Herakles Kimdir?
I. HERAKLES:
Eski Yunan mitolojisinde Herakles, Roma mitolojisinde Hercules olarak bilinen kahraman, Baş Tanrı Zeus ile Alkmene’nin oğludur. Herakles ismi “Hera’nın ünü” manasını taşıdığı gibi “heros” yani kahraman sözcüğüyle de ilişkilidir.
Herakles gücün, yenilmezliğin ve mücadelenin simgesi olan yarı tanrı yarı insan mitolojik bir kişiliktir. Kalbinde taşıdığı iyilikle insanları bela ve musibetlerden korumayı ister. Hayatı boyunca Tanrıça Hera’nın kendisine karşı duyduğu kin ve kıskançlık ile mücadele eder. Mitolojiye göre Herakles on iki görevini bitirdikten sonra bir kaza sonucu yanar, tüm günahlarından tamamen arınır ve ölümsüzlüğe ulaşır.
HERAKLES’İN ON İKİ GÖREVİ:
Thebai kralı kızı Megara’yı Herakles’le evlendirir ve çocukları olur. Ancak Hera Herakles’in delirmesine neden olur ve bu halde iken öz çocuklarını öldürür. Kahraman kendine gelince büyük bir acı duyar. Herakles Thespios adlı kişinin yanına sığınır ve suçundan arınır. Ancak Hera bunu yeterli bulmamıştır. Apollon kâhini Pythia aracılığı ile Eurystheus’un hizmetine girmesini buyurur. Herakles, Eurystheus tarafından verilecek bu on iki görevini başarıyla tamamlarsa hem suçlarından arınacak hem de ölümsüzlüğe ulaşacaktır. “Herakles’in On İki Görevi” şunlardır.
1-Nemea Aslanı: Bu aslan Yunanistan’da Nemea bölgesine korku salmaktaymış. Herakles okları ve topuzuyla Nemea aslanını yenmeyi denemiş fakat başaramayınca onu boğarak öldürmüştür.
2-Lerna Ejderi: Yunanistan’ın Argos bölgesinde bulunan Lerna bataklığında yaşayan ve dokuz başlı bir yılan olan “Hydra” isimli bu ejderi kahraman sekiz başını keserek, dokuzuncu başını da büyük bir kayanın altına koyarak etkisizleştirmiştir.
3-Erymanthos Yaban Domuzu: Yunanistan’ın Arkadia bölgesinde yer alan Erymanthos dağında yaşayan korkunç yaban domuzunu Herakles ağ yardımı ile yakalamıştır.
4-Kyreneia Geyiği: Tanrıça Artemis ile Tanrı Apollon tarafından korunan altın boynuzlu ve tunç ayaklı bu geyiği yakalamak için Herakles bir yıl uğraşmış, sonunda okla yaralayarak onu getirmeyi başarmıştır.
5-Stymphalos Gölünün Kuşları: Yine Arkadia bölgesinde bulunan Stymphalos gölünde gaga ve pençeleri tunçtan olan kuşlar insan etiyle beslenmektedirler. Herakles, Tanrıça Athena’dan aldığı zillerle kuşları korkutmuş ve oklarıyla onları öldürmüştür.
6-Augias’ın Ahırları: Elis kralı Augias’ın sürüleri o kadar fazlaymış ki ahırları dağ gibi biriken gübrelerden kullanılmaz olmuş. Herakles Alpheios ve Peneios ırmaklarının yatağını değiştirerek ahırları bir günde temizlemiştir.
7-Girit Boğası: Girit kralı Minos’un beyaz boğası Tanrı Posedion tarafından delirtilince bütün ekinleri yemeye başlamış, sonunda Girit’te büyük kıtlık görülmüştür. Herakles onu boynuzlarından tutarak yakalamış ve Yunanistan’a götürmüştür.
8-Diomedes’in Atları: Trakya kralı Diomedes’in insan eti yiyen atları varmış. Herakles Diomedes’i öldürüp etini atlara yedirince hayvanlar ehlileşmiştir. Kahraman sonra bu atları alıp getirir. Kimilerine göre ise atları Olympos dağında vahşi hayvanlara parçalatarak öldürür.
9-Hippolyte’nin Kemeri: Amazonlar kraliçesi Hippolyte’nin tanrı Ares’in armağanı olan büyülü bir kemeri varmış. Herakles Hippolyte’yi öldürerek büyülü kemeri almayı başarmıştır.
10-Geryoneus’un Sürüleri: Dünyanın batı ucunda Okeanos ırmağının kenarında Dev Geryoneus büyük sığır sürülerini otlatmaktaymış. Herakles, Tanrı Helios’tan aldığı altın sandalla Okeanos ırmağını geçer ve Dev Geryoneus’u öldürerek sığırlarını alıp götürür.
11- Batı Kızlarının (Hesperidler’in) Altın Elmaları: Tanrı Zeus, Tanrıça Hera’ya düğün armağanı olarak büyülü elmalar verir. Bunları batılı kızlar ve bir ejderha korumaktadır. Herakles dünyayı sırtında taşıyan Atlas’ın yardımıyla büyülü elmaları alır.
12-Kerberos’un Getirilmesi: Yer altı dünyası Hades’e bekçilik eden bir köpek olan Kerberos’u Tanrı Hermes ve Tanrıça Athena’nın yardımı ile Herakles yer altı dünyasından getirir.
HERAKLES HEYKELİNİN ÖZELLİKLERİ
Herakles Heykeli, dünya heykelcilik tarihinin en büyük şahsiyetlerinden biri olan Lysippos tarafından, bronz orijinali M.Ö. 330-320 yıllarında yapılan “Herakles Farnese” isimli eserin Roma dönemi kopyasıdır. Söz konusu eserin 60’a yakın kopyası bulunmakta, küçük bronzlarda da defalarca tekrarlandığı görülmektedir. Heykelde hüzünlü, içe dönük ve patetik ifade, Geç Klasik-Erken Helenistik dönemlerin başlıca özelliklerinden biridir.
Herakles Heykeli’nde gövdenin üst bölümü ile baş, öne ve sol omuza doğru eğik durumdadır. Saç ve sakal gür kıvırcık buklelidir. Herakles sol kolunun altında üzerinde Nemea aslanı postu bulunan sopasına dayandığı için gövde “s” kıvrımlıdır. Gövde adaleleri belirgin durumda olmakla birlikte bu belirginlik göğüs ve karında güçlü bir şekilde hissedilmektedir.
Prof.Dr. Jale İNAN Herakles Farnese’nin dünya çapında önemli repliklerini incelemiş, sanat kalitesiyle bu eserin diğer repliklere göre üstün olduğunu belirtmiştir. Bu nedenle Herakles heykelinin “Perge Herakles Farnese’si” adıyla anılmasını teklif etmiştir.
II. Herakles: Mitolojik kahraman.
Latincedeki karşılığı Hercules’tir.
Hesiodos’a göre Zeus ile ölümlü bir kadın olan Alkmene’nin oğludur.
Homeros ise onun ‘güzel surlu Thebai’de doğduğunu yazar.
Ömrü boyunca Hera’nın düşmanlığı ile mücadele etmiş, pek çok kente adını vermiş, kahramanı olduğu pek çok söylence ile sonraki kuşakları derinden etkilemiştir.
III. Herakles: Herakles, Theogonia'nın doğrudan doğruya konusu olan tanrı kuşaklarıyla ilişkili olmadığı halde, epey önemli bir yer tutar yapıtta.
Birçok kez adı geçer, bunun asıl nedeni de yapıtın uzun uzadıya tanımladığı azman yaratıklardan, canavarlardan kimisinin Herakles'çe alt edilmesi, ayrıca Tanrıça Hera'nın kin ve kıskançlığına hedef olmasıdır.
Herakles'in Zeus ile Alkmene'nin oğlu olduğu Theogonia’nın sonunda baş tanrının evlenmelerine ayrılan bölümde söylenir, ama ondan önce yiğidin işlerinden Geryon'u (ya da Geryoneus), Lerna bataklığının Hydra'sını ve Nemeia aslanını alt etmesinden söz edilmişti.
Yapıtın en önemli ara bölümlerinden olan "Prometheus" bölümünde de yiğidin adı şöyle geçer: Zeus'un ceza olarak bir sütuna bağlayıp karaciğerini bir kartala gün be gün kemirttiği Prometheus bu işkenceden Herakles'in eliyle kurtulur.
Bu dört işten ancak yukarıda sözü geçen üçü Herakles'in yiğitliklerinden sayılır, efsane Herakles'in öbür dokuz işine değinmez Bunlar da uzun uzun anlatılmaz. Bu üç yiğitliği şöyle özedeyebiliriz:
1) Nemeia aslanı: Typhon'la Ekhidna canavarlarından doğma bu aslan Yunanistan'ın Nemeia bölgesini kasıp kavuruyormuş; yiğit onu oklarıyla ve topuzuyla alt edemeyince, kolları arasına almış ve elleriyle boğazını sıkarak boğmuş. Bin zorla yüzdüğü postunu da kendine zırh etmiş.
2) Lerna ejderi: Dokuz kafalı bir yuan olan “hydra" adlı ejderi Hera Argos bölgesindeki Lerna bataklığına salmıştı. Herakles zehir saçan kafalarım bir bir koparmış ve ölümsüz olan kafasını da koca bir kayanın altına gömmüş.
3) Geryon'un sürüleri: Dünyanın batı ucunda, Okeanos ırmağının bir adasında Geryon adlı dev büyük sığır sürülerini otlatmaktadır. Herakles oralara kadar gelir, Cebelitarık Boğazı'nı geçer ve geçtiği yerde bir anı bırakma amacıyla oraya bir sütun diker (Yunanlar Cebelitarık Boğazı'na Herakles Sütunları derlerdi). Ama Okenaos ırmağını aşmakta güçlük çeker, Libya çölünde yürürken fazla sıcaktan dolayı Tanrı Helios'a içerler ve onu oklarıyla tehdit eder, Güneş de ona Okeanos'u geçmesi için sandalnım verir. Yiğit böylece dev Geryon'un bulunduğu adaya çıkar, bekçisi olduğu sürüleri çalabilmek için önce Geryon'u öldürür, sonra Galya, İtalya ve Trakya yoluyla Yunanistan'a döner, sürüleri Eurystheus'a verir.
IV. Herakles: Helene kadın olarak neyse, Herakles de erkek olarak odur, yani Yunan ve Latin mythos yazarlarını sonsuzca esinleyen efsanelik bir kişi. Ne var ki Grek boylarının ve özellikle Dor'ların kahramanlık görüş ve anlayışlarını kişiliğinde toplayan Herakles bir çeşit ulusal kahraman olmuştur. İnsanın doğaya karşı yenilmez saldırma ve dayanma gücünü simgeler. Yaptığı işler hep iyiye dönüktür, doğanın insanın başına saldığı afet ve musibetleri yok etmekle insanlığa sonsuz iyiliği dokunur. Oysa kendisi trajik bir kişidir: Kahraman olmayı kendi seçmemiştir, tanrı vergisi kuvvetinden de zevk duymaz, tersine onu dizgine vuramadığı için, istemeyerek suç işler ve dengeyi bir türlü bulamayıp kendinden geçer, çıldıracak gibi olur. Herakles'e bütün işleri, kahramanlıkları zorla yaptırılır, Herakles köledir, insafsız bir efendinin buyruğunda ömrü boyunca çalışmak onun kara kaderidir. İlk doğduğu günden beri peşini bırakmayan Hera'nın kin ve öfkesi son demine kadar da rahata kavuşturmaz onu. Tam isleri bitmişken korkunç bir yanlışlık yüzünden cayır cayır yanar ve ölür. Ama böylece büsbütün arınıp ölümsüzlüğe kavuşur.
1. ADI.
Asıl adı Alkides, yani dedesi Alkaios'tan gelme bir soyadıdır. Sonra Pythia kahini adını değiştirir, Herakles kor. Herakles adının "Hera'nın ünü" anlamına geldiğini İleri sürerlerse de "heros" yani kahraman sözcüğü ile ilişkisi daha akla yakındır.
2. SOYU.
Herakles'in anası Alkmene'de, ölümlü babası Amphitryon'da Perseus'la Andromeda soyundandırlar (Tab. 13). Zeus, Alkmene'nin atası Danae ile birleştiği gibi, Alkmene'yi de aldatarak elde eder. Aynı gece Alkmene Herakles ve İphikles'e gebe kalır (Alkmene, Amphitryon).
3 HAYATI.
Alkmene gebe kalır kalmaz tanrıça Hera ona karşı korkunç bir kıskançlık beslemeye başlar. Zeus'a söz verdirir ki Perseus soyundan ilk doğacak çocuk, insanlar üzerinde büyük bir egemenlik kuracaktır. O sırada Sthenelos'un karısı yedi aylık gebeydi, Hera kızı ebe tanrıça Eileithyia'ya onu yedi aylıkken hemen doğurtur ve Alkmene'nin doğumunu geciktirir. Böylece Perseus soyundan ilk doğan erkek Herakles değil, Eurystheus olur (Eurystheus).
Hera Herakles'in elinden haklarını almakla kalmaz, sekiz aylık olup ikizi İphikles'le birlikte beşiğinde yattığı bir gün iki kocaman yılan gönderir çocukları boğmak için. Iphikles avaz avaz bağırdığı halde, Herakles yılanlara sarılır ve her elinde bir yılanı boğazından sıkıp boğar.
Herakles üstün bir eğitim görür: Amphitryon ona araba kullanmasını, Eurytos ok atmasını, Linos da güzel saz çalmasını öğretirler.
Delikanlılık çağına gelince boyu boşu ve gücü olağanüstüdür. On sekiz yaşında Amphitryon'un sürülerini beklerken, babasının ve kral Thespios'un ülkesinde korku salan
Kithairon aslanını öldürür. Thespios da karşılık olarak elli kızıyla yatmasını sağlar yiğide. Ne var ki avdan her gece yorgun argın dönen yiğit yatağına giren kızların hep başka olduğunu anlamamış. Bu kızlardan elli tane oğlu olmuş (Thespios).
Bundan sonra Thebai'lileri haraca kesen Orkhomenos kralı Erginos'la dövüşüp onu öldürmüş. Thebai kralı Kreon ödül olarak kızı Megara'yı vermiş yiğide. Bu kadından da epey çocuğu olmuş Herakles'in, ama günün birinde Hera yiğidin cinnet getirmesini sağlamış, kendi çocuklarını bir bir öldürmüş. Yiğit kendine gelince, Thespios'un yanına sığınmış ve kendini bu suçlarından arındırmış, ama Hera bununla da yetinmemiş, Apollon kâhini Pythia aracılığıyla yiğidin gidip Eurystheus'un hizmetine girmesini bildirmiş. Suçlarının kefareti olacak bu on iki yıllık hizmeti başarıyla sona erdirirse, ölümsüzlüğe kavuşacakmış.
4. HERAKLESİN ON İKİ İŞİ.
Aşağıda sayacağımız işleri Herakles yalnız kollarının gücü ve silah olarak elinden hiç ayırmadığı topuzuyla başarmıştır:
Nemea aslanı. Typhon'la Ekhidna canavarlarından doğma bu aslan Yunanistan'da Nemea bölgesini kasıp kavuruyormuş; yiğit onu okları ve topuzuyla alt edemeyince, kolları arasına almış ve elleriyle boğmuş. Bin zorla yüzdüğü postunu da kendine zırh etmiş.
Lerna ejderi. Dokuz kafalı bir yılan olan "hydra" adlı ejderi Hera Argos bölgesindeki Lema bataklığına salmıştı. Herakles zehir saçan kafalarını bir bir koparmış ve ölümsüz olan kafasını da kocaman bir kayanın altına gömmüş.
Erymanthos yaban domuzu. Arkadia'nın Erymanthos dağında korkunç bir yaban domuzu varmış, Eurystheus bu hayvanın kendisine diri olarak getirilmesini buyurmuş. Herakles de aylarca izlemiş canavarı; o sırada da dağdaki at adam Pholos'un konuğu olmuş. Bir gün at adamlarla tartışmaya girip birçoklarını öldürmüş. Sonra yaban domuzunun peşine düşüp onu bir ağ içinde yakalamış. Eurystheus hayvanı görünce korkusundan bir fıçının içine saklanmış.
Kyreneia geyiği. Altın boynuzlu, tunç ayaklı bu geyik Apollon'la Artemis'in koruduğu sihirli bir hayvanmış. Herakles onu tam bir yıl kovalamış, sonunda okla yaralayarak onu yakalamış ve omuzlarına yüklenerek götürmüş, Eurystheus'a vermiş.
Stymphalos gölünün kuşları. Gene Arkadia'da Stymphalos gölünün üstünde gagalarıyla pençeleri tunçtan, insan etiyle beslenen korkunç kartallar varmış; Athena tanrıça, Herakles'e bu kuşları ürkütmek için ziller vermiş, Herakles de oklarıyla canavarları öldürmeyi başarmış.
Augias'ın ahırları. Elis kralı Augias'ın ahırları dağ gibi üst üste yığılan gübreden
kullanılmaz olmuş ve gübresiz kalan toprağı da bet bereketini yitirmişti. Eurystheus yiğidi küçük düşürmek için bu ağılları temizlemesini buyurmuş. Herakles de Alpheios'la Peneios ırmaklarının yataklarını değiştirerek sularını oradan geçirip temizlemiş ortalığı. Ama bu iş için sürülerinin onda birini vereceğini söyleyen Augias sözünde durmamış,
Herakles de kralı oğullarıyla birlikte öldürmüş.
Girit boğası. Girit kralı Minos bir beyaz boğasını Poseidon'a kurban etmek istememişti, tanrı da öç almak için boğayı kudurtmustu. Hayvan Girit ekinlerini yok ediyor, ülkeyi açlıkla karşı karşıya bırakıyordu. Herakles bu azgın boğayı boynuzlarından yakalayıp Yunanistan'a götürmeyi başarmış. Orada boğa serbest bırakıldıktan sonra Marathon kapılarında Theseus'un eline geçmiş.
Diomedes'in atları. Trakya kralı Diomedes'in insan eti yiyen atları varmış. Herakles Diomedes'le çarpışır, onu öldürüp ölüsünü atlarına yedirir. Sonra da ehlileşen hayvanları
Mykenai'ye getirir, ya da başka bir anlatıma göre Olympos dağında vahşi hayvanlara parçalatır.
Amazon'lar kraliçesi Hippolyte. Eurystheus'un kızı Admete, yiğitten Amazon'lar kraliçesi Hippolyte'nin büyülü kemerini ister. Ares'in Hippolyte'ye armağanı olan bu kemeri almak için Herakles Amazon'lar kraliçesini öldürmek zorunda kalır. Dönüşte yiğit Troya'ya uğrar, Laomedon'un kızı Hesione'yi deniz canavarının elinden kurtarır, ama Laomedon söz verdiği atları teslim etmeyince, yiğit öç alacağını söyleyerek Troya'dan ayrılır (Laomedon, Hesione).
Geryoneus'un sürüleri. Dünyanın batı ucunda, Okeanos ırmağının bir adasında Geryoneus büyük sığır sürülerini otlatmaktaydı. Herakles oralara kadar gelir, Cebelüttarık boğazını geçer ve anı olarak geçit yerine iki sütun diker (Cebelüttarık boğazına Yunanlılar Herakles sütunları derlerdi). Herakles Okeanos ırmağını geçmekte güçlük çeker, Libya çölünü geçerken Helios'a fazla sıcaktan ötürü kızdığı için tanrıyı oklarıyla tehdit eder, Güneş de ona Okeanos'u geçmek için altın sandalını verir. Yiğit böylece dev Geryoneus'u, sürülerin bekçilerini öldürür ve sığırları alıp götürür. Galya, İtalya ve Trakya yoluyla Yunanistan'a döner ve sürüleri Eurystheus'a verir (Geryoneus.)
Batı kızlarının altın elmaları. Hera'nın Zeus'la evlenirken düğün hediyesi olarak aldığı bu büyülü meyveleri Batı kızlarının bahçesinde nympha'lar ve bir ejder korumaktaydı. Herakles Nereus'tan izlemesi gereken yolu öğrendikten sonra, Batı kızlarının bahçesini bulur, orada dünyayı omuzlarında taşıyan Atlas'ı bir süre bu yükünden kurtarır ve elmaları almaya gönderir. Dev altın elmaları getirir, ama dünyanın yükünü bir daha omuzlarına almayı istemez. Herakles onu aldatarak kaçar ve elmaları Athena'ya adar.
Kerberosun ölüler ülkesinden kaçırılması. Herakles'in başardığı en zor is budur. Hermes ve Athena'nın yardımıyla, hiçbir ölümlünün geri gelmediği yeraltı ülkesine iner, orada bağlı bulunan Theseus'u kurtarır ve Kerberos köpeğini alıp yeryüzüne kaçırır.
Eurystheus bu azmanı görünce ödü kopar, yiğit de köpeği Hades'e geri götürüp bırakır. Bunlar Herakles'in başlıca on iki isidir, ama basanları bununla bitmez, çilesi de
ii737j tükenmez. Thebai'ye dönüşünde birinci karısı Megara'yı arkadaşı İoalos'a verir, sonra
kral Eurytos'un düzenlediği bir ok yarışmasını kazanır, ama kral bu yarışmanın ödülü olan kızı İole'yi ona vermez. Herakles öfkeye kapılarak Eurytos'un oğlu İphitos'u öldürür. Bu suçtan arınmak için Lydia kraliçesi Omphale'nin hizmetine girer: Bu kadın Herakles'i köle haline getirir, kadın kılığına sokup yün eğirmesini sağlar. Ne var ki bu sırada yiğit Kalydon avına ve Argonautlar seferine de katılabilir. Omphae'den kurtulunca Troya'ya gidip Laomedon'u öldürür. Olympos tanrılarının devlere karşı savaşlarına katılır, Augias'tan öcünü alır, onu arındırmak istemeyen kral Neleus'a karşı savaşır, Sparta'ya karşı bir saldırıya girişir vb. Sonra Kalydon'a gidip Deianeira ile evlenir, ama önce talibi ırmak tanrı Akheloos'la dövüşmek zorunda kalır. Kaynatası Oineus'un şarap sunucusu Eunomos'u kaza ile öldürdükten sonra, gene sürgüne gitmek durumuna düşer, giderken karısı Deianeira at adam Nessos'un saldırısına uğrar. Yiğit oklarıyla onu yaralayınca Nessos ölmeden Deianeira'ya büyülü bir iksir verir Trakhis'e yerleşen Herakles Eurytos ve oğullarını öldürmekle sözünde dıurmayan kralı cezalandırmış olur, kızı İole'yi de alır. O sırada Deianeira'dan yeni bir gömlek ister. Kıskançlık içinde kıvranan Deianeira da ona Nessos'un kanına bulanmış iksirle ıslattığı gömleği gönderir. Yiğit gömleği sırtına geçirir geçirmez korkunç acılarla yanmaya başlar, Deianeira haberi alınca kendini asar, oğlu Hyİlos babasının son buyruklarına uyarak yiğidi Oita dağının tepesinde kurulmuş bir odun yığınında yakar. Zeus'un oğlu Herakles'i kaçırıp Olympos'a götürdüğü ve Hebe ile evlendirip ölümsüzlüğe kavuşturduğu anlatılır.
Fizik ve moral gücün, kahramanlığın simgesi olan Herakles hem kahraman, hem de tanrı olarak tapım görmüştür. Çok içen, çok yiyen canlı ve iyi kalpli bir dev olarak tanımlanan Herakles Greklerin gözünde kötüleri, sözünde durmayanları cezalandıran, insanın başına gelen afet ve belaları alt edip yenen yiğitlik ve yüreklilik simgesidir. Heraklesoğulları denilen dolleriyle bütün Peloponez'e egemen olmuş, böylece Yunanistan yarımadasının atası sayılmıştır.
Herakles'in adı hemen her destan ve şiirde geçerse de, kişiliğini ozanlardan çok tragedya yazarları işlemiştir. Bütün öykülerini buraya almamıza olanak bulunmayan Herakles'in rol oynadığı bütün olaylar, adları başka maddelerde geçen kişilerle ilgili olarak anlatılmıştır.