Arkeolojik Kazıların Başkanlığını yürüten Dr. Mehmet Top, ziyarete kapalı Hoşap Kalesi'nde yakında yeniden arkeolojik kazılara başlayacaklarını söyledi.
Van'ın Gürpınar ilçesine 40 kilometre uzaklıkta Güzelsu Mahallesi'nde, 1643 yılında Mahmudi Süleyman tarafından yaptırılan Hoşap Kalesi'nde 11 yıldır sürdürülen kazılarda bugüne kadar yüzlerce çeşitli bulgu gün yüzüne çıkarıldı.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Top, ziyarete kapalı Hoşap Kalesi'nde yakında yeniden arkeolojik kazılara başlayacaklarını söyledi.
Sarp kayalıklar üzerine kurulu bulunan ve kartal yuvası görünümü ile bölgenin en önemli cazibe merkezleri arasındaki Hoşap Kalesi, yer yer meydana gelen yıkımların yarattığı tehlike nedeniyle 2005 yılında Van Valiliği tarafından ziyarete kapatıldı.
2007 yılında ise Van YYÜ Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Top'un verdiği projenin kabul edilmesi üzerine kalede kazı ve restorasyon çalışmalarına başlandı.
Van-Hakkari karayolu üzerinde, ihtişamlı yapısıyla dikkat çeken 375 yıllık kalede 11 yıllık süre içerisinde birçok önemli bulguya ulaşıldı. Hem mimari hem de günlük yaşamla ilgili yüzlerce çeşit bulguyu gün yüzüne çıkardıklarını anlatan Dr. Mehmet Top, şöyle konuştu: "Hoşap Kalesi'nde kazı çalışmaları dışında Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın destekleriyle 2 defa restorasyon çalışması yapıldı. İlki 1987-88 yılları arasında basit onarımlar şelinde gerçekleşti. 2010 yılında ise dış surlarda gerçekleşen bir çalışma. 2007-2017 yılları arasındaki kazı çalışmalarımızda ise önemli bulgulara ulaştık. Mescit kısmı, selamlık, seyir köşkü, harem bölümü ve diğer birimler yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı. Onun hemen yanında zindan yapıları, hamam yapıları, mutfak birimleri ortaya çıktı. Ve burada önemli bir bulguyu da mutfak birimleri içiresinde elde ettik. Bu da, Van'ın geleneksel olarak tükettiği gıdalardan olan otlu peynirini burada küpler içerisinde, 200 yıllık numunesini 4 küp şeklinde bulduk. Kale 1839 yılında terk edildiğinden öyle dikkat çekici bulgular elimize ulaşmadı. Yine de kalede yaşama işaret eden pişmiş topraktan yapılmış seramik yapılar, el değirmeni önemli bulgular arasında yer alıyordu. Buradaki kazı çalışmalarında farklı ebatlarda güllelerle karşılaştık. Bu bulgular bize kalenin zaman zaman saldırılarada maruz kaldığını gösteriyor."
KALEDEKİ ARKEOLOJİ KAZISININ YÜZDE 80'İ TAMAMLANDI
Kaledeki harem yapısının çok önemli 2 birimden oluştuğunu, buranın da restore edilmesi durumunda önemli mekanların ortaya çıkacağını anlatan Dr. Mehmet Top, "Hoşap Kalesi'nde yüzde 80'e yakın kazı çalışmasını tamamlamış durumdayız. Bu kalenin bir yaşam alanı olduğu düşünülürse, suyu nasıl temin ettikleri merak konusu olabilir. Biz bununla ilgili de birtakım bulgulara ulaştık. Burayı 1655 yılında Evliya Çelebi ziyaret etmiş. Burada kaleye nasıl su çıkarıldığına ilişkin izlenimini paylaşmış, kalenin nehre bakan kısmında kurulan çıkrıklarla zincir ve halatlarla kaleye su çekildiğini söylüyor. Taşıma suyla temin edildiği açıklanıyor. Aynı zamanda burada giriş kısmında 50 basamaklı su sarnıcına ulaştık. Kayalık bir alanda su biriktirme alanı var. Taş merdivenlere inilerek zor durumda kalındığında o su kullanılıyordu" dedi.
Dr. Mehmet Top, bölgenin en önemli turizm cazibe merkezleri arasında bulunan Hoşap Kalesi'ndeki çalışmaları bu yıl da sürdüreceklerini, bununla ilgili ödeneğin çıkarılmasını beklediklerini söyledi.
Feyat ERDEMİR- Orhan AŞAN - DHA