Selimiye Camii başta olmak üzere bazı tarihi eserleriyle dikkati çeken eski payitaht Edirne'nin turizm portföyünde son zamanlarda tematik müzeler de yer almaya başladı
EDİRNE: Tarihi eserleri, yöresel tatları ve el sanatlarıyla dikkati çeken eski payitaht Edirne'nin turizm portföyünde son zamanlarda tematik müzeler de yer almaya başladı.
Selimiye Camii başta olmak üzere tarihi eserleri, renkli festivalleri ve yöresel tatları ile dikkati çeken Edirne, konsept müzeleriyle de turist çekiyor.
Avrupa’da akıl hastalarının toplumdan tecrit edildiği dönemde Osmanlı’da nasıl tedavi edildiklerinin anlatıldığı Sağlık Müzesi, Edirne’nin müdafaasının aktarıldığı Balkan Savaşı Müzesi, tematik müze konseptindeki İslam Eserleri Müzesi, cami ve mescitlerden elde edilen tarihi eser niteliğindeki eserlerin sergilendiği Vakıf Müzesi, medeniyetlerin izlerinin görüldüğü Arkeoloji ve Etnografya Müzesi ile Milli Mücadele'de Edirne’nin rolünün aktarıldığı Lozan Müzesi, hem tarihi panoramanın geleceğe aktarılması hem de turizmde hareketlilik sağlaması açısından, nüfusuna göre müze zengini kentin turizmdeki kozlarından biri olarak gösteriliyor.
Edirne’nin son yıllarda iç ve dış turizmde bilinirliğinin daha da arttığını söyledi.
Edirne’nin her geçen gün turizmde değeri artan bir kent olduğuna vurgu yapan Bacıoğlu, şunları kaydetti:
“Edirne, Kültür ve Turizm Bakanlığı 2023 stratejisinde öngörülen marka kentlerden bir tanesi. Geçmişe dönük derin kültürel, tarihi potansiyelinin bir sonucu olarak turistlerin uğrak noktalarında şehrimiz müzeleri de çok önemli bir yer teşkil etmeye başladı. Özellikle şehrimizdeki müzeler Edirne’yi bir geçiş noktası ve günübirlik ziyaret noktası olmaktan çıkarmaya başladı. Edirne’ye gelen tur organizasyonları, turistler müzelerin gerek nitelik olarak yeniden düzenlenmesi ve sayısının artması sonucu müzelere uğramadan gitmemeye başladı. Zaten en sağlıklı turist sayısı rakamlarını müze ziyaretlerinden almak mümkün olmaktadır. Bu durum günübirlik gezi süresinin yetmemesine ve konaklama seçeneğinin ön plana çıkmasına olumlu yönde katkı sunuyor.“
Bacıoğlu, mevcut müzelere Kırkpınar, Traklar, Göç, Hıdırlık Tabya müzelerinin de eklenebileceğini kaydetti.
Kentteki önemli müzeler şöyle:
Balkan Savaşı Müzesi
1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşı'nda topraktan yapılan, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı'nda önemli mevzi olarak güçlendirilen ve Edirne'nin savunulmasında önemli rol alan 30 tabyadan biri olan Kıyık Tabya'nın düzenlenerek müzeye çevrildiği alanda, "Düşman hatlarımızı geçtikten sonra ölürsem, kendimi şehit kabul etmiyorum, beni mezara koymayın. Etimi köpekler ve kuşlar çeke çeke yesinler fakat müdafaa hattımız bozulmadan ölürsem, kefenim, lifim, sabunum çantamdadır. Beni buraya gömünüz" diyen Edirne savunucusu Şükrü Paşa'nın anıt mezarı da bulunuyor.
Kıyık Tabya, Edirne Valiliğinin katkıları ve 54. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığınca 2000 yılında 4 aylık bir çalışmayla tarihi dokusuna uygun olarak düzenlenerek ziyarete açıldı.
Edirne halkı tarafından bağışlanan silah, belge ve mühimmatların da sergilendiği müze, 14 bölümden oluşuyor. 118 harita, fotoğraf, resim ve bilgi notlarının yanı sıra 30'a yakın konu mankeniyle de o dönem canlandırılmaya çalışılıyor.
Sağlık Müzesi
Külliyenin önemli bir bölümünü oluşturan eski adı Medrese-i Etibba olan Tıp Medresesi, medrese ve şifahane bölümlerinden oluşuyor. Dönemin hekimlerinin yetiştirildiği bölümde 18 öğrenci odası, dershane ve orta avlu bulunuyor.
Geçmişte tedavi sırasında musiki, su sesi ve güzel kokudan da yararlanılan şifahanede, tıbbın gelişimi metin ve o dönemki tıp aletleriyle anlatılıyor. Müzede, minyatürlerle de dönem yansıtılmaya çalışılıyor.
Külliyenin camisi hariç diğer bölümleri, Vakıflar Genel Müdürlüğünce 1984'te Trakya Üniversitesi'ne (TÜ) devredilmiş, TÜ bünyesinde sağlık müzesine dönüştürülmesi çalışmalarına 1993'te başlanan darüşşifa, Kültür ve Turizm Bakanlığının 1997'deki onayıyla resmen müze olmuştu. Ruh Hastalarını Readaptasyon Derneği'nin katkılarıyla, 2000 yılında şifahane kısmı Psikiyatri Tarihi Bölümü olarak düzenlenmişti.
Avrupa Konseyi Avrupa Müze Ödülü'nü 2004'te kazanan müze, 2005'te Hırvatistan'ın Dubrovnik kentindeki "Dünya Ödüllü Müzeler Buluşması"nda en iyi 2. sunum, 2008'de ise Almanya'nın Köln kentinde en iyi sunum ödülüne, bu yılın başında da iletişim sektörünün en prestijli ödüllerinden biri kabul edilen Mercury Mükemmellik Ödülleri'nde bronz ödül layık görülmüştü.
Türk İslam Eserleri Müzesi
Selimiye Cami bahçesindeki Türk İslam Eserleri Müzesi, tematik müze olarak Edirne'nin turizmdeki en büyük kozu müzelerin arasında önemli bir yeri teşkil ediyor. Ana dershane odası, öğrenci odaları ve revaklı avludan oluşan medresenin müzeye dönüştürülmüş şekliyle 100 yıla yakındır aynı amaçla hizmet veriyor.
Kitabelerden, mezar taşlarına, eski dönem silahlarından, tekke eşyalarına pek çok değerli eşyanın sergilendiği müzede oluşturulan Kırkpınar sergi odasında da Kırkpınar'a özgü temsillere yer veriliyor.
Selimiye Vakıf Müzesi
Selimiye Camiinin bahçesindeki müzede Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı cami ve mescitlerden elde edilen tarihi eser niteliği kazanmış teberrukat eşyalarından örnekler, Osmanlı dönemine ait yapıların onarımları sırasında ele geçen çini parçaları, lüleler, vakıf cami ve mescitlerinden gelen hat levhalar, Kur'an-ı Kerimler, şamdanlar, hilyeler, usturlaplar, rahleler, çini parçaları ve değişik objeler sergilenmektedir. Ayrıca dershane olarak kullanılan büyük odada yapının özgün işlevini yansıtan bir canlandırmaya yer verilmiş, revak bölümünde de Mimar Sinan anlatılmaya çalışılmaktadır.
- Edirne Arkeoloji ve Etnografya Müzesi:
Müze, Selimiye Camiinin arkasında yer alıyor. Arkeoloji ve Etnografya seksiyonu bulunan müzede pişmiş toprak, tekstil, ahşap, kemik eserler, metal eserler galerileri bulunuyor.
AA Salih Baran