Arkeoloji kazılarının 113 yıldır kesintisiz sürdürüldüğü Hattuşa Antik Kenti'nde bulunan yekpare yeşil kayanın, ne kente nasıl ve ne zaman geldiği, ne de niçin kullanıldığı sorularına henüz yanıt bulunamadı. Doç. Dr. Andreas Schachner, "bu taş Hitit döneminde burada kullanılmamış" diyor.
Çorum'un Boğazkale ilçesindeki, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) "Dünya Kültür Mirası" ve "Dünya Belleği" listelerindeki tek antik şehir Hattuşa Antik Kentinde (Hattuşaş), arkeolojik kazı çalışmaları 113 yıldır kesintisiz sürdürülüyor.
Hattuşa'daki yeşil kayanın gizemi merak ediliyor
Hattuşa pek çok tarihi gizem içeriyor. Ancak ünlü tarihi kentteki hiç bir gizem Büyük Tapınak bölgesinde yer alan koyu yeşil renkteki büyük kaya parçası kadar şöhrete sahip değil.
Gizemli yeşil kaya hem yerli ve yabancı turistlerin dikkatini çekiyor hem de kente gelmeyenlerin merakını kabartıyor.
Şimdiye kadar nereden ve nasıl geldiği ya da getirildiği çözülemeyen ve halk arasında "Dilek Taşı" olarak nitelendirilen kaya parçası, renginin yanı sıra büyüklüğü ve parlak yüzeyi ile ilgi görüyor.
Bölgede kazı çalışmaları yüzyılı aşkın zamandır sürdürülmesine rağmen yeşil kayanın arkeolojik olarak "Bulunduğu yere nasıl geldiği, niçin kullanıldığı" gibi sorular henüz yanıt bulmadı.
Doç. Dr. Andreas Schachner: Antik kültürel anlamında özelliğini bilemiyoruz
Hattuşa'daki kazı çalışmalarına başkanlık yapan Doç. Dr. Andreas Schachner, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeşil taşın, bölgedeki taşlardan çok farklı olduğu için dikkat çektiğini söyledi.
Ziyaretçiler tarafından mutlaka ziyaret edilip incelenen taşın özel bir taş olmadığını vurgulayan Schachner, şunları dile getirdi: "Bu taş aslında çok özel bir taş değil. Taşın cinsi serpentinit ya da nefrit (yeşim taşı). Bölgede bulunan bir taş. Yekpare şekilde korunmuş olması dikkati çekiyor. Antik kültürel anlamında özelliğini pek bilemiyoruz. Bu taş bulunduğu yerde kesinlikle kullanılmamış. Taşın sol tarafında yer alan Hitit dönemine ait kapı eşiği bize insanların yürüdükleri tabanın yüksekliğini gösteriyor. Bu taş bu eşiğin bir metre altında duruyor. Dolayısıyla Hitit döneminde burada kullanılmamış. Tapınak bölgesinde Hititlerden sonra her dönemde kullanım olmuş. Burası mezarlık, mesken olarak kullanılmış. Sürekli bir karıştırılma söz konusu. Bu nedenle taşın hangi döneme ait olduğunu kestirmek zor hatta imkansız."
Gazi Nogay - AA