Gaziantep Hamamları
Temizliğin simgesi olan hamamlar, eskiden sosyal hayatın vazgeçilmez müesseselerinden birisiydi. Atalarımız eskiden beri temizliğe çok önem verdikleri için yerleşim alanlarının temel birimlerinden birisi de hamam veya banyolar olmuştur. Eski mahallelerde evlerin hemen çevresinde hamamlar yapılırdı. Gaziantep’te eski ve tarihi değeri bulunan hamamların sayıları idi. Şimdilerde ise rağbeti az olması ve bakımsızlıktan dolayı bazıları kullanılmaz hale gelmiştir. Eski hamamlara rağbetin az olmasının sebeplerinden bazıları çeşitli yan hizmetler sunan saunaların ve modern banyoların hizmete girmesi, günümüzde teknolojinin gelişmesiyle yeni yapılan evlerde güneş enerjisi ve şofben gibi imkanlarla suyu ısıtılmış banyoların bulunmasıdır. Günümüze kadar gelebilen tarihi hamamlardan bazıları,
Şeyh Fethullah Hamamı, Hüseyin Paşa(Tuğlu) Hamamı, Paşa Hamamı, Keyvanbey Hamamı, İki Kapılı Hamam, Naip Hamamı, Nakıpoğlu Hamamı, Tabak Hamamı, Eski Hamam ve Pazar Hamamı’dır.
Büyük Paşa Hamamı: Vakfiyesine göre 985 H. (1577) tarihinde Lala Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. Hamama sivri kemerli kapıdan dokuz basamak inilerek girilir. Hamamın ilk giriş yeri olan soğukluk kare planlı olup, ortasında aydınlatma fenerinin bulunduğu kubbe ile örtülüdür. Soyunma kısmından helaların olduğu koridordan ılıklığa geçilir. Ilıklık, kare planlı olup karşılıklı iki eyvandan oluşur. Ilıklıktan sıcaklık bölümüne geçilir, sıcaklık merkezi mekanın ortasına denk gelen sekiz köşeli göbek taşının çevresinde sıralanan sekiz eyvan ve İki halvetten oluşmaktadır. Su deposu ve külhan sıcaklığın devamında yer almaktadır. Günümüzde özgün işlevine devam eden hamam statik olarak sağlam durumdadır.
Göymen Hamamı: Pazar Hamamının üst örtüsü 1950’lerin başında tamirat görmüş, soyunmalık ve ılık¬lık kısımlarına küçük soyunma odaları ve yıkanma mahalleri yapılmış, batıya ılıklık kısmına bir kapı daha açılmış, fakat eserin bütünlüğü bozulmamıştır. Buna göre kuzey-güney yönünde uzanan hamamın, alışılageldiği üzere, soğukluk, ılıklık ve sıcaklık kısımlarından meydana geldiği görülmektedir. Biri erkekler için cadde tarafındaki, diğeri kadınlar için sokak tarafındaki iki kapı ile girilen hamam yaklaşık dört metre kadar yerin altına gömüldüğü için dışarıdan fazla belli olmamaktadır. Dikdörtgen plânlı soğukluk kısmı kalın köşe payelerinin taşıdığı beşik to¬nozla örtülmüştür. Güneydeki ılıklık kısmına doğu taraftaki yan bir dehlizle geçilmektedir. Batısında bir eyvan¬la genişletilen ılıklık, ortada bir kubbe ile kuzeyi ise beşik tonozla örtülmüştür. Doğudaki dehliz güneye doğru devam ederken ılıklığın kapısının karşısında yine beşik tonozlu küçük bir eyvanla teşkilatlandırılmıştır. Sıcaklık kısmına diğer hamamların aksine eyvandan değil, kuzeydoğu köşedeki halvetten geçilmektedir. Fakat sıcaklık, klasik Türk hamamlarında olduğu üzere dört eyvanlı ve köşe halvetli olarak plânlanmıştır. Sel baskınına maruz kaldığı ve bunun akabinde kendi kaderine terk edilen hamamın döşemeleri belli olmamakta ise de, diğer Antep hamamları gibi pembe, siyah, beyaz ve kirli sarı renkli Antep mermerleri ile kaplanmış olduğunu tahmin edebiliriz. Hamamın odaları ve meydan kısmı kubbe ile, eyvanlar beşik tonozla örtülmüştür. Kubbelere geçişler pandantiflerle temin edilmiştir.
Hamam-Konut: Hamam - Konut yapısı Gaziantep'te tek örnektir. 19. yüzyılın ikinci yarısında yapıldığı düşünülmektedir. Yapının 1. kat konut, zemin kat ise hamam işlevindeydi. Zemin kat günümüzde dükkan - eczane olarak kullanılmaktadır. Hamam, Kastelbaşı caddesi üzerinde ve ayrıca çıkmaz sokaktaki kabaltı altında girişi bulunmaktadır. Evin avlu giriş kapısı da kabaltında ve hamam girişi ile yan yanadır. Avlunun ortasında havuz (gane) yer alır. Avludan merdivenle ulaşılan ev bölümü harap ve kullanılmamaktadır. Nacarlı dolapları ve evin ahşap işlemeli tavanları büyük ölçüde yıpranmıştır.
Hüseyin Paşa Hamamı: Giriş kapısı üzerinde bulunan kitabeye göre H. 1140 (1727-28M) tarihinde yapılmıştır. Yapıya giriş sivri kemerli bir açıklıktan yapılmaktadır. Basık kemerli bir dehlizle iç mekana giriş yapılır. Soğukluk kare planlı olup üzeri kubbeyle örtülür. Soğukluk kısmının ortasında bazalt taşından yapılmış yekpare bir havuz yer almaktadır. Soğukluktan birbirlerine simetrik olarak yapılmış 2 eyvanlı ılıklığa geçilir. Sıcaklık ise, ortada altıgen planlı ve üstü kubbeyle örtülü merkezi mekanın etrafında, tonozlu altı eyvan ve kubbeli altı halvetten oluşmaktadır. Su deposu ve külhan ise sıcaklığın devamında yer almaktadır. Günümüzde çarşı olarak kullanılan hamam, statik olarak sağlam durumdadır. Yapının herhangi bir kitabesi olmayıp 16.yüzyıla tarihlendirilmektedir. Hamama giriş güneybatı köşesinden yapılmaktadır. Üç basamaklı bir girişten asıl mekana ulaşılmaktadır. Asıl mekan soğukluk, ılıklık,sıcaklık ve külhandan oluşmaktadır. Yapının girişi sivri kemerli olup soğuklukta bir tane havuz yer almaktadır. Sıcaklıkta göbek taşı sekizgendir. Yapının üst örtüsü kubbedir.
İki Kapılı Hamamı: Eserin asıl adı Beşaşer veya Beşbaşar Hamamı olduğu halde bugün yalnızca İki Kapılı Hamam olarak bilinmektedir. Evliya Çelebi’de ise Beşyaşar olarak geçmektedir. Mustafa Güzelhan eserin adı konusunda şöyle yazmaktadır: “Kapısı üstünde Fransız Savaşı ’ndan önce ve sonra kırmızı bir mermer üzerinde “Beşaşer Hamamı ” yazılıydı. Şimdi o eski kitabe kaldırılmış, îki Kapılı Hamam yazılı bir levha konulmuştur. Bugünkü lev¬hanın altında eski kitabenin yeri hala mevcuttur. Bazı kimselere göre bu hamamın eski adı Çukur Hamam imiş. Ben bu kanaatte değilim. Çukur Hamam Kalealtında Handaliye Camisine gidecek yere yakın olan ve eski Kaneli Kahvenin civarındadır. ” Eyüboğlu Camii ile aynı yıllarda yapılmıştır. Eski adı Beşaşer Hamamı olan eserin Fransız Harbi’nden önce de herhangi bir kitabesinin mevcut olmadığı mahalli araştırmacıların ifadelerinden anlaşılmaktadır. Bu sebeple eseri, tarihî kaynaklar sayesinde tarihlemek gerekmektedir. Beşaşer Hamamı’nın varlığını haber veren en eski kaynak Evliya Çelebi’dir (1935, s. 355). Fakat O, bu hamam hakkında yalnızca isim vermekle yetinmiştir. Hemen hemen aynı döneme rastlayan 1650 tarihli bir AŞMS kaydına göre eser Eyyüboğlu vakıfları arasında yer almaktadır (Güzelbey, 1984, s. 71). Bu, bize İki Kapılı Hamam’ın Eyüboğlu Camii ile birlikte yapılmış olabileceğini işaret etmesi bakımından önemli gözükmektedir. Eyüboğlu Camii’nin ta¬rihinin Eyyubilere kadar gitmesi (13. yüzyıl başları) ihtimaline binaen, bu eserin de aynı zamanda yapılmış olabileceğini söyleyebiliriz. Hamamın soğukluk kısmının yıldız tonozu ile Eski Hamamın (15. yüzyıl veya daha öncesi) soğukluk kısmının tonozunun aynı olması da, İki Kapılı Hamamın tarihinin çok eskilere dayandığını işaret etmektedir. Eser hakkında Şer’i Mahkeme sicillerinde daha başka bilgiler var ise de (Güzelbey- Yetkin, 1970 s. 55.), bunlar onun tarihine ve banisine ışık tutmaktan uzaktır.Hamamın içinin görünmemesi için yapılan ön mekânın iki ucuna birer kapı konul¬ması dolayısıyla esere İki Kapılı Hamam denilmiştir.
Bu hamamın da yarıdan fazlası ısı kaybını önlemek ve akar su kotuna erişebilmek için yerin altına gömülmüştür. Bu sebeple beşik tonozla örtülü giriş mekânının iki tarafından merdivenlerle inilerek hamama ulaşılmaktadır. Gayet sade bir kapıdan geçilerek soğukluk kısmına ulaşılmaktadır. Soğukluk, haçvari bir plân arz etmekte olup dört kenarda yer alan sathî eyvanlar beşik tonozla, kare plânlı ana Hacım ise yıldız tonozla örtülmüştür. Yıldız tonoz 2.20 m. kalınlıktaki gömme köşe ayaklarına istinat etmektedir. 11.00 x 11.00 m. ölçüsündeki soğukluktan bir kapıyla yine doğu batı istikametinde uzanan dar bir ara mekâna geçilmekte, buradan da ılıklığa ulaşılmaktadır. Kuzey-güney yönünde uzanan ve beşik tonozla örtülmüş bulunan ılıklık 3.20 m. genişliğe ve 8.00 m. uzunluğa sahiptir. Kuzeydeki aramekânın benzeri batıda da tekrarlanmış, böylece hem hela ve usturalık için mekânlar elde edilmiş, hem de ısı kaybı en aza indirilmiştir. Ilıklığın doğusuna yerleştirilen sıcaklık, Türk hamamlarında en çok gördüğümüz haçvari plânı tekrarlamaktadır. Buna göre sekizgen plânlı sıcaklığın büyük bir kubbeyle örtülü göbek kısmının dört tarafında birer eyvan, köşelerde ise birer oda bulunmaktadır. Odalar kubbe ile, eyvanlar beşik tonozla örtülmüştür. Kubbelere geçiş pandantiflerle sağlanmıştır.
Kale Hamamı: Yapının herhangi bir kitabesi olmayıp 16.yüzyıla tarihlendirilmektedir. Hamama giriş güneybatı köşesinden yapılmaktadır. Üç basamaklı bir girişten asıl mekana ulaşılmaktadır. Asıl mekan soğukluk, ılıklık,sıcaklık ve külhandan oluşmaktadır. Yapının girişi sivri kemerli olup soğuklukta bir tane havuz yer almaktadır. Sıcaklıkta göbek taşı sekizgendir. Yapının üst örtüsü kubbedir.
Keyvanbey Hamamı: Yapıda herhangi bir kitabeye rastlanılmayıp plan özelliğine baktığımızda yapının 17.yüzyılın ilk yarsında inşa edildi sanılmaktadır. Banisi hakkında da çeşitli rivayetler olmakla beraber en güçlüsü Keyvan Bey'in çok varlıklı biri olduğu ve bu hamamında inşasında rol oynadığıdır. Çeşitli dönemlerde onarımlar geçiren hamamın plan özellikleri ise; Soğukluk,ılıklık,sıcaklık ve külhandan oluşmaktadır. Soğuk kısmının ilk inşasında kubbeyle örtülü olduğu tarihi kaynaklardan kesinlik kazmıştır ama mimarisi hakkında bilgile tarihi kaynaklarla sınırlı kalmıştır. Şahıs mülkiyetinde olan hamam 2000 yılından beridir ki kahvehane vazifesi görmektedir. Sıcaklık kısmı ise hamam işlevini yerine getirmektedir.
Naip Hamamı: Tekke,Türbe ve Mescidiyle birlikte bir külliye halinde inşa edilen yapı Ayıntab Vakıf Defterindeki kayıtlardan yola çıkarak 16.yüzyılın ilk çeyreklerinde yapıldığı sanılmaktadır. Naip Hamamı Gaziantep'in en eski yerleşim yerlerinden biri olan Tabakhane semtinde inşa edilmiş olup bölgedeki hamamlar içerisinde en az değişikliğe uğramış hamamlardandır. Gaziantep'teki birçok hamam gibi sokak seviyesinden aşağıda yapılmış böylece hamamın daha fazla ısınmasına olanak sağlanmıştır. Hamamların sokak seviyesinden aşağıda yapılmasının bir diğer nedeni ise; kubbelerin beden duvarlarına yoğun baskı uygulamamasıdır. Naip Hamamı doğu-batı doğrultusunda uzanıp dikdörtgen bir plan şeması arz etmektedir. Yapıya kuzeyde sade bir şekilde yapılmış kapıdan giriş yapılmaktadır. Soğuk kısmı kare planlı ve üzeri kubbeyle örtülüdür. Kubbeye geçişlerde Türk üçgeni yada pandantif denilen geçişler kullanılmıştır. Soğukluk ile Ilıklık arasında bir ara mekan yapılmış olup bu mekanın üst örtüsü ise; beşik tonozdur. Ilıklık mekanı kuzey-güney doğrultusunda dikdörtgen olarak yapılmıştır. Sıcak kısmı ise simetrik bir plan sergilemektedir. Ortada sekizgen bir göbek taşı doğusunda ve batısında ise; bir eyvan yer almaktadır. Eyvanların her iki tarafına iki halvet yerleştirilmiştir. Halvetlerin üzeri ise; kubbeyle örtülmüştür. Sıcaklığın batısında ise külhan yer alır. Naip Hamamı tezyinat olarak da dikkat çekmektedir. taban döşemelerindeki siyah, beyaz ve kırmızı renkli geometrik kompozisyonlar iç mekana hareketlilik kazandırmıştır.
Şehitler Hamamı: Hamamın yapım tarihi kesin olarak bilinmemekle beraber 19 yüzyılda yapıldığı düşünülmektedir Sadece erkekler için çalışan bölümü bulunmaktadır. Ana mekana eklerle genişletilmiş ve onarım geçirmiştir. Kare planlı olan soğukluk odası nişlerle genişletilmiş olup, ortasında sekizgen bir havuz yer almaktadır. Bu mekan ortasında aydınlık feneri bulunan kubbe ile örtülüdür. Hela soğukluk ile ılıklık arasındaki koridorun bir ucundadır. Üç bölümden oluşan ılıklık ortasında kubbeli merkezi bir mekanla iki tarafında simetriktir. Sıcaklık dört eyvan ve dört halvet hücreli haçvari planlı olup, orta sofa kubbe ile örtülüdür. Bütün bölümleri günümüze ulaşan hamam çalışır durumdadır.
Şıh ( Fethullah ) Hamamı: Hamacı Mahallesi ile Kepenek Mahallesi arasındadır. Şıh Camiisinin batısındadır.Bütün bölümleri ile günümüze ulaşmış ve çalışır durumdadır. Hamamın soğukluğuna Güney yöndeki basık kemerli sokak kapısından on bir basamak inilerek ulaşılır. Soğukluk odası kare planlı olup, dört tarafı nişlerle genişletilmiştir. Ortasında sekizgen bir havuz vardır. Üstü kubbeyle örtülüdür. Kubbeye geçiş pandantiflerle sağlanmıştır. Soğukluğun kuzeyindeki kemerli kapıdan ılıklığa geçilir. Ilıklık bir merkez çevresinde üç eyvanlı olup merkezi mekan dairesel ışık gözlerinin bulunduğu kubbe ile örtülüdür. Helalar ılıklığın güneyindedir. Sıcaklık üç eyvan, dört halvet hücre planlıdır. Kubbe ile örtülü olan merkezi mekan yıldız biçiminde şekillenen ışıklıklarla aydınlanmaktadır. Su deposu ve külhan sıcaklığın devamında olup, külhan kaynağı belli olmayan su ile doludur. örtülüdür. Soğukluğun ortasına denk gelen ve bazalt taştan dilimli yek pare olarak yapılan havuzun yüksekliği yerden yaklaşık 1.30m dir. Soyunma mekanının doğusunda bulunan bir kapıdan helaların bulunduğu aralığa, oradan da merkezi mekanın iki tarafında simetrik olarak bulunan iki eyvanlı ılıklığa geçilir. Sıcaklık ise, ortada altıgen planlı ve üstü kubbeyle örtülü merkezi mekanın etrafında, tonozlu altı eyvan ve kubbeli altı halvetten oluşmaktadır. Su deposu ve külhan ise sıcaklığın devamında yer almaktadır. Günümüzde çarşı olarak işlevlendirilmiş olan hamam, statik olarak sağlam durumdadır.
Tabak Hamamı: Hamamın yapılış tarihiyle ilgili herhangi bir kayıt veya bilgi mevcut değildir. Eserin adının Evliya Seyahatnamesi'nden hamamın 17. Yüzyıldan önce yapıldığı anlaşılmaktadır, iri kesme taştan haç biçimi eyvanlı, tek hamam planındadır. Hamamın soğukluğuna sokaktan basık kemerli bir kapıdan yirmi basamak inilerek ulaşılmaktadır. Soğukluk kare planda dört tarafı nişlerle genişletilmiştir. Ortasında sekizgen bir havuz ve bunun üzerine denk gelen aydınlık fenerinin yer aldığı kubbe ile örtülüdür. Üç tarafında eyvanların yer aldığı ılıklıkta, kubbe örtülü merkezi bir mekan bulunmaktadır. Sıcaklık, dört eyvan ve dört halvet hücreli haçvari planlı ve kubbe ile örtülüdür. Su deposu ve külhan sıcaklığın devamında yer almaktadır. Günümüzde özgün işlevine devam eden hamam statik olarak sağlam durumdadır.