Haftanın tarihine bakış 35

Yılın 35. haftasının önemli olayları;

1. Kurtuluş Savaşı, Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın 26 Ağustos 1922'de sabaha karşı verdiği emirle başlattığı Büyük Taarruz ve 30 Ağustos'taki "Başkomutanlık Meydan Muharebesi" zaferiyle sonuçlandı.

Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Türk ordusunun Kurtuluş Savaşı'nda kazandığı en önemli zaferin arifesinde, 30 Ağustos sabahında Zafertepe Çalköy'de birliklere taarruz emrini verdi. Onun bizzat yönettiği Dumlupınar'daki meydan muharebesinde kahraman Mehmetçik, Yunan birliklerini Allıören, Keçiler, Kızıltaş Deresi yolunun iki yanında tamamen sarıp imha etti.

Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi 30 Ağustos'ta zaferle noktalandı.

Mustafa Kemal Paşa, zafer sonrası 1 Eylül'de Dumlupınar'da, Batı Cephesi'ndeki tüm subay ve erlere okunmak üzere yayımladığı bildiride, "Bütün arkadaşlarımın, Anadolu'da daha başka meydan muharebeleri de verileceğini göz önünde bulundurarak ilerlemesini ve herkesin akıl gücünü ve yurtseverliğinin kaynaklarını kullanarak, yarışmayı bütün gücüyle sürdürmesini talep ederim. Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri!" emrini verdi.

2. Sığınmacı dramı bir fotoğrafla dünyayı sarstı

Kaçakları taşıyan şişme botun batması nedeniyle 2 yaşındaki Aylan Kurdi, annesi ve erkek kardeşiyle Bodrum açıklarında boğuldu. Kurdi'nin kıyıya vuran cesedine ait görüntü, dünyanın sığınmacı krizine bakışını değiştirdi.

Muğla'nın Bodrum ilçesinden Yunanistan'ın İstanköy Adası'na kaçakları taşıyan şişme bot, Akyarlar Mahallesi ve Aspat açıklarında battı. 8'i çocuk 12 kişinin hayatını kaybettiği olay sonrası ortaya çıkan tablo Türkiye ve dünya kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Doğan Haber Ajansı muhabiri Nilüfer Demir'in çektiği, boğularak hayatını kaybeden çocuklar arasında bulunan 2 yaşındaki Aylan Kurdi'nin kıyıya vuran cesedine ilişkin fotoğraf dünyanın sığınmacı krizine bakışını değiştirdi. Hayatını kaybedenler arasında minik Aylan'ın 3 yaşındaki ağabeyi Galip Kurdi ile annesi Zahidin Kurdi de bulunuyordu.

Faciadan kurtulan baba Abdullah Kurdi, "Bütün dünyanın bizi görmesini istiyorum. Bütün dünyanın gözlerinin bizim üzerimizde olmasını istiyorum. Biz bir felaket yaşamış olabiliriz ama bizden sonraki insanların aynı felaketi yaşamasını istemiyorum" ifadelerini kullandı.

Abdullah Kurdi, kızı, oğlu ve eşini Suriye'nin Ayn el Arap (Kobani) kentinde toprağa verdi.

Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında adliyeye sevk edilen 3 zanlı, "göçmen kaçakçılığı yapmak" ve "bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek" suçlarından tutuklandı.

3. Suriyeli göçmenlerin dramının simgesi oldu

Cansız bedeni sahile vuran 2 yaşındaki Aylan, uluslararası kamuoyunda Suriyeli göçmenlerin yaşadığı dramın simgesi oldu.

Başta Avrupa olmak üzere ABD ve Orta Doğu'dan çok sayıda yetkili, görüntülerin uluslararası basında geniş yer bulması üzerine konuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

İspanya, Fransa, İtalya başbakanları, göçmen sorununun çözümüne yönelik uluslararası alanda adım atılması çağrısı yaptı.

Fransa'da iktidarın yanı sıra ana muhalefetteki Cumhuriyetçiler Partisinin önemli isimleri, Suriyeli çocuğun fotoğrafından derin üzüntü duyduklarını dile getirdi.

4. BM Soruşturma Komisyonu, Mavi Marmara saldırısıyla ilgili hazırladığı 105 sayfalık raporunu 2 Eylül 2011'de Genel Sekreter Ban'a sundu. Raporda, İsrail ordusunun aşırı ve izah edilemeyen güç kullandığı, yolculara kötü muamelede bulunduğu belirtildi. Bunun üzerine Türkiye, İsrail'le diplomatik ilişkilerini ikinci katip düzeyine indirdi ve askeri anlaşmaları askıya aldı  


Benzer Haberler & Reklamlar