler Çin'de keşfedilen antik bronz kaplarda da göze çarpıyor.

Pantolonda ayrıca goblen dokumalardan da yararlanıldığı anlaşılıyor. Bir kumaş üzerine renkli iplerin iğneyle işlenerek resim oluşturulmasına goblen dokuma adı veriliyor. Araştırmacılar, bu dokumanın da Ortadoğu ve Güneybatı toplumlarıyla ilişkili olduğunu ifade ediyorlar.

Viyana Doğa Tarihi Müzesi'nden Arkeolog Karina Grömer, Yanghai sahasındaki dokumacılar, yüksek kaliteli binici pantolonları dikmek için dimi kumaşı diğer dokuma teknikleri ve yenilikçi tasarımlarla birleştirdiğini belirtiyor. Grömer, "Bu yeni başlayan birinin işi değil: Pantolonların Rolls-Royce'u gibi.”

www.labmedya.com