Hilton, 2019 haziran ayında 100. yılını kutluyor. Hilton oteller zinciri, konaklama sektöründe bir asrı devirirken, Hilton İstanbul Bosphorus, hoş geldiniz kahvesi ile Hilton markasına Türk misafirperverliğini sokmayı başaran otel oldu. Hilton İstanbul Bosphorus'un bir özelliği de restorasyon, arkeoloji ve müzecilik teknolojilerini aynı çatı altında buluşturan Heritage İstanbul'un ilk 4 yılına damga vurması oldu.
Bulunduğu her ülkede hayatlara dokunan, yaşam standartlarına bambaşka bir boyut kazandıran Hilton, konaklama sektöründeki 100. yılını kutlamaya hazırlanıyor.
Geride bıraktığımız yüzyılda, tek bir otelden 5 bin 700'den fazla otel sayısına ulaşan; 113 ülkede 17 alt markasıyla her geçen gün daha da büyüyen Hilton, Doğu ile Batı arasında köprü görevi gören İstanbul'a ise 1955 yılında giriş yaptı.
Bulunduğu her ülkede öne çıkan oteller arasına girmeyi başaran Hilton markasının, Türkiye'deki en eski tarihli konaklama adresi, Hilton İstanbul Bosphorus.
Modern konaklama endüstrisinde öne çıkan markalar arasında devleşen Hilton, girişimci yaklaşımı ile sosyal hayat, yeme-içme kültürü, Türkiye'nin tanıtımı ve ekonomi üzerinde önemli etkiler bıraktı. Türk turizminin köşe taşlarından biri olan İstanbul Hilton'un açıldığı günden bu yana, hem ülke ekonomisi hem de İstanbul'daki sosyal hayat üzerinde önemli etkileri oldu.
Hilton Üst Sınıf Otellerden Sorumlu Türkiye Bölge Müdürü Armin Zerunyan "Bundan 64 yıl önce 1955 yılının haziran ayında Conrad Hilton'un, Avrupa'da genişleme planının bir parçası olarak hayata geçirdiği İstanbul Hilton, işletmesinin daha ilk yılında Türkiye'ye gelen yabancı turist katlanarak artmasını sağladı. Geçen yıllar içinde ise Hilton ve Türkiye arasında özel bir bağ oluştu. Otelimiz şehrin sosyal hayatını ve alışkanlıklarını değiştirdi. Hem iş hayatı hem de sosyal buluşma ve etkinliklerin önde gelen adresi oldu" dedi.
1955 yılından bu yana Türk misafirperverliğinin elçisi görevini üstlenen Hilton İstanbul Bosphorus'un ve genel olarak Hilton'un dinamizmine ve geleceğe yatırım yapan bir marka olduklarına dikkat çeken Zerunyan "Hilton kadın istihdamının artmasına da çok önem veriyor. HiltonShe, Women in Leadership gibi birçok program ve eğitim modülü ile kadın çalışanların ve kadın yöneticilerin arttırılması hedefleniyor. Ayrıca dünyanın en zengin online eğitim portallarından biri olan Hilton Üniversitesi ile takım arkadaşlarımıza yatırım yapıyoruz ve kendilerine geliştirmeleri için ciddi eğitim imkanları sunuyoruz" dedi.
İlklerin oteli Hilton İstanbul Bosphorus'un Hilton Etkisi'nde rolü büyük
İstanbul Hilton'un balo salonu, otelin açıldığı dönemde kutlamaların yapılabileceği, bölge halkının düğünleri ve özel günlerini kutlayabileceği en geniş mekan haline geldi. Otelin yeme içme mekanları kısa sürede en sık tercih edilen buluşma noktaları olmaya başardı. Büyük düğünler, balolar, ilk yuvarlak masa toplantısı, ilk fuarlar, defileler, güzellik yarışmaları burada yapıldı. "Happy Hour" uygulaması ilk kez burada gerçekleştirildi. Günümüzün klasikleşen 5 Çayı seremonileri de İstanbul Hilton'la birlikte şehir hayatının vazgeçilmezlerinden biri oldu.
Conrad Hilton: Hoş geldiniz kahvesi İstanbul Hilton'da başladı
1957 yılında kaleme aldığı Be My Guest adlı kitabında Conrad Hilton "Türkiye'de bir fincan kahve içmenin özel bir önemi vardır. Bu bana yerli bir kahvecide ufak bir fincan kahve ikram edilirken açıklandı. 'Benimle bir fincan kahve içtikten sonra' dedi beni ağırlayan kişi 'kırk yıllık bir arkadaşlık sözü vermiş olursun.'" Kahve ve arkadaşlık arasında kurulan bu bağ Conrad Hilton'un o kadar hoşuna gitti ki, o günden sonra İstanbul Hilton'da başlayan "Hoş geldiniz kahvesi" uygulaması zamanla dünyanın dört bir yanındaki Hiltonlara yayıldı.